Aslında  siyaset  konuşmak için biraz erken, neden erken derseniz yerel seçimlere  sekiz ay gibi uzun bir süre var.Yazacak bir şey bulamayanlar veya acaba gündemi nasıl yakalarız endişesi  taşıyan bazı kişiler kafalarına göre yazıp çiziyorlar.
Ben bu yazılanları okuma gereği duymuyorum. Konunun ehli olmayan insanların yazdığı şeyler beni çok fazla ilgilendirmiyor. Ancak  bazı arkadaşların yazılıp çizilenlerle ilgili arayıp  soru  sormaları üzerine  bugünkü  yazımı bu konuya  ayırmak  zorunda kaldım.
Doğrusunu isterseniz insan bir şeyi yazarken  şöyle geriye dönüp bir bakmalı. Daha önce yazdıklarından tek bir tanesinde isabet etmiş mi? Veya yazı yazdığı konuda birikimi nedir? Kendi dünya görüşü doğrultusunda mı  yoksa insanlara olan yakınlık, uzaklık doğrultusunda mı yazmış. Gerçekten objektif yazacak kapasiteye sahip mi? Bunlar çok önemli kriterler. Biz bu işe başladığımız günden bugüne kadar öngördüklerimizin yüzde doksanında isabet kaydetmiş olmamıza rağmen  özellikle siyaset yazarken üç kere düşünüp bir kere yazıyoruz.
Atalarımız demişler ki; İslamın şartı beştir, ancak bilinmeyen altıncı şartı da haddini bilmekti.
Bilmem anlatabildim mi? 
 Gelelim asıl konumuza  yerel seçimlere sekiz ay  civarında bir zaman kaldı. Bir yandan herkes  kimin nereden aday olabileceğini ve  kazanma şansının ne olduğunu konuşurken,  diğer yandan anket firmaları birbirleriyle ile uzaktan yakından ilgisi olmayan anketler yayınlıyorlar.
Örneğin bir anket firması bundan bir veya iki ay önce Büyükşehir Belediye Başkanı'nın oy oranını yüzde 73 gibi yüksek bir oy oranı olarak  açıklarken, yeni yayınladığı ankette yüzde 41  gibi çok düşük bir oran  veriyor. Yerel seçimler  genel seçimlerden çok farklıdır. İnsanlar partilerden çok adaylara oy verirler. Bu nedenle oranlarda değişiklik olabilir ancak aynı kişi ile ilgili bir veya iki aylık aralıklarla yapılan anketlerde böylesine yüksek fark olması mümkün değildir.
Kanaatimce burada bir maniplasyon var. Bunun dışında herhangi bir şeyi düşünmek çok doğru olmaz. Anket konusundaki  açıklamaların ardından gelelim adaylarla ilgili değerlendirmelere. Her partinin olmazsa  olmaz olarak üzerinde durduğu koltuk  şüphesiz Büyükşehir Belediye Başkanının koltuğudur. Bu koltuğu almak için her partinin ciddi adayları ve mücadeleleri olacağı muhakkak.
AKPartinin adayları konusunda  herkes  şöyle veya böyle bir şeyler konuşuyor. Şahsi kanaatim bu koltuk için en şanslı iki adaydan birisi olacağı yönündedir. Kim bu adaylar derseniz  birincisi  şu anda bu koltukta oturan zatı muhterem. İkincisi ise Cemal yılmaz Demir'dir.
Bu kanaatimi beyan ederken bu iki isme yakınlık veya uzaklık duygularını hiçbir zaman hesaba katmadığımı da bilmenizi isterim. Diyeceksiniz ki  bunların dışında başkaları yok mu? Elbette var hatta mevcut  Bakan  bu  konuda kendisini çok şanslı görüyor. Eski Bakan başkaları kavga ederken aradan ben çıkabilir miyim düşüncesinde.
Aslan Karanfil bu iş benim için uygun bir iş, ben de varım düşüncesinde. Ancak madalyonun diğer yüzüne bakıldığında durum göründüğü gibi değil.  Mevcut Bakan sevsek de sevmesek de makamını çok güzel kullanıp şehre Bakanlığı  kanalı ile ciddi yatırımlar yaptığı bir gerçek. AK Partinin kazanma şansı olmayan tek ismidir desem bazılarınız belki inanmayacak ama ister inanın ister inanamayın saha aynen bunu  söylüyor.
 Geçtiğimiz hafta sonu iki günlüğüne  Doğu Karadeniz'e gittim. Cumartesi günü Rize'nin  Kendirli Köyü'ndeydim. Kahveye çay içmeye gittim, üç kişiden birisi ya Samsun'da oturuyor. Yazın çaya gidiyor veya çocukları Samsun'da oturuyor.
Beni görenler yanıma yanaştılar ve  sohbet  Samsun'dan ve seçimlerden açıldı. Kendirli'nin insanı siyaseti çok seven, çok okuyan ve çok tartışan bir kültüre sahip. Sakallı adamlar Ergun Dinler'in sohbetinden, İsmet Özel'den, Mehmet Barlas'tan söz edince şaşırdım kaldım.
Büyükşehir de kim ne yapar? sorusunu onlara yöneltince aynen dedikleri şu; “AK Parti kimi koyarsa alır. Mevcut Bakana kimse oy vermez.” Ben bu sözü onlardan dinleyince  dedim ki arkadaşlar benim Bakanla sorunlarım olduğundan mı bunları söylüyorsunuz yoksa gerçek  düşünceniz bu mu? Hepsi tek ağızdan “ biz senin kiminle sorunun var bilemeyiz ancak mevcut Bakan aday olursa asla oy vermeyiz.” Peki eski bakan olursa verir misiniz? Ona da Tayyip  Bey'in hatırına partiye oy veririz. O da iki yıl bakanlık yaptı. Samsun'a en  ufak bir yararı olmadı. O zaman  mevcut başkanla ilgili ne diyorsunuz? diye sorunca…”O da esnaf düşmanı ancak onunla diğerleri arasında tercih gerekirse onu tercih ederiz.” Peki Cemal Yılmaz Demir ile ilgili ne düşünürsünüz? Aynen dedikleri şu “Çok soğuk ve kibirli bir adam ama aday olursa  AK Parti tabanının tepkisini almaz, partililer ona oy verirler, onun da özelliği mevcut başkan  sosyal demokrat düşünceli iken, o gerçek bir AK Partili olarak belediyedeki kadroları  dizayn eder”…
İşte size sokağın nabzı. Bu değerlendirmeleri tüm ilçelerle ilgili yapmaya devam edeceğiz.
Kalın sağlıcakla