Al Birini Çal Birine

Siyasette hareketli günlerin yaşandığı bugünlerde, AK Parti ilçe kongreleri ile ilgili delege seçimleri devam etmekte iken, bir yandan da şahsıma bazı bölgelere girebilmek için pasaport yasağı getirilmesi hayli üzücü bir durum!
Malumunuz önceki gün kamyon şoförü ile ilgili bir yazı yazmıştım, adamcağız o kadar çok rahatsız olmuş ki, bazılarını arayıp, söylediklerini kimin yaydığını sormuş. Zavallı bilmiyor ki yemek yediği sırada en yakın adamı ile telefonda görüşüp, tüm detaylarını aldığımı. Hatta ta İstanbul'da yaşayan kayınpederimi arayıp, beni şikâyet etmişler. Diğer yandan, Irmaksırtı'nın ağası, bazı arkadaşlarımı arayarak oralara gitmememi, aksi takdirde durumumun çok kötü olacağını söylemiş. Bende korkumdan dün yazı yazamadım!....
Yazımda da belirttiğim gibi bu arkadaşlarımız, akıllarını başlarına almazlarsa, yazılarımın seri halinde devam edeceğini bir kez daha yineleyerek, asıl konumuza girmek istiyorum. Dün, İlkadım ilçe Başkanlığı seçimi ile ilgili ciddi bir gelişme yaşandı. Daha önce 14.000 civarında olan üye sayısına, son bir haftada 6000 ilave edilerek 20.000 civarına çıkarılması neticesinde Terme, Kavak, Çarşamba gibi ilçelerden merkez mahallelere üye kaydedilip, seçimin belli bir mecraya çekilmesi hayli sıkıntılı bir sürecin yaşanmasına sebep olmuş, İlçe Başkan adayı Sabri Kolcu, adaylıktan çekilmiştir.
Burada üzerinde durulması gereken en önemli husus, seçimlere yapılan müdahaledir. Bu müdahale sadece bir yönlü değil, birçok yönlüdür. Öncelikli olarak yapılan ilave üyelerin zamanlaması hiç doğru bir zaman olmamakla birlikte, olaya dışarıdan yapılan müdahaleler, bir mahallede oturan bir ailenin bir ferdinin bir mahallede, diğer bir ferdinin de başka bir mahallede oturuyor gibi gösterilmesi daha da büyük bir ayıp!
Olay o kadar dallanıp, budaklanmıştır ki, Büyükşehir Belediye Başkanı, bir mahalle muhtarını bizzat arayarak seçimlerde çalışmasını talep etmiş, kendi mahiyetindeki bir kısım personeli bizzat seçimlerde çalıştırdığı, basın tarafından da tespit edilmiştir.
Diğer yandan eski İl Başkanı, tüm ekibini seferber ederek, olaya müdahil olmuş, daha önce atanması için Ankara'da karargâh kurup, günlerce mücadele ettiği İhsan Kurnaz'ın bu kez kaybetmesi için her şeyini ortaya koymuş, bizzat eski teşkilat başkanı, bilgisayar uzmanı arkadaşımızı, giyim mağazasının bodrumunda karargâh kurdurarak çalıştırmış, ilçe delegesi olmasını istediği arkadaşlarının isimlerini yazıp, yetkili yerlere göndermiş, ancak sonunda havasını almıştır.
Her fırsatta eleştirdiğim bu müdahaleci tavırların, fevkalade yanlış olduğu, bir kez daha ortaya çıkmış, bu müdahaleyi yapanlar seçime gölge düşürmüştür. Herkesin derdi teşkilatı ele geçirmek. Be Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz insanlar bu kadar çalışkandınız da daha bir ay önce neredeydiniz? Madem bu kadar insanı dışarıdan getirebiliyordunuz, daha önce neden getirmediniz de seçimleri kaybettiniz?
Bir yandan aday olamayan veya kongrede seçim kaybedenler, birilerinden hesap sorma adına kaybedilmesi için ellerinden geleni yapar iken, diğer yandan sırf kendi adamlarını bir yerlerde değerlendirmek isteyen mevcut teşkilatlar, seçimin kaybedilmesi için ellerinden geleni yapar iken, şimdi canla, başla çalışarak, bu seçimlerde teşkilatı ele geçirmenin mücadelesini vermeleri, hayli düşündürücü.
Önümüzdeki süreçte AK Parti'deki yıpranma ve iç çekişme, daha fazla tırmanacağa benziyor. Olaya AK Parti Genel Merkezi müdahale eder mi bilemem ancak, gidişat hiçte hoş değil. Sizin anlayacağınız mücadele eden tarafların birbirinden pek farkı yok. Al birini çal birine! Tencere dibin kara senin ki benden kara!
Sözlerime son vermeden bir başka konuyu dile getirmek istiyorum. TBMM'de kabul edilen veya komisyondan geçen yeni yasa ile Radyo ve TV'ler KOSGEB kredileri kapsamına dâhil edilerek, birtakım imkânlardan yaralanma imkânına sahip olacaklar. Bu imkâna, kurdukları derneğin öncülüğünde yaptıkları mücadele sayesinde sahip olurlarken, bizim meslekle ilgili şu an itibarı adı, sadece protokollerde oturmaya yarayan cemiyet, herhangi bir çalışma yapma zahmetinde bulunmadığından, bizim meslektaşlarımız istifade edememişlerdir.
On dokuz yıl gibi uzun bir süre bu kuruluşun başında olan arkadaşımızın, şu ana kadar meslek adına ne yaptığını çok merak ediyorum. Bileniniz var ise, Allah rızası için yazsın da bizde bilelim. Aksi halde günahsız adamın günahını aldığımızdan, cehennemde yanmak zorunda kalacağız. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR