KİMSENİN YAPTIĞI YANINA KAR KALMIYOR

 

KİMSENİN YAPTIĞI YANINA KAR KALMIYOR


Kültürümüzde çok önemli bir söz vardır, nedir o söz derseniz “Konuşma Yerin Kulağı vardır duyulur” ifadesidir. Bu ifade nereden geliyor derseniz; Rivayete göre Zülkarneyn Aleyhisselamın başında çıkıntı şeklinde iki tane yağ bezesi varmış, Zülkarneyn A.S. bu çıkıntıları örtmek için sürekli olarak başına fes koyarmış. Bir gün Zülkarneyn A.S. başını güneşlemek üzere dağa çıkıp başındaki fesi çıkarmış, ancak koyunlarını otlatmakta olan çoban Zülkarneyn A.S.'nin başındaki çıkıntıları görünce şaşırıp kalmış. Zülkarneyn A.S. kendisini çobanın gördüğünü fark edince çobanı yanına çağırıp, gördüklerini kimseye anlatmaması yönünde çok sıkı tembihte bulunmuş.

Çoban yıllarca bu durumu saklamayı başarmış ancak insanoğlunun yapısı gereği içersinde olanları mutlaka dışa vurma özelliği gereği çok bunalıp, bir gün bir kuyuya gidip kuyunun içerisine doğru “Zülkanneyn A.S.'ın boynuzları var” diye bağırıyor. Kuyu çobanın yüksek sesle tekrar ettiği sözleri aksettirmeye başlıyor, kuyuya gelen başka çobanlar kuyunun Zülkarneyn A.S'ın iki boynuzu olduğunu söylediğini veya içeriden birisinin bu şekilde söylediğini etrafa yaymaya başlayınca durumdan Zülkarneyn A.S haberdar edilir. Zülkarney A.S. olayı gören çobanı çağırarak durumu sorar çoban ise kimseye söylemediğini sadece bir kuyunun içerisine doğru bağırdığını söyleyince Zülkarney A.S. durumu anlar ve Çobana der ki bak Çoban kardeş bundan sonra bildiğini yere dahi söyleme zira yerin de kulağı olduğunu görmüş oldun.

Bu kıssayı anlatma nedenim toplumumuzda güçlü olan insanlar güçlerini kullanarak kafalarına göre insanlara zulmedip, bunu öyle yiyeceklerini zannediyorlar. Kimisi Devleti çalıyor, kimisi elindeki yetkiyi kullanıp başkalarının hakkını gasp ediyor, kimisi hakkı olmadığı parayı elindeki imkanları kullanarak alıyor, hatta bazısı adam öldürtüyor, bununla da kalmayıp, eş dost akrabalarından işine geldiği gibi yönetemediklerini ortadan kaldırtıp ört bas ediyor. Zavallı bilmiyor ki iki kişinin bildiği bir şey asla sır değildir. Hazreti Ali'nin çok güzel bir sözü var buyuruyor ki “Sırrın senin esirindir, ne zaman ki onu konuşursun o zaman sen sırrının esiri olursun”

Hiçbir iş tek başına olmaz, mutlaka yanınızda bir iş birlikçiniz olacak ki istediğiniz işi yapabilesiniz, hatta bazen bir kişi de yetmez birden fazla kişi ile birlikte hareket etmek zorunda kalırsınız. Bu kadar çok kişinin bildiği bir şeyin gizli kalması mümkün olamaz. İnsanları belli bir zamana kadar ya korkutarak veya onlara menfaat temin ederek susturabilirsiniz ama vicdanlarına asla gem vuramazsınız bir bakmışsınız ki o insanlar öyle çözülmüşler ki aklınız şaşar. Kimisi eline aldığı belgelerle yollara düşer, kimisi hapishaneden mektup yazarak, kimisi ise birilerini kenara çekerek benden duymuş olma ama falanca şöyle şöyle şeyler yaptı demeğe başlar. İşte o zaman yandı keten helva.

Allah'a ve Ahiret Gününe inanan bir insan yaptığı her şeyin mutlak surette bir gün karşılığı olacağını ve fani dünyada olmaz ise gerçek Dünyada her şeyin tüm açıklığı ile ortaya çıkacağını bilir. Bu Dünyada bazı şeyleri saklamaya kalkabiliriz ancak gerçek Dünyada asla. Aslında bu Dünyada da kimsenin yaptığı yanında kar kalmıyor. Adam bundan yirmi yıl önce bazı vukuatlar yapmış, aradan yirmi yıl geçmiş olsa bile birde bakmışsınız birisi çıkmış olayları tüm çıplaklığı ve detayları ile kamuoyuna anlatıyor. İşte Allah'ın adaleti budur.

Adam çaycı, kantinci bir Milletvekiline olan yakınlığı nedeni ile bir yerlerden kimsenin alamadığı ve hiç hakkı olmayan işleri almış, hem de öyle fütursuzca almış ki aklınız şaşar, tabiri caizse adamı abat etmişler. Bir başkası çok mütevazi bir gazeteci iken küçücük bir internet gazetesi kurmuş, adamcağıza Allah çok kısa zamanda yürü ya kulum!.... demiş o da abat olmuş, ulusal TV'lerde reklamlardan tutun da altındaki lüks arabalardan, lüks dairelere varıncaya dek her şeyleri var. Ama işin garibi aradan çok fazla bir zaman geçmeden her şey tüm detayları ile ortaya çıkıyor. Bu gerçeklerin ortaya çıkması için kimsenin özel bir gayreti olmadı ama adili mutlak olan Yüce Allah'ın izni ile vicdan sahibi olan bazı insanlar sayesinde ve menfaati paylaşamadıkları iş ortaklarının çıkıp gerçekleri haykırması sonucu toplum gerçekleri öğrenmiş oldu. Hiç kimse elindeki iktidar gücüne güvenip yanlış yapmaya kalkmasın mutlaka bir gün yaptıkları ile karşılaşacağından asla şüphesi olmasın. Kalın sağlıcakla

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR