Nihat Kahvecioğlu

Nihat Kahvecioğlu

Türkiye'de elektriğin geleceği...

TÜRKİYE 'DE ELEKTRİĞİN GELECEĞİ VE ENERJİDE SIKINTISI(2)

Enerjide Dünya"da ve Türkiye"de sıkıntı var demiş, konuyu ele almıştık. Konu Tasarruf ve Yeni Enerji Kaynaklarıydı. Tasarrufu işlemiştik. Bu haftaki yazımız Yeni Enerji Kaynakları.
Elektrik arzının güvenle sağlanabilmesinin en önemli koşullarından birisi de yatırımlardır. Elektrik santrallerinin yapılması, gerekli iletişim ve dağıtım hatlarının oluşturulması ve yenilenebilir enerji projelerinin devreye sokulması gerekir. Bunun için gerekli yatırımın maliyeti yılda yaklaşık 8 Milyar dolar civarındadır. Böyle bir rakam karşısında özel sektör, karlı ve garantili görmedikçe piyasaya girmeyecektir. Elektrik sektörü riskli olduğu kadar, büyük bütçelide olmak zorundadır.
Elektrik krizinin önemli, belki de en önemli nedeni, arzın düşük olmasıdır. Arz fazla olursa, enerji üretmeye istekli olanlar artar. Bu artış da rekabeti doğurur.  Rekabet olunca fiyatlar düşer, bundan da tüketici yararlanır. Her işte bu böyledir.
Yeni enerji kaynaklarının oluşması için serbest piyasa ekonomisinde, yatırımcının önünü açmak gerekir. Türkiye elektrik piyasasının hukuki alt yapısını teşkil eden 4628 Sayılı “Elektrik Piyasası Kanunu” 03 Mart 2001 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Amaç Elektriği;  Yeterli, kaliteli, sürekli, çevreye uyumlu ve düşük maliyetli olarak tüketicilerin kullanımına sunmak. Sunarken de, rekabet ortamında, hukuk hükümlerine göre faaliyet gösteren, güçlü, istikrarlı ve açık bir elektrik enerjisi piyasası oluşturmaktır. Bunun için de bağımsız bir düzenleme ve denetim sağlanmalıdır. Kanunla “Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ve Kurulu “ oluşturulmuştur. Kanun Türkiye"de bir elektrik piyasası kurulması ve işletilmesinin esaslarını içeriyor.
YENİ ENERJİ KAYNAKLARI;
1-RÜZGÂR ENERJİ SANTRALLERI; Türkiye"de rüzgâr enerjisi yeterince kullanılmamaktadır. Bu enerji santralleri için ortaya gözle görülebilir bir hedef koymalı. Hedefin gerçekleştirilebilmesi için de gerekli iletim alt yapısı hazırlanmalı. Ayrıca santrallerin devre dışı kalması ihtimaline karşılık sistem yedeklenebilmelidir.
2-YERLİ LİNYİTE DAYALI KÖMÜR SANTRALLERİ ve İTHAL KÖMÜR SANTRALLERİ; İthal kömürle çalışan santraller, yerli linyite dayalı santrallere göre daha düşük üretim maliyetlidir. Dumanı ile etrafı zehirlemeyecek ve sağlığı tehlikeye sokan külü tehdit olmayacaktır. Bulgu ve tespitlere göre ithal kömürlü santraller daha sağlıklı. Santraller temiz, daha ucuz ve daha kısa sürede yapılması bakımından avantajlı. Yerli linyitle çalışacak santrallerde yapılmalı. Ancak bu santrallerin etrafı kirletme olasılığına karşı, yüksek teknolojiler kullanılarak yapılmalı.
3-NÜKLEER SANTRALLER; Nükleer güç santrallerinin kurulması ve işletilmesi için ihaleye çıkıldı. İhale sonunda firma seçimi yapılıp santral yapımına başlanacak. Nerden bakarsanız bakın, santral yapımı ve üretime geçişi için gerekli zaman en az on yıl. Yani 2020" li yıllarda, ülkemizde nükleer enerjide kullanılmaya başlanacaktır. Tabii çevrecilerin tepkisi de devam edecektir. Nükleer enerji çevresel alanda iki avantaja sahiptir. Atmosferi kirletmez ve kömür santrallerine kıyasla daha az yer kaplarlar. Elektrik üretimindeki en önemli etken, ulaşılabilir yakıt seçenekleri varlığına bağlıdır.
Dünya"nın her yanında elektrik ihtiyacı hızla artmaktadır. Bu artış; Ekonomik krizlere, enerji verimliliğini arttırma çabalarına ve çevreyi koruma gayretlerine rağmen devam etmektedir. Kullanılan enerji türlerinden en önemlisi, mükemmeli ve en vazgeçilmezi ELEKTRİKTİR.
Her şey gönlünüzce olsun.
SEVGİLERİMLE.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nihat Kahvecioğlu Arşivi
SON YAZILAR