Kurtuluş savaşında, Çanakkale'de, her  asker vatan için birer kahramandı.  Onlar vatanın ortak değerleri için mücadele etmiştirler, onlar çok büyük bir çoğunluğun tasvip ettiği olaylarda şehit oldular. Onlar adlarını vatan topraklarına yazdırdılar, onlar için türküler, onlar için marşlar yazıldı. Onlar bizim için bu toprağa düştüler. Onlar bu nedenle birer kahramandır halkın gözünde. Şair buna atfen

'' Vurulmuş Tertemiz Alnından Yatıyor, Bir Hilal Uğruna Ya Rab Ne Güneşler Batıyor '' demiştir.

Kahramanları ideolojiler belirleyemez, çünkü eğer bir ideoloji tüm halka hitap edebilseydi o bir yönetim şekli olurdu. Doğal olarak herhangi bir ideolojinin belirlemiş olduğu kahraman,toplumun her bireyi tarafından kabul görmeyecektir.Toplumun geneline hitap edemeyen bir olgu ise ancak küçük bir toplumun kullanacağı araç olmaktan ileriye gidemiyecektir. Her ne kadar duvarlara Ahmet'ler, Mehmet'ler ölmez veya ölümsüzdür yazılırsa yazılsın, sadece o ölümleri pazarlayan ideolojinin propagandasını yapmanın dışında hiçbir amaca hizmet edilmez.

Ülkemizde başlatılan bir takım eylemlerde ölümlerin yaşandığı haberlerinin ortaya atılma nedeni eylemleri daha geniş alanlara yaymak adına yapılmış provokatif hareketlerdi. Böylesi geniş çaplı eylemlerde ölümlerin yaşanması ,eylemleri arka planda yönetenler açısından oldukça önemlidir, doğal olarak gerçekleşen bir ölümlü olayın onların ekmeğine yağ süreceğini çok iyi bilmektedirler. Yakın tarihimizde iktidar partisinin yapmış olduğu Karadeniz gezisinde meydana gelen olaylarda  kalp krizi geçirerek vefat eden vatandaşın cenazesi bu amaçlı kullanılmıştır. Olayı gündemde tutmaya çalışan unsurların halkın büyük bir bölümünden destek görmemesi üzerine gösterilerin etkisi kısa sürmüştür.

Gezi olaylarında yaralanıp aylar sonunda yaşam mücadelesini kaybeden küçük bir çocuğun cenazesini nasıl eylemlere alet edildiğinide maalesef gördük. Toplumun olaya hazırlanması ve ses getirmesi açısından başlatılan duygusal yaklaşımlar halk arasında etkisini göstermiştir. Ölen çocuğun ekmek almak için sokağa çıktığı propagandası  etkisini göstermeye başladığında  bunu pazarlayanlar bile bu kadar ilgi göreceğini tahmin etmemişti. Olayı kullananlar amaçları doğrultusunda gelişmeleri yönlendirirken, ülkenin her yerinden destek almayı başarmıştırlar. Halkın gözünde ailesi için ekmek almaya giderken olayların içinde kalıp ölen  kahraman çocuk imajı yaratılmaya çalışılmıştır.Gündüz yapılan cenaze töreninin ardından gece çıkarılmaya çalışılan olaylardan sonra beklenilen bir halk hareketi gerçekleştirilememesinin tek nedeni vatandaşın sağ duyulu olmasıydı. Sosyal medya üzerinden sürekli eylem çağrılarının yapılması ve her şehirden ölüm haberlerinin kullanılması eylemlerle iktidarın halk hareketiyle devrilmesi hayallerinin gerçekleştirilmesi adına yapılmaktaydı.

Ölen küçük çocuğun acımazsızca cenazesinin kullanılması o yavruyu hiçbir zaman kahraman yapmayacaktır. Aslında bu tür olayların ailelere örnek olması gerekmektedir.  18 yaşına kadar ailenin koruması altında olan çocukların, evlatlarının geleceğini düşünen aileler tarafından bu tür eylemlerden uzak tutulması gerekmektedir. O çocukların yaşayacak oldukları olumsuzlukların tek sorumlusu kendi aileleridir. Çocukların bulunması gereken yerler  eylem alanları değil oyun alanları ve eğitim kurumlarıdır. Nasıl ki uyuşturucu çocukların geleceğini kararttığı için aile çocuğunu bu alışkanlıktan korumaya çalışıyor ise sokak eylemlerininde çocuklar üzerindeki zararlı etkilerinden dolayı ebeveynleri tarafından korunması gerekmektedir.

Uzun süre yaşam mücadelesi verip bu mücadeleden yenik çıkan o çocuğu  veya Artvin'de protesto eylemlerinde kalp krizi geçirip vefat eden emekli öğretmeni kaç kişi hatırlıyor. Duvarlara ''Ahmet ölümsüzdür'' yazmak o kişiyi kahraman yapmadığı gibi ateşte düştüğü yeri yakıyor.