“Bugünkü hükümete sıfır terör bıraktık”
Acab öyle mi_
Dün Haber Türk Tv'yi dinliyordum;
Balçiçek İlter'e anlattı;
“1993 ile 1997 yılları arasında faili meçhul cinayetler;
devlet politikası idi,
"O dönem yüzbaşı…
üsteğmen olan kişiler emir üzerine
bu cinayetleri işledi.
O dönemin cumhurbaşkanları…
Başbakanları… genelkurmay başkanları…
OHAL valilileri nasıl uyuyorlar.
Çıkın açıklayın devlet politikası mıydı?
Bu politikalar;
bölgede devlete kin kusan bir nesil oluşturmuştur"
Evet bu konuşmayı dinledim ve yazıyorum;
İşte sıfır terör devreden o cumhurbaşkanları
Demireller…
Başbakanlar Çiller… Ecevit…
Ne yapmışlar?
Nasıl bir devlet bırakmışlar?
Ormanlarda yanmamış ağaç bırakmamışlar;
Boşaltılmayan…
Şehre göçe zorlanmayan köylü bırakmamışlar.
İşte o devletin sıfır terör politikası!
Devletine kin kusan Kürt köylüsü!
Devletine güvenmeyen Kürt halkı!
Aklıma bu hükümetin devlet politikası geldi;
Tuncelili Muhtar Cevahir:
“İhtiyaç sahiplerine veriliyor” diyordu.
Vali Yardımcısı Oğuz Alp Çağlar…
Mahalle Muhtarı Sakine Cevahir:
"Benim mahalle fakir bir mahalledir.
Köylerin boşaltılmasından dolayı;
bütün yoksul insanların çoğu bu mahallede yaşıyor.
Devlet gerçekten güzel bir yardım yaptı.
Eşyalar gerçekten ihtiyaç sahibi olanlara verildi.
Tüm mahalle sakinlerine… ihtiyaçları sırasıyla dağıtılacak.
Devlete çok teşekkür ederim" dedi. "Para yardımı yapsalar daha iyi olur"
İşte bu muhtarın açıklamaları siyasi mesaj değil…
Kötü devletin imajını değiştirmek şart!
Sıfır terör devredenlerin tek derdi vardı. İrtica!
O günkü Ordunun…
Batı Çalışma Grubu'nun…
JİTEM'in…
Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın…
Sıfır terörü…
Kızı işkenceyle öldürülen Hıdır Öztürk:
Mehmet Ağar… Tansu Çiller…
Jitem kurucuları sorgulansın.
1992 yılında Dersim'de;
JİTEM tarafından kaçırılarak
işkencede öldürülen Ayten Öztürk…
t24'ten Hülya Karabağlı'ya:
Kızımı;
Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım sorguladı
JİTEM tarafından öldürüldü!
“19 yıl dört ay 20 gündür ağlıyorum”
'Terörden  Kaynaklı Yaşam Hakkı İhlalleri'
Alt Komisyonu Hıdır Öztürk'ü dinledi;
“Gözleri oyulan,  kulakları kesilen”
kızı için sicim gibi gözyaşı döken  baba;
“Bir vatandaş olarak  devletime…
Başbakanıma…
bakanlarıma  vicdanlarına sesleniyorum.
Bundan sonra babalar, analar ağlamasın.
Mehmet Ağar Tansu Çiller  sorgulansın” dedi.
Belki terörist kız idi ama;
Hukuk sınırları içinde çözümlenebilirdi.
İşte sıfır terör devredenlere ithaf olunur.
Bu iktidar devlet politikası üretti.
Kürt açılımı… Alevi açılımı…
Ulus devletin sahibi muhalefet kudurdu.
Devlet Bahçeli kendini yerden yere çaldı.
CHP:
"Bunlar Alevi Açılımı dediler anlayamadık.
Ne oldu,aleviler zorunlu din dersi eğitiminden muaf mı oldu?
Cem evleri ibadethane mi oldu?
Roman Açılımı dediler,bütün Roman mahallelerini boşalttılar, dağıttılar.
Şimdi Kürt Açılımı dediler,Habur'da bitti. Ne yapmaya çalışıyor bunlar?
O kadar karıştırdılar,cerahati o kadar deştiler ki…
diye devam ediyor.
“Evet doğru diyorlar…”
Diyelim.
Ama onlar ne yaptılar?
Şimdi Suriye karıştı.
Amerika Kasım ayıına kadar bir şey yapamam diyor.
İran Beşşar'a arka çıkıyor;
Sünni Müslümanları temizle diyor.
Türkiye bir şey yapmıyor… Yapamıyor.
Suriye dolayısıyla ekonomi dibe vurmuş durumda!
Yüzbini aşan Suriyeliler de bir dert!
Ama;
“komşu ülkelerle sıfır problem” sloganı;
Türkiye'nin ihracatını tepelere fırlattı.
Dünyada ikinci düzgün…
Güvenilir ülke konumuna getirmişti.
İnşallah pek yakında;
Türkşye daha gür… Daha görkemli…
Bir dış politikaya kavuşacak
Ekonomisi yukarılara fırlayacaktır.
Rabbim;
“Metâ nasrullah!” Feryadımıza:
“Elâ İnne Nasrallahı Karîb” müjdesiyle;
Müşerref olacaktır.