KORONAVİRÜSLÜ RAMAZANLARIN ARDINDAN

Kur’anın indirilmeye başladığı ay olması nedeniyle kutsal olan Ramazan ayı; oruç ibadetinin de yerine getirildiği bir zamandır. Ramazan ayı anlamını, Kur’anı Kerimin bu ayda indirilmesinden almaktadır. Beraat gecesinde dünya semasına topluca indirildiğine inanılan Kur’anın, Ramazan ayının 27.gecesinde bölüm bölüm insanlığa inzal olduğuna inanılır. Kur’anın indirilmeye başlandığı gece de Kadir gecesi olarak bilinmekte, Kur’anda Kadir suresi adı altında da müstakil bir sure bulunmaktadır. Geçmiş ümmetlerde de var olan oruç ibadeti Ümmet-i Muhammede de farz kılınmıştır. Oruç ibadetinin farz kılınışındaki hikmet; korunup, kurtulmak, takva sahibi olmak için diye tarif edilmiştir. Ramazan ayında oruç ibadetinin farz kılınışı, bu aya verilen önem ve bu ayın insan için anlamı nedeniyledir. İnsanlık için hidayet rehberi olan Kur’anın ramazan ayında inmiş olması; orucun bilinmeyen hikmetlerindendir.

Ramazan ayı; rahmet, bereket, mağfiret ve cehennemden kurtuluş olarak da tarif edilmiştir. Ramazan ayında cennet kapılarının açıldığı, cehennem kapılarının kapandığı, şeytanın da zincire vurulduğu Peygamberimiz tarafından hatırlatılmaktadır. Bunun fiziki bir hal olmadığı bilinmektedir. Ramazan ayının bereketi ve rahmeti, ahirete dönük mağfiret ve beraati sağlaması; bu ayın değerlendirilmesine bağlıdır. Nasıl ki, beşeri sistemde; promosyon dönemleri, panayır ticaretleri, ucuzluk dönemleri olduğu gibi; insanlık için Yüce Allahın da ihsan ettiği böylesi dönemler vardır ve bu zaman dilimlerine “Kutsal Zamanlar” denmektedir. Kandil geceleri, cuma akşamları,  bayram geceleri, namaz sonraları, seher vakitleri ve ramazan gün/geceleri bunlardandır. Sözünü ettiğimiz bu kutsal zamanlar değerlendirildiğinde, değerlendirenlerin dünya ve ahiret için büyük kazanımlar elde edecekleri Peygamberi rivayetlerden bilinmektedir.

Koronavirüslü geçen iki ramazan ayında, yeni bir ramazan modeli oluşmuş, yeni bir medeniyet geliştirilmiştir. Karşılaşılan olağanüstü durumların her zaman bir izahı vardır. Ancak bu izahlar; bazen olayların göründüğü şekle göredir, bazen de arkasındaki hikmetleri okuyarak yapılmaktadır. Elbette insan iradesinin dışında gelişmiş ve ortaya çıkmış ilahi iradenin ürünü olan olayların nedenleri beşer tarafından bilinemeyecek, ancak süreç ve sonuçlarına bakarak hikmetleri üzerinde bir kanaat oluşacaktır. Koronavirüslü geçen günlerin ne anlama geldiği, neler getirip-götürdüğü beşer olarak insanlar tarafından bilinememektedir. O nedenle de; Koronavirüs’ün insanlık için hangi sonuçları ortaya çıkaracağı kestirilememiştir. Bütün insanlığı etkisi altına alan böylesi bir süreçte, ilahi murad nedir bilinmemiştir. İnsanların Rabbı ile olan ilişkilerine ve insanların insanlarla olan ilişkilerine kadar yansıyan bu Koronavirüslü günlerin ortaya çıkaracağı sonuçların hayırlara vesile olması için Rabbımıza dua edip, niyaz da bulundu herkes hep birlikte.

Ramazan ayı; bereket, rahmet, mağfiret ve hidayet ayı olarak tarif edildiğine göre; ruhuna uygun olarak ihya edilen ramazan ayının, başta Koronavirüs olmak üzere; insanlığı rahatsız eden ve sonuçları şer olan bütün kötülülerden ve kötülüklerden insanların emin olmasını sağlayacağına inandı bütün müminler. Koronavirüs; evlerde kılınan teravih namazlarıyla özlenen aile ortamının oluşmasına, toplu iftarların iptaliyle insanların çocuklarıyla bu manevi ortamı yaşamalarına, sahip oldukları imkanları iş düzeni bozulanlarla paylaşarak yardımlaşmanın yaygınlaşmasına neden oldu. Böylece, olumsuzluklara rağmen; Ramazan ayının rahmet ve bereketi, gözle görülecek şekilde hayatave ibadete yansımış oldu.

Bu seneki ramazan ayı da; ülkemizin onbir vilayetinde meydana gelen deprem felaketinin gölgesinde geçecektir. Urfada yaşanan sel felaketini de ilave edersek,  ramazan hüzünlü olarak ihya edilecektir. İki yıl Koronavirüs gölgesi altında, ibadet formatı değişerek geçirilen ramazanlardan sonra; bu yılki ramazan yardımlaşma ve dayanışma imtihanının pratik bulacağı bulacağı bir dönem olacaktır. Evlerden çıkmaya müsade etmeyen Pandemi canımızı çok acıtmıştı, eskisi gibi rahat ibadet ortamı bulunan bu ramazanda esas ibadet; paylaşmadır, yardımlaşmadır, dayanışmadır. Eğer bu ramazanda her mümin gücü ölçüsünde depremzedelerin yükünün hafifletilmesine katkı sağlamıyorsa; iki yıl Koronavirüs gölgesinde geçen  ramazan müminlere hiç bir şey öğretememiş demektir. Koronavirüs hapishanesinden kurtulan her müminin bu ramazandaki diyeti; depremzedelere yardım etmektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR