Bu akşam Regaib Kandili idrak edilecektir. Geçen yıllara göre, Pandemi nedeniyle camilerde bu gece, istenen ve beklenen ölçüde, alışılmış programlar yapılamayacaktır ama herkes evinde bu geceyi ihya etmenin gayretinde olacaktır. Regaib Kandili; Peygamberimizin anne rahimine düştüğü veya düştüğünün hissedildiği gece olarak tarif edilmektedir. Regaib gecesinin adını meleklerin koyduğu rivayet edilmektedir. İki kıymetlinin bir arada olduğu anlamına gelen Regaib; cuma gecesi ve Peygamberimizin doğumuyla ilgili sürecin başladığı gece olması bakımından, iki nimetin/değerin bir arada olmasından hareketle, bu ismi aldığı değerlendirilmektedir. Üç ayları anlamlı kılan ve Peygamberimizin duasına konu yapan, bu aylar içerisinde yaşanan olaylardır. Bu olayların yaşandığı gecelere, diğer gecelerden farklı olması bakımından Kandil geceleri denmektedir. Regaib Kandili; Peygamberimizin dünyaya gelme sürecinin başladığı gece, Miraç gecesi Peygamberimizin Rabbımızla direk görüştüğü gece, Beraat gecesi; Kur’anın arştan semaya topluca indirildiği gece, Kadir gecesi de Kur’anın parça parça insanlığa inzal olduğu gecedir. Bu olaylardan ötürü, bu zaman dilimleri kutsal kabul edilmekte, özel zaman olarak değerlendirilip duaya ve nafile ibadetlere konu edilmektedir.

            Osmanlıda Regaib Kandili bir milat olarak görülmüş, kendileri yerine Padişahlar tarafından hacca gönderilen Surre alayları; Kandil gecesinde kutsal topraklara uğurlanmıştır. Haremeynin ihtiyacı olan mali destek ve fakirlere verilmek üzere gönderilen tüm ihtiyaç malzemeleri ve paralar bu gece yola çıkmıştır. Ayrıca, Erbağin denilen ve 40-45 gün devam eden çilehane süreci de bu gece başlayıp Beraat gecesi sona ermiştir. Milletimiz üç aylara çok önem vermiş, bu ayları dua, nafile ibadet ve infaklarla değerlendirmiştir. Üç ayları oruçlu geçirme geleneği de son yıllara kadar devam etmiş, şimdilerde sayıları azalmış olsa da aynı geleneği devam ettiren birçok Mü’min vardır. Milletimizin ‘üç aylar’ diye özel bir önem verdiği Recep, Şaban ve Ramazan aylarına dün(Çarşamba günü) girdik. Bu gece Regâib kandilini idrak edeceğiz. Üç aylar İslam ümmeti için sevinç, bereket ve mağfiret mevsimidir. Bu aylar içinde bulunan; Reğaib, Miraç, Beraat ve Kadir geceleri Rabbimizin Rahmetinin, affının ve lütfunun yağmur gibi insanlığa indiği zamanlardır. Peygamberimiz (s.a.v), bu üç aylarda her zamankinden daha fazla ibadet eder ve “Allah’ım! Recep ve Şaban ayını bize bereketli kıl ve bizi Ramazan ayına kavuştur” diye dua ederdi.

Şüphesiz ki bu mübarek zamanlar, dünyanın ağır meşguliyetleriyle bunalan ruhlarımızı dinlendirmek ve kulluk şuuru ile Yüce Allah’ın merhametine sığınmak için çok büyük fırsatlardır. Bu aylarda yapılacak dualar, tövbe-istiğfarlar, iyilikler ve hayırlarla beraber, sevinç ve üzüntülerin paylaşılması, Rabbimizin katında mükâfatını ve karşılığını fazlasıyla bulacaktır. İşte Regâib kandili Yüce Rabbimizin, Rahmet ve mağfiretinin, feyiz ve bereketinin, lütuf ve ihsanının, samimi Müslümanlar üzerine, bolca tecelli ettiği, O’nun sınırsız rahmet ve mağfiretinin kazanıldığı değerli gecelerden birisidir. Bu gecede öncelikle yapmamız gereken şey, nefis muhasebesidir. Kendimizi hesaba çekmektir. Nefsiyle muhasebesini hakkıyla yapanlarda ve iç dünyasına yönelenlerde görülen ilk değişim ise; bütün kötülükleri terk edip insanlığın sıkıntı ve ıstıraplarını yüreklerinde hissetmeleridir. Regâib Kandili, sözünü ettiğimiz bu nefis muhasebesinin yapılması için bulunmaz bir fırsattır. Böylesi güzel fırsatların gönül dünyamızı düzenlenmesini ve güzel hizmetlerin startına vesile olmasını yüce Allah’tan niyaz ederim. Kalplerimiz bu güzel duygularla dolsun. Üç aylar ve Regâib kandiliniz mübarek olsun!