İnsanlar başı boş değildir. Yaratan Allah, yarattığı kulları için fıtrat projesini de sunmuştur.
     Hz. Ademden beri insanlar doğar, büyür ve ölür. İnsanın fıtratı böyledir. İlk insan olan Hz Adem’i yüce Yaratan aynı zamanda Peygamber olarak da görevlendirmiştir. Tek ve ilk insan olmasına rağmen Allah c.c. onu yalnız bırakmamış, fıtrat projesini ona da sunmuştur. Fıtrat projesi; ilahi mesaj üzere hayat sürmektir.
     İnsan, İslam fıtratı üzere yaratılmıştır. İslam; barış, esenlik, güvenlik, hak, adalet, merhamet ve ibadettir. Bu hal üzere yaşayan insan, huzurlu ve mutlu olur. Fıtrat projesi; dünya ve ahiret mutluluğunu hedeflemiştir. Nasıl ki, ibadetler belli bir disiplin üzere yapılırsa, hayatta belli bir disiplin üzere yaşanır.
     İbadetin ritüelleri(disiplini) Peygamberler tarafından belirtilmiştir. Peygamberimiz, namazı benim kıldığım gibi kılın buyurarak, namazın beden disiplinini göstermiştir. Oruç, zekat ve hac ibadetlerinde de, ibadetin bedeni olan ritüelleri Peygamberimiz tarafından disipline edilmiştir. Peygamberimize de ibadetlerin şeklini Cebrail a.s. göstermiştir ki ilahi kaynaklıdır.
     İbadetlerin disiplini, sünnet üzere yapılmasıdır. Hayatın disiplini de, sünnet üzere yaşanmasıyla olur. Sünnet, hayatın yaşanma şeklidir ki, buna kulluk denir. Dindarlık da, sünnet üzere yaşanan hayatın özetidir. Sünnet; Yüce Yaratıcı tarafından insan için tayin edilen fıtrat projesidir. Projenin sunumu Peygamberler tarafından yapılmıştır. Kaynağı ilahidir.
     Allah c.c’ın görevlendirdiği elçileri olan Peygamberlerin hayatları, insan için yaşam şekli olarak belirlenmiştir. Kim ki, Peygamberi yaşam şekline uygun bir yaşam sürerse dünya ve ahiretini huzurlu hale getirir. Bu yaşam şekli, fıtrat üzere hayat sürmektir.
     Peygamberler, insanlar için modeldirler. Peygamberi görevlerinin dışında beşerdirler. Her insan gibi, doğar, büyür ve ölürler.
     Her insanın yaşarken karşılaştığı üzüntü, keder ve sevinçle Peygamberler de karşılaşırlar. Bu duygusal durumlara karşı nasıl bir tavır sergilenmesi gerektiğini davranışlarıyla gösterirler.
     En yüksek derecede zulümle Peygamberler karşılaşmıştır. En sefil hallere karşı Peygamberler mücadele vermiştir. En üst düzeyde eleştirilere Peygamberler muhatap olmuştur.
     Peygamberler, insanların karşılaşabileceği her beşeri duruma cevap olabilecek hayat yaşamışlardır. Böylece de, insanlara bir yaşam projesi sunmuşlardır. Bu yaşam projesinde yapılabilecekleri ve yapılmayacakları uygulamaları olarak göstermişlerdir.
     İnsanlar için mutluluk reçetesi olan, fıtrat projesinin sunumunu Peygamberler yapmış, onayını Yaratan vermiştir. İlahi onaylı, Peygamberi sunumlu olan fıtrat projesine uygun hayat süren her insan, dünyasını da ahiretini de kurtarmış olur.
     Bu projeye göre hayat sürmek için; projeyi tanımak, muhtevasını bilmek gerekir. Hayatın tamamını ibadete dönüştürmek; Yaratıcı tarafından istenen kulluğun şeklidir. Bu ancak, Peygamberi sünneti hayata hakim kılmakla olur. Fıtrat projesi de budur.
     Sıkıntılarla karşılaşan insanların, her sıkıntısına reçete olacak şifalar Fıtrat yaşamında bulunmaktadır. İnsanlar, Yaratanın sunduğu ve adına fıtrat dini denilen İslamın gerekli kıldığı ölçülerde yaşamaları halinde hiçbir sıkıntıyla karşılaşmayacaklar.