Derler ya; “Sözümü dinlemeniz için sakal bırakacağım”. Ben de kaç zamandır ısrarla yazdığım bazı yazılarımın gerçekleştiğini gördüğümde, aynı ifadeyi tekrarlamaktan başka çarem kalmıyor. Peki neden böyle bir şey söyleme ihtiyacı hissettim sizce?

            Yaklaşık bir yıldan fazladır yazıyorum, geriye dönüp, geçmişte yazdıklarıma bir bakın, hangi yazdığım yazı gerçekleşmedi, hangi bilinmeyeni yazdığımda birisi çıkıp da hayır öyle değil, böyledir diyebildi. Tam aksine yazdığım yazılardan rahatsız olan birileri soluğu mahkemede alıp, “Vay efendim benim mahremlerimi ifşa etti, kimselerim bilmediklerini ortaya çıkardı, anlattığı şeyler beni tarif ediyor”, filan, falan dedi.

            İyi güzel de, arkadaş burada yanlış bir olay anlatılıyor, isim verilmeden, bir tarif yapılıyor. Kalkıyorsun bu benim diyorsun, nereden anladın sen olduğunu, senden başka  bahsedilen işi yapan birileri yok mu da hemen üstüne alındın? Her ne ise gelelim bu günkü mevzumuza. Daha önceki yazılarımda, siyasette yeni ittifakların perde arkasında gerçekleştiğini, yakın zamanda ise bunun daha net bir biçimde ortaya çıkacağını yazmıştım. Hatta ittifakların kimler arasında, hangi pazarlıklar sonucu olduğunu da yazmıştım.

            Dört yıl Büyükşehir Belediyesinde görev yaptım. Bırakın normal zamanda ziyaret etmeyi, hiç bir bayramlaşmada dahi belediyeye gelmeyen bir vekilimiz, dün yanına İl Başkan Yardımcısı ve Teşkilat Başkanı, İl Başkan Yardımcısı ve Mahalli idareler Başkanı ve bir İl yönetim Kurulu üyesini alarak, Büyükşehir Belediye Başkanını ziyaret etmiş! Konuşulan konular ise Samsun"un bazı sorunları ve bunları halletme yolları. Sorunlar masaya yatırıldıktan sonra halletme yolu olarak direk Başbakan"a çıkıp, bu konuları konuşarak halledilmesi konusunda fikir birliğine varılmış! Sizin anlayacağınız daha önce olmayan Bakanlık koltuğu, şimdi olsa bile, yok sayılarak, direk Başbakan"la görüşülüp, sorunların çözülmesi konusunda görüş birliğine varılmış.

            Hiç unutmuyorum, 5216 Sayılı Büyükşehir Belediyeleri Yasası çıkar iken, gece gündüz meclise yatak serip, İller Bankasından alınan paylarla ilgili maddeyi istediği gibi yaptıran Ankara Büyükşehir belediye Başkanı Melih Gökçek, istediğini yaptırır iken, bizim Başkan, leyleği havada görüp, yurtdışında gezmekten bu işlere vakit ayıramamış olmalı ki bu işlere pek zaman ayıramayınca, Büyükşehir Belediyeleri aldıkları payları Genel Bütçeden alır iken, Melih Gökçek"in müdahalesi sonucu Belediyeler için, kendi illerinde bulunan vergi mükelleflerinin ödediği vergilerden pay alacak şekilde yasal düzenleme yaptı

            Bu düzenleme ile Erzurum, Samsun, Antep gibi illerin İller Bankasından aldıkları pay, yarı yarıya düşmüş oldu. Bu düşüş sonucu etkilenen Büyükşehir Belediyelerinin başkanları birleşip, Başbakan"a çıktılar. Bu yapılan uygulama ile ilgili şikayetlerini defalarca dile getirmelerine rağmen, sonuç alamadılar. Almaları da mümkün değil. Şimdi Bizim Büyükşehir Belediye Başkanı ile bir Milletvekili, Başbakan"a çıkıp, şehrin sorunlarını halledecekler. Buna bırakın başkalarının inanmasını beklemek, kendilerinin de inanmadıkları ortada. Burada olsa, olsa önümüzdeki il kongresi ile ilgili yapılan bir iş birliği söz konusu olabilir.

            Değil Büyükşehir Belediye Başkanı ile bir Milletvekili anlaşarak, Teşkilat Başkanı"nın İl Başkanlığında anlaşmış olsunlar, isterse Samsun"un tüm vekilleri bu arkadaşımızın adını versinler, Ak Parti Genel Merkezinin bu arkadaşımızı İl Başkanı olarak asla desteklemeyeceğini buradan deklere ediyorum. Bu yazımı arkadaşlar kesip, saklasın. Çok değil, iki aylık bir süre var, sonucu görmemiz yakındır. Yalnız, burada bu arkadaşımız aday olamaz demiyorum. Dileyen herkes İl Başkanlığına aday olabilir, ancak bu dönem Ak Parti genel Merkezi her ilde bir adayı destekleyip, İl Başkanı olması konusunda kendisine destek verecektir. Bu ismin Teşkilat Başkanı olamayacağını iddia ediyorum.

            Peki bu isim kim diye soracak olur iseniz henüz istihareye de yatmadım, Sayın Başbakan"la ruhlar aleminde de görüşmedim, ne zaman bu dedikleri gerçekleşir, o zaman sizinle kim olacağı konusunda fikir alış verişinde bulunacağımdan endişeniz olmasın. Sadece şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, mevcut İl Başkanı, Eski İl Başkanı ve Teşkilat Başkanı dışında bir isim olacağını biliyorum. Temennim şu ki; Büyükşehir statüsündeki ilimize, dürüst, ilkeli, kimsenin adamı olmayan, hak ve doğrudan şaşmayan bir il Başkanı gelmeli ki, iktidar partisi eski gücünü tekrar yakalasın. Aksi halde düşmeye başlayan ivme, daha da düşer. Bu günlük bu kadar yeteceği kanaatindeyim. Hoşça kalınız.