Reşit Öztürk

Reşit Öztürk

TEHLİKELİ CEVAP

 

           Genç çocuk başına geleceklerden habersiz yaşamını sürdürüyordu. Kardeşleriyle beraber evlerinin bahçesinin dışına çıkmadan oynarlardı. Kardeşleriyle oynarken bazen arkadaşları da gelir, birlikte zevkli vakit geçirirlerdi.

           Buraya kadar her şey normal. Asıl bundan sonra anlatacaklarım çok da arzu edilmeyen hususlar olacak. Dışlanma ve ötekileştirmeye örnekler vereceğim. İnsani olmanın neresindeyiz? sorusuna birlikte yanıt arayacağız.

           Kuzenlerinin de katıldığı oyunlarda genç çocuğu kimi zaman, oyunu bozdukları gerekçesiyle, oyuna almak istemezler. Günler ve yıllar böyle geçer. Hep mahzunlaşan ve çoğu zaman uzaklaştırılmış büyüyen genç çocuk, büyümüş ve sonunda çocukluk aşkı olan kuzenine evlenme teklif etmiştir. Genç kızın cevabı ise, -Sen benim cevabımı biliyorsun, şeklinde olmuştur.

           Burada genç çocuk, kızdan açık değil de kapalı cevap almıştır. Benim cevabımı biliyorsun ne demektir? Bu cevap evet midir? Yoksa hayır mıdır? Bunu iyice düşünen delikanlı, cevabın hayır olduğunu düşünür ve kalbi de çok kırıldığı için genç kıza hayır kelimesi yerine ikisinin de bildiği bir yabancı dildeki karşılığı olan kelimeyle cevap verir. Sevdiği kıza, kendisini reddettiğini Türkçe bir kelime ile ifade edemez.

           Bu olay tamamıyla Anadolu'da yaşanmış gerçek bir aşk hikâyesidir. Şimdi burada delikanlı, kızın -Cevabımı sen biliyorsun, sözüne karşılık, Evet mi demek istiyorsun deseydi, o kız ne diyecekti? Kim bilir belki de aşklarının cevabını erkeğe bırakmış ta olabilirdi. Burasını kimse bilmiyor. Ama erkek cevabı 'Hayır' olarak yorumlamıştır.

           Nihayetinde kızın cevabının çok enteresan olduğu açık. Ve her iki tarafa da çekilebilecek bir cevap. Ve erkek evet olarak algılayıp da, kız da hayır olarak düşünseydi ortada çok istenmeyen bir durum olacaktı. Erkeğin hayır olarak algılayıp, kızın evet diye düşünmesi de bir çuval inciri berbat edecek bir durum olacaktı.

           Peki, genç kızı bu cevaba iten durumlar ne olabilir? diye sorduğumuzda şu cevaplar karşımıza çıkıyor. -Sen beni hak edecek bir erkek değilsin gibi küçümseyici, kendini büyük görücü bir tutum içinde de olmuş olabilir kız. Kendi kararını kendisi verme becerisine sahip olamamış biri de olabilir. Veyahut aşklarını karşısındakinin dilinden de duymak istemiş olabilir.

           Ama sonuç net ve kesindir. Erkeğin aşkı hüsranla bitmiştir. Erkeğin, ikisinin de bildiği bir yabancı dildeki hayır cevabına, kızın ne dediğini veya demediğini delikanlı hatırlamamaktadır bile. Çünkü uğruna çok şeyini verebilecek bir çocukluk aşkından, böylesi bir cevabı hiç beklemediği için şok olmuştur delikanlı ve kalbi çok kırılmıştır sevdiğine.

           Sonradan ne mi olmuştur? diye merak ederseniz, çok fazla olağanüstü bir gelişme olmamıştır. Delikanlı kuzeni olan ve çocukluk aşkı olan güzel kıza evlenme teklif etmiş ve kızın ağzından evet cevabını alamamıştır. İşin aksi tarafı hayır cevabı da almamış olmasıdır. Çünkü yukarıda da anlattığım gibi verilen cevap iyice düşünüldüğünce ve doğruca bir analize tabi tutulduğunda, hayır cevabından daha onur kırıcı bir karşılığa gelmektedir.

           Tüm anlatmak istediğim genç kızın bu çok tehlikeli cevabıydı. Tabi sonradan erkek ve kız, bundan sonraki ilişkilerinde, akrabalık bağları olarak normal bir ilişkilerinin yine aynı şekilde devam edebileceğini birlikte müzakere ettiler. Olay bu şekilde sonlandı.

           Sonrası tahmin edebileceğiniz gibi önce kız başka biriyle evlendi ve erkek de daha sonra başka bir kızla evlendi. Şimdi ikisinin de çocukları var ve erkek evliliğinden çok mutlu kızdan ise haber yok. Umarız iyidir ve eğer kötü bir şey olsaydı eminiz ki kuzeni olan erkeğin bu durumdan bir haberi olurdu.
           Buradan söyleyebileceğim tek şey, lütfen size yapılan güzel teklifler karşısında, karşınızdakinin kalbini kırmadan cevap veriniz. Gerekirse kendinizin onun için uygun olmadığınızı söyleyin ama bu hikâyedeki kız gibi karşınızdakini çok zor durumda bırakmayın. Öyle teklifler var ki, kız hayır derken, kendisinin yaşının büyük olduğundan dolayı erken yaşlanabileceğini ve erkeğin onu beğenmeyebileceğini dile getiriyor. Amaç, karşısındaki güzel teklifi yapan kişiyi kırmamak. Bunu hepiniz yapabilirsiniz sevgili kardeşlerim. Solmayan güzelliklere emanet olun.     

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Reşit Öztürk Arşivi
SON YAZILAR