Çakalın serüvenleri (1)

                           

            Önümüzdeki süreçte çakal"la ilgili hayli mevzularımız olacağından, serüvenlerin yazı dizisi haline geleceğinden, bugünkü serüvenimize 1 numarayı koyarak başladık. Bu yazılarda kronolojik olarak tarihi bir seyir seyretmekten ziyade, olayların seyrine ve gündemdeki yerine göre yazacağımızı da bilmenizi istiyorum.

            Ben bu çakalı yaklaşık 20 yıldır tanırım, kanında akan damardaki alyuvarlardan, akyuvarlara kadar her şeyini çok iyi bilirim. Bu şehirde yaşayan hayvanlar arasında, şeytanla olan ilişkiler ve çokyüzlülük konusunda bir yarışma yapılsa birinci geleceğinden şüphe etmediğim çakalın, son marifetlerinden bazılarını yazarak yazı dizimize başlamak istiyorum. Malumunuz meclis üyelikleri ile ilgili hayli mücadele veren çakal, o kadar güzel örgütlenip, tedbir almış ki sormayın gitsin. Öncelikli olarak, iş ortağı olan sazan ona sormadan tuvalete bile gitmezken, son birkaç aydır herkese aralarını açıkmış gibi gösterip, asıl yapmak istediklerini rahat yapabilmenin önünü açmaya çalışmışlardır. Yönetim kurulundan istifa etme sürecinde, istifa eden sazan"ın yerine sekreteri getirilip, ondan doğan boşluğu yine onun kontrolündeki elemanla doldurmuşlar. Böylelikle, başkanlık divanı tam bir akraba şirketine dönüşmüş. Bir yandan Fadime halanın emmi zadesi çakal, diğer yandan soyadını taşıyan yardımcısı, öte yandan da çakalın iş ortağı sazan ve sazan"ın yanında çalışan personelin başkanlık divanına girmesiyle birlikte, işin altyapısı tamamlanmış oldu.

            Kral hazretlerine yakınlığı ile tanınan büyük cemaat adamı ve fahri Başkonsolos ile Sazan"ın aile şirketi ortaklığı sayesinde arka planda çakal ile Kral"ın işbirliğini sağlama ortamı sağlanmış, diğer yandan da çakal ile sazan"ın ortaklığı sayesinde bu birliktelik büyüyerek büyük bir menfaat şirketine dönüşmüştür. Yapılan gizli anlaşmalar ile Kral hazretleri, anılan işbirlikçi ekibin şirketlerine iş verme vaadinin karşılığında, meclis üyeliklerini istediği gibi yapma hakkını elde etmiştir. Gece sabahlara kadar yapılan pazarlıklar ise, işin görüntü ve gaz alma boyutudur! Bu pazarlıkların büyük bir bölümünden Montofon"un dahi haberi yoktur. Çakal, ona Kral hazretlerini rahatlatma ve uzlaşı adına bu işlerin yapıldığını söyleyip, onu kafaya alarak, arka planda malı götürmenin hesaplarını yaparken, içindeki aldığı hazzı da elindeki tespihi sallayarak göstermiştir.

            Bu pazarlıklar sadece üç kişi arasında geçmiş olup, teferruatından başka kimsenin haberi yoktur. Kim bu üç kişi diye sorarsanız, zamanı gelince yazacağımdan emin olabilirsiniz. Peki, mevcut il genel ve belediye meclis üyeleri neden bu kadar tırpanlandı diyecek olur iseniz, bu arkadaşlarımız işi öğrendiler, onlara kül yutturmak mümkün değil, yenileri işi öğrenene kadar, onlar da malı götüreceklerinin hesabını yaptılar.

            Dünkü manşet haberimize bakacak olur iseniz, neyin ne olduğunu rahatlıkla anlayabilirsiniz. Bu kadar güzel bir ballı ihaleyi bozan Necati Demir, o listelere yazılır mı hiç? Doğrudan vazgeçmeyen Davut Albayrak, Hakan Taşlı ve onlar gibi onurlu 36 il genel meclisi üyesi o listelere yazılması mümkün mü sizce? İşlerine gelenlerin tamamını yazmışlardır, işlerine gelmeyenleri ise ne yapıp ne edip yazmamayı başarmışlardır. Bunu yaparken de, kendileri yıpranmaması için topu başkalarına atmayı da ihmal etmemişlerdir.

            Son günlerde Çakal, gazetemizden duyduğu rahatsızlıktan ötürü, bazı arkadaşlarımızı arayıp, gazetede yazı yazmamaları konusunda baskı uyguluyormuş. Arkadaşlarımızdan kişilik sahibi, onurlu insanların büyük bir bölümü rest çekmiş. Ancak bazılarının ufak tefek korkular yaşayıp, bir şeyler yaptığını da belirtmekte yarar var! Çakal daha önce kendisi gazetemizde yazarken neden aniden yazılarını kestiğini merak edenleriniz için önümüzdeki yazılarımda bununla ilgili detaylı bilgiler vereceğim.

            Beş yıl önceki seçimlerde, bazı belediye meclislerine giren arkadaşlarla ilgili ortalığı karıştırıp, insanların ölmüş anne ve babalarına küfredenler, bu listelerin yapılmasında kendi bölgelerinde oturmayıp, her türlü belden aşağı işlerinden tutun da, siyasi kimliğini kullanarak yemediği haltlar kalmayan insanların listelerde olmasından hiçbir rahatsızlık duymamaları, bilhassa onlardan medet ummalarının çok manidar olduğunu düşünüyorum. Gerekirse bu konulara da el atmayı düşünüyorum. Kim, nerde, hangi yanlışı yaptığını biliyor! Unutmasınlar benim istihbaratım çok kuvvetlidir. Hem ben Allah dostuyum( Haşa düşmanı olmadığıma göre) ben de bunların tamamını biliyorum. Ayaklarını denk alsınlar! bugünlük bu kadar yeter hoşça kalınız.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR