Yeni bir yıla girdik. Acısıyla tatlısıyla bir yılı geride bıraktık. Bundan tam 365 gün sonra yine aynı sözleri söyleyeceğiz; yeni bir yıla girdik!…Aslında yıllar hep aynı. Değişen sadece bizleriz. Ancak geçen zaman içinde geriye dönüp baktığımızda yaptığımız hatalar, bize yapılan iyilik yahut kötülükler, dost diyerek ne kadar değer verdiğimiz, ancak  daha sonra ne kadar yanıldığımızı anladığımız kişiler, birer birer gözümüzün önünden geçiyor: Charles Bukowski ne güzel demiş: “Tabii ki insanları sevebilirsiniz, eğer onları yeterince tanımıyorsanız.!” Bizde insanları çok sevdik. Yeterince tanısaydık sevemezdik belki de. Tıynetimiz gereği hep yardım etmek istedik. Elimizden geldiğince yardımda ettik. Ancak daha sonra gördük ki çok yanlış etmişiz. Önce kendimize yardım etmeliyiz. İnsanın kendisinden önemli hiçbir şey yoktur hayatta. Sen iyi olursan, güçlü olursan sevdiklerine (seveceğimiz insanları çok iyi seçmeliyiz her şeyden önce) daha çok faydan dokunur. Ancak ne yaparsan yap bazı insanlar vardır ki, kan gruplarına benzerler. Bazıları herkese vermek isterler ve verirler. Tıpkı sıfır grubu pozitif gibi. Bazı insanlar vardır ki, hiç kimseye yahut çok az insanlara verebilirler. Negatif gruplar gibi. Ama kan grupları içinde negatif gruplar çok az olmasına rağmen, insanlar arsında negatifler ne yazık ki çok çok fazladır. İşte geçen yılımızı bu şekilde bir değerlendirdiğimiz de negatif insanları bir gözümüzün önüne getirelim mi? Hayal etmekte fayda var. Tarihin tekerrür etmemesi için aslında bu hayal etmeleri sık sık yapmalıyız. İyi niyetli insanlar aynı zamanda çok unutkan ve affedicidirler. Elbette af edebilmek en büyük erdemdir. Ancak affedilmeye layık olmayanları affetmekte kendimize saygısızlıktır. Ne güzel yüzleri vardır, ne güzel tatlı konuşmaları vardır, timsah gibi ne güzel gözyaşı dökerler zaman zaman…Aslında bunlar sana hazırlanan kıskançlık, yahut çekememezlik, yahut değişik kin beslemelerin ön hazırlığıdır. Zamanı gelince o kocaman ağzını timsah gibi açarak gözyaşları içinde ne güzel yemek isterler. Bu arada timsahın ağzındaki yemek artıklarını temizlemek için kuş görünen küçük canavarlarda sevinçten çığlık atmak için hazırlardır.

                İşte bunları düşünün bakalım geçen yılımızda buna benzer olaylar sizin hatırınızı sormadı mı? Eğer böyle bir durumla karşılaşmadı iseniz, inanın çok şanslısınız. Çok akıllısınız demektir. İnsanları çok iyi tanıyorsunuz ve tedbirlerinizi önceden almışsınız. Dilerim tüm hayatınız boyunca böyle devam eder. Çok değerli şairimiz Arif Nihat Asya birçoğumuzun hallerine tercüman olmuş. Yazımın sonunu bu değerli şairimizin şiirinden birkaç dörtlükle bitirmek istiyorum. Nur içinde yat koca şair sen ne güzelsin…

Adamlar Bilirim Sönük,
Adamlar Bilirim Çürük
Adamlar Bilirim Rozetleri
Yüreklerinden Büyük.
Adamlar Bilirim Coşkun
Adamlar Bilirim Durgun
Adamlar Bilirim Adları
Boylarından Uzun.
Adamlar Bilirim Yamuk Eğri…
Adamlar Bilirim Maskara
Adamlar Bilirim Elleri
Eldivenlerinden Kara…
Sabahlar Bilirim, Öğlenler,
İkindiler, Akşamlar Bilirim
Ve Günlerin Gecelerin
Dışında Yaşayan Adamlar Bilirim…

Yeni yılımızda tüm okuyucularıma , ülkemize huzur mutluluk diliyorum. Sağlıcakla kalın.