CEM YILMAZ ve CUBBELİ AHMET

 

              Fatih Altaylı" nın geçtiğimiz günlerde, Cübbeli Ahmet Hoca ile yaptığı söyleşiyi  seyretme imkânım olmamıştı ancak, daha sonra Cem Yılmaz konu ile ilgili yaptığı skeci seyrederken söyleşinin özetini izleme fırsatı buldum. Gülmek, şakalaşmak, stresimizi yatıştırmak hepimizin ihtiyaç duyduğu doğal bir süreç olmaktan ziyade, son zamanlarda her şeyden çok ihtiyaç haline gelmiştir. Buraya kadar söyleyecek bir şey yok, ancak programı biraz değerlendirdiğimizde eleştirilmesi gereken ciddi yanları olduğunu söylemek gerekir. Gerek program sunumundaki sunucu, konuşmacı tavırları, gerek daha sonraki skeçte Cem Yılmaz"ın tavırları, gerek ilgili TV kanalının olayı verme şekli, gerekse Cübbeli Ahmet Hoca"nın üslubu gayriciddi bir üslup olmakla kalmamış, adeta konuşulan konularla dalga geçilmiş, nerede ise çizgi filmlere konu olacak hicivlerle donatılmış. Fatih Altaylı soru soruyor, Cübbeli Ahmet Hoca cevap veriyor, verdiği cevaplarla ilk önce ayeti kerimeyi orijinal hali ile okuyor, ardından mealini veriyor. Ayeti kerime ile cevap veremediklerine,Hadisi Şeriflerle cevap verip,lafın altında kalmamak için her türlü maharetini ortaya koyuyor. Bazı örneklerle olayı biraz daha anlaşılır hale getirmemiz gerekirse, Fatih Altaylı" nın sorularından biri "Kur"anda Türklerle ilgili ayet var mı?" Cevap, bir hadisi şerifte "Peygamberimizin Türklerle uğraşmayın veya onlara dokunmayın" mahiyetindeki hadisi şerifinin okunması ve sanki Kur"anda böyle bir hüküm varmış gibi hüküm vermesi şeklinde oluyor, çok gayri ciddi bir durum. Bir başka soru  "Cennette huriler varmış, peki kadınlara da erkek var mı"? Cevap: Erkeklerin, birden çok kadının hakkından gelebileceği yönünde bir cevap. Soruların çoğu dalga geçer mahiyette sorular, cevaplar ise istenilen ölçülerde olabilmesi için hayli zorlayıcı ve gayri ciddi cevaplar. Ele alınan konula rİslamın temel hükümleri sayılabilecek konular olmakla birlikte, inancımızın gereği bu konularla dalga geçmek insanı dinden çıkarır. Örneğin sorulardan birisi şu:Güzel kadınların çoğu cehennemlik, o zaman biz cennette güzel kadın bulamayacak, isek cehennemi tercih etmemiz gerekmez mi? Cevap enteresan; Hoca Nasreddine demişler ki, bugün zurnacı öldü ertesi gün davulcu öldü, bir başka gün dansöz öldü, hoca demiş ki: "Desene cehennem davulcularla zurnacılara kaldı". Şimdi size sorarım bu sorunun cevabı bu mudur? Yoksa "Senin nereye gideceğin beni ilgilendirmiyor, zira cennetliklerle, cehennemliklerin ayırımını da ben yapmıyorum, ama Yüce Kitabımızın emirleri var onlara uymak zorundayız, yok sen uymam diyorsan tercih senindir, dinde zorlama yoktur. Allah cenneti de yarattı, cehennemi de dilediğine gidebilirsin" deyip, ayrıca bu konularla dalga geçilmemesi gerektiğini söylemesi gerekmez miydi? Bu kadar ciddi konuları kendisini ehli tarik olarak topluma sunan bir insan kalkıp rezalete çevirirse, Cem Yılmaz"da haklı olarak kendine düşeni yapıp Cübbelinin konuşmalarından gayet güzel hicivler çıkarır. Aslında Cem Yılmaz"a gerek kalmadan,Cübbeli onun işinin bir kısmını biraz acemice yaptı,ama Cem işi biraz daha profesyonelce süsledi. Eh ne diyelim insan yaptığı işte samimi olmayınca, içi ile dışı bir olmayınca ortaya böyle manzara çıkıyor. Ne diyelim Allah ıslah etsin

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR