Bu haftalarda Türkiye"nin gündeminde ilk sırayı kozmik odalar bulunmaktadır. Bugünkü siyasi iktidar sahiplerinin hukuk devleti olma çalışmaları kapsamında ve demokratik açılım sürecinde bir yargıcına ve bir de özel savcısına açılmasının başarıldığı gururu yaşanmaktadır.

Herkesin kaydını tutar. Bir savaş halinde seferberlik ilanında, kim askere alınacak? Kim milis gücü olacak? Hangi fırın ekmek çıkartacak, nereye dağıtılacak? Hangi araçlara el konulacak?

Bütün bunlardan tutun da kapı numaralarına, sokak lambalarına kadar her türlü kaydın tutulduğu yerdir burası...

 Sivil hayatın “kozmik kayıtları” tutulur burada!

İşte böylesine kritik bir merkez!.. Bu yüzden Ankara gergin! Devletin gizli bilgilerinin küpü sayılan bazı asker, demokratik açılıma düşman ve gizli bilgilerin açılmasından endişeli!..

Ama bugünkü siyasi iktidar sahibinin denetimindeki hukuk devleti de gereğini yapmak istiyor. “Bir soruşturma hangi kapıya dayanırsa dayansın o kapı açılmalıdır” diyor hukuk ve Başbakan...

Çok ilginçlikler de yaşanıyor: Bir Genelkurmay Başkanı yanına komutanlarını alıp savaş gemisinden basın açıklaması yapıyor...

Sivil savcıların yürüttüğü bir soruşturmayı savaş gemisinden yaptığı bir açıklamayla birilerine duyurmak istiyor.

Bir yarbay intihar ediyor. Sonra da onun cenaze törenine suikast yapacağı komutanı geliyor arkasından dua ediyor...

Asker, kendi askerini öldürmekle suçlanıyor. Bu suçlamalara karşı komutanlar yüreklerine taş basıyorlar. Kahroluyorlar.

Genelkurmay Başkanı Kuvvet Komutanı"yla Başbakan"a gidince, bütün medya kanalları geriliyor, onlarca dedikodu o ülkenin başkentini kuşatıyor.

Hukuk devletinde askeri karargâhlar basılıyor. Askerler suikast soruşturmasıyla gözaltına alınıyor.  İfşa edilebilecek bilgilerin kilitli kutusu albaylar intihar ediyor.

Bu gelişmeler, Avrupa Birliği"ne kabul edilme sürecinde ve sivilleşme yolunda, önemli kilometre taşı olarak görülmektedir. Bugünkü iktidarın not defteri projesinde önemli bir olayı işaretleyen bir başvuru noktası olmaktadır ve proje ilerlemektedir.

Sabah Gazetesinden Ceyda Karaaslan'ın derlediği haberden öğrendiğimize göre; Genelkurmay Başkanlığı'na bağlı STK"daki mühürlü kozmik odalar, yüz ve parmak izi tanıyor, 17 haneli şifrelerle açılıyor. Bu odalar; olası bir savaşta ülke için önemli devlet büyüklerinin ve işadamlarının nasıl ve nerede korunacağı bilgilerini saklıyor. Gayrinizamî harp denilen gerilla savaşlarında, işleyeceği faili mechul cinayetlerde hangi sivillerle temasa geçileceği, nerelerde ne kadar silah saklandığı, hangi binaların cephanelik olarak kullanılacağı gibi bilgiler de.

Daha önce "Olası bir düşman işgaline karşı gayrinizami harp tekniklerini planlamak ve savaş zamanında bunları uygulamak" olan görev tanımı güncellenmiş; "Psikolojik, siyasi ve ekonomik iç ve dış savaş tehdidine karşı" olarak geliştirilmiş.

Askeri güvenlik açısından birinci tehdit unsuru sayılan irtica ile savaş planları ve başörtüsü yasağını delenler listesi de bu odalarda saklanmaya başlandı. Bu kapsamda çalışma alanı genişledi ve 14 ildeki bölge başkanlıkları 22'ye çıkarıldı.

Korunacak isimler, değişen şartlara göre sürekli güncelleniyor. Hatta Çukurambar gibi, yeni yeni gelişmeye başlayan ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç"ın oturduğu semtleri de kapsıyor.

Balmumuyla mühür yerine, ileri teknolojiyle sürekli güncellenen şifrelerle, yüz ve parmak izi tanıyan sistemlerle mühürleniyor. Türkiye'nin önde gelen iş adamları, hukukçular, akademisyenler ve sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin, olası bir harp durumunda nasıl bir görev üstleneceği de ayrıntılarıyla belirtiliyor. Ancak, bu kişilerin, kendilerine verilecek görevlerden barış döneminde haberleri yok.

STK, barış zamanında bir iç ya da dış savaş ihtimaline karşı planların alt yapısını oluşturmakla görevli bir birim. Gayrinizami bir harpte görev yapacak sivil halktan seçilen sivil personele, üzerinde Genelkurmay Başkanı'nın "Çok gizli" dereceli imzası bulunduğu bir kart veriliyor. Sivil üyelerin hiçbiri birbirini tanımıyor. Çoğunluğu etnik çeşitliliğin olduğu bölgeler olmak üzere halihazırda 22 ilde başkanlık var.

1970 yılında ABD'nin teklifi üzerine Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde kurulan Seferberlik Tetkik Kurulu'nun amacı, Rusya, Türkiye'yi işgal ederse, gerilla hareketiyle karşılık verilecekti. Soğuk Savaş'ın ardından STK hücreleri etnik ve mezhep farklılıklarının oluştuğu yerlere konuşlandırıldı.

Derlenen bu bilgilerle şunları öğrendik: Sadece birkaç özel deniz subayının ve sadece kendilerinin bildiği ve tanıdığı 22 ildeki gizli adamlarının planladığı gayri nizami harpler, daha doğrusu gerilla savaşları ve faili mechul kalmış yeraltı hücre cinayetleri var. Türkiye"nin iç ve dış düşmanları onlar tanımlıyor ve belirliyor. Batı çalışma grubu kuruyor,  

"Devlet sırrı" yapılmaya çalışılan Özel Harp Belgeleri Ergenekon sanıklarından çıktı. Ergenekon sanıklarının neleri "devlet sırrı" kapsamına sokmaya çalıştıkları önemli belge,  kozmik odaların nerelerde kullanıldığını çok iyi anlatmaktadır. Türk İntikam Tugayı ve Veli Küçük için çalışan, iki Ergenekon sanığı Bölükbaşoğlu ve Kurban suikastın "devlet sırrı" olduğunu anlatmaya çalıştılar.

Devlet sırrı sayılan bu suikast, Ergenekon'dan tutuklu bir general adına yapılacaktı. Devlet sırrı sadece bu kadar da değil. Adres bilgileri istenen bir sanığın, JİTEM hakkında söylediği sözler de teknik takibe takıldı.

Sorguda bu şahıslara "devlet sırrı" ve bağlantıları soruldu. İşin ilginç yanı, devlet sırrı diyerek suikast için adam ve silah temin etmeye çalışan ve Ergenekon'a terörist demenin kendi ülkesinin iç hizmet kanununa ihanet demek olduğunu söyleyen  Kurban"da iddialara göre Özel Kuvvetler'e ait evraklar da çıktı.

Şimdi de sular baştan bulandırılmaya çalışılıyor ve erken seçim havaları estiriliyor. GENAR sahibi İhsan Aktaş"a göre CHP lideri Deniz Baykal"ın yüzde 20 yorumu da Başbakan Erdoğan"ın onun iki katı cevabı da muamma. Yapılan son araştırmada, TDH Lideri Mustafa Sarıgül yapılacak ilk seçimde "yüzde 9 ile 11 oranında" oy alması öngörülüyor. Son araştırmada AK Parti"nin oyu 38"lerde, CHP"ninki yüzde 23, MHP"nin ise yüzde 16"larda görünüyor.

Yapılacak ilk seçimlerde Mustafa Sarıgül"ün yüzde 9-11 oranında oy alacağı görüntüsü var. Mustafa Sarıgül AK Parti, CHP ve MHP tabanından oy alacaktır ama ne kadar çok oy alırsa bu birinci partiye yarar sağlar.

“Bu, insanlık için bir deklarasyondur; mefkûredir ve takva sahibi toplumlar için iyiliğine öğütten ibarettir. Gevşemeyin; tasalanmayın. Eğer inanmış bir toplum iseniz en üstün güç sizlersiniz. Eğer sizi kanayan bir yara sarmışsa; ayni özellikteki nice kavmi ayni yaralar sarmıştı! O günler... biz onları uygarlıklar arası değiş-tokuş yaptırırız. Bunun nedeni, Allah'ın iman eden toplumları sosyal kontrolden geçirmesi ve içinizden güdücü önderler çıkarması... Ama Allah, o şaki zalim toplulukları sevmez” Âl-i İmran Sûresi: 138-140