BEŞ ARALIK

                        

 Her yıl Sekiz mart dünya kadınlar günü adı altında  güya kadınlar hatırlanır.

Sanki yılın   üç yüz atmış dört gününde  yoklarmış  gibi  ancak bir günde olsa  ezilen yok sayılan  hakları gasp edilen   sadece  bir obje gibi bakılan beyinlere  karşı kadın  haklarından söz edilmesinin gerekliliğini düşünüyorum  bir taraftan da .

Bence kadın hakkı,  erkek hakkı, çocuk hakkı  kısacası insan hakkı temel önceliğimiz olmalı.

yine ancak şu da bir gerçek ki  şayet dünya insanlığı  bir hak kaybı var olduğuna inanmış olmalı ki  sekiz mart dünya kadın  hakları günü olarak kabul görmüş .

Kabul görmüş olmalı doğrudur da .

Kadın  anadır diyeceksin , kadın bacıdır diyeceksin ,kızım evladımdır ,diyeceksin aşım eşim canım yaşam sevincim diyeceksin, ancak yaşamın bir çok  alanında kadını yok sayacaksın .

Buda bir düşünce  yok mu ?böyle düşünenler var elbette  mirasından kız evladını ayıranlar gibi

Bunları hep gördük yaşadık biliyoruz onun içindir ki haktan haklardan  söz edilmesi gerekiyor demek ki  ta ki  bu bir insanlık sorunudur anlayışı yerleşene  kadar .

Dünya  lideri  M .kemal  ATATÜRK böyle bir insanlık ayıbının  var olduğunu görmüş ki bugün çağdaşlıktan ve medeniyetten söz edilen  Avrupa ve dünya milletlerinden önce  beş aralık   1926 da medeni yasanın kabulü ile  aile hayatına yenilikler getirmiş  ve kadına erkekle  eşit haklar tanımıştır.

ATATÜRK  kadınların her meslekte olduğu gibi  yaşamın her alanında olmaları için iş ve düşünce alanında tahsil yapılması için  İstanbul da  Türk kadınlar birliği kurulmasının öncülüğünü yapmış.

3 nisan 1930 da ise yine dünya milletlerinden önce  Türk kadınına meclis kararıyla seçme ve seçilme hakkı verilmiştir ha verilen aslında bir şey yok olması gereken hakları olmadığından düzenleme yapılması mecburiyeti  hasıl olmuş ancak ATATÜRK ün  dünya kadınlarından önce Türk kadınlarını erkek egemen  düşüncesinden  insanlık hakkıdır diye  düşünmesine sebep olan etkenler de var tabi ki .

Türk kadını  tarihin hiçbir sürecinde  ayrıştırılmamış olması  geleneğine ve kültürüne sahip olan bir millet  olması .

ATATÜRK  Türk  kadının   kurtuluş mücadelesindeki  azmini  şu sözlerle  tanımlar .

Ey kahraman Türk kadını sen omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın .

Dünyada hiçbir milletin kadını ben  Türk kadınından daha fazla çalıştım  milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Türk kadını  kadar gayret gösterdim diyemez.

Kimse inkar edemez ki  bu harpte ve ondan evvelki harplerde  milletin hayat kabiliyetini tutan  hep kadınlarımızdır.

Elinde silahı ile kurtuluş mücadelesi eden  pek çok Türk  kadını vardır  nene hatun tayyar rahmi ye , Gördesli makbule ,Erzurumlu Fatma seher, 70. Alay komutanı hafız Halit beyin kızı nezahet  tarihe geçmiş   kadınlarımızdan bir kaçıdır.

Bütün bu girişimlerde kadınlarımızı yöneten  ne bir kanun nede bir yönetmelik vardır.

Her şeyi gönüllü olarak yapmaları Türk kadınına  ayrı bir büyüklük ve değer katmaktadır.

ATATÜRK 21 03 1923 te  o günün şartlarına göre şöyle sesleniyor. Çift  süren tarlayı eken, ormandan odun ve keresteyi  getiren  mahsulleri pazara götürerek paraya çeviren,aile ocaklarının dumanını tüttüren , bütün bunlarla beraber sırtıyla kağnı ile kucağındaki yavrusuyla, yağmur demeyip ,kış demeyip ,sıcak demeyip cephenin mühimmatını taşıyan hep onlar hep o ulvi  o fedakar Türk kadını olmuştur der .

Bu günümüzün Türkiyesi nin varlığında  ve kadın haklarının  seçme  seçilme hakkının temelindeki Türk  kadınının  rolünün  mücadelesinin  hakkının   yasalarla teslim edilmesi  medeni kanunun kabul edilmesiyle  cumhuriyetin  ve demokrasinin temel taşı olmuştur.

Bu günün yurdum kadınlarından  naciz hane  benimde bir talebim vardır o günün güç şartlarında mücadele eden Türk kadını  bu günün şartlarında da kendilerinin yasal hakları olan  seçme ve seçilmek haklarını   tam ve eksiksiz yasaları ve kanunları sonuna kadar kullanarak  yaşamın her alanında  bir ana  edasıyla  mücadele etmelerinin gerekliliğine inanıyorum .

Bence  gelir dağılımını düzeltecekte terörü sonlandıracakta  aydın gelecek  nesiller yetiştirecekte sevgiyi  ahlakı  yeşertip  yaşam sevinci verecekte  bu günün kadınlarıdır .

Önümüzde  3 tane seçim var  yerel yönetimlerde  gerek başkanlığa  gerek encümen üyeliğine ,gerek parti yönetimlerine , gerek vekil adaylıklarına kısacası  hayatın her alanında yetki sahibi olmalarını  merhameti ve güzellikleriyle de  memleketin geleceğine  umut olacaklarını  kurtuluş mücadelesindeki  Ata  kadınlarımız gibi  bekliyor ve umuyorum.

Haydi  kadınlar gelecek güzel yarınlar için  görevin sizlere düştüğünün bilincine  varmakta yine sizlere düşüyor.

Dünya kadınlar günü   kutlu olsun

Saygılar sevgiler benden  en güzel yarınlar siz değerli okuyucularımızın  olsun

 

 

 

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Sedat Yılmaz Arşivi
SON YAZILAR