ŞEHRİN DÜŞTÜĞÜ DURUMA BAKAR MISINIZ?

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle arayan arkadaşlara dedim ki ben gazeteci değilim, ben iş adamıyım. İlgi alanımdaki sektörlerden birisi de gazetecilik zira bu şehirde gazeteciyim diye geçinen insanların pek çoğuyla aynı kulvarda olmaktan Allah’a sığınırım. Onlarla ne kültürümüz, ne karakterimiz ne de hayata bakışımız örtüşür. Onlarla bizim benzerliğimiz karga ile güvercinin benzerliği gibidir. Karga ile güvercin kanatlı kuş cinsindendirler ama avlanma biçimlerinden tutun da yaşadıkları yere varıncaya dek hiçbir şeyleri örtüşmez ama ikisi de uçan kuştur. Bizim gazetecilik anlayışımız da bu şehirde gazetecilik yapanlardan çok farklıdır. Öyle olduğu için de yan yana gelme şansımız yok. Onlar havada bulup tavada yerler. Siyasetçilerden, iş adamlarından ve bürokratlardan nemalanırlar. Biz ise emek vererek, bedel ödeyerek ve kendi bütçemizden işimizi yapmaya çalışırız. Onlar için hayat çok kolay, bizim için ise çok zordur. Geçtiğimiz günlerde “Bakalım kim bu dolmaları yutacak?” başlıklı yazımda kimsenin ciddiye almadığı ama kendilerini allayıp pullayıp çok okunuyormuşlar havasına girip sadece ve sadece internet gazeteciliği yapan bazı uyanıkların ödül geceleri tertip edeceğini ve bu geceye kimlerin gideceğini merak ettiğimi yazmıştım. 

Ben bu yazdıklarımı hiç yazmamışım gibi başta şehrin valisi olmak üzere pek çok siyasetçi, bürokrat ve iş adamının böyle bir geceye katılıp ödül aldığını görünce bu şehrin düştüğü hale acıdım. Zira geceyi tertip edenlerden bir tanesi naylon fatura düzenlemekten beş yıla yakın hapis cezası almış, mahkeme yerelde üç dört yıl önce bitmiş o zaman istinaf mahkemesi olmadığından dava sonuçlanmak üzere yargıtaya gitmiş ve geçtiğimiz günlerde dosya yargıtay tarafından onaylanıp gelmiş. Denetim süresi hariç bu arkadaşın dört aydan fazla yatarı olan bir ceza aldığını ve gidip teslim olmadığından aranmakta olduğunu öğrendim. Bu arkadaşın da organize ettiği ödül gecesine başta şehrin valisinin gitmiş olması beni ziyadesiyle düşünmeye sevk etmiştir. İşin daha da üzücü tarafı nedir bilir misiniz? Gelen bilgiler doğruysa, gece ve ödül töreninin vali beyin uzaktan kontrolüyle olduğu söylenmekte. Şayet bu iddia doğruysa emin olun tam bir fecaat. Mahkumiyet alan bir insanın cezaevine gidip teslim olup cezasını çekmesi gerekirken, kaçak pozisyona düşüp şehrin en üst düzeyindeki insanlarına ödül gecesi düzenleyip organizasyon yapması ve şehrin üst düzey yöneticilerinin geceye gitmiş olması tam bir skandal değil de nedir sizce?

Kaldı ki 19 Mayıs Gazeteciler Cemiyeti bu konuda daha önce defalarca uyarılarda bulunmuş, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nün istismar edilmemesi gerektiğini belirtmiş ve  yapılan organizasyonun yanlış olduğunu kamuoyuna açıklamıştır. Zaten bunu yapanların amacı gazeteciler günü falan değil. Bahsettiğim arkadaşın her yıl farklı kişileri bulup aynı işi sürekli yaparak ödül verdiklerinin bir kısmından para aldığı herkes tarafından bilinmektedir. Şehri yöneten insanların bu olayın farkında olmalarına rağmen acaba neden bu kadar ciddi hatalar yaparlar anlam veremiyorum. Ödül töreni mi yapacaksınız veya vali beyin tayin zamanı yaklaştığı için daha iyi bir yere gitmek için bu tür organizasyonlar mı yapacak bu şehirde o kadar güzel STK’lar var ki anlatmakla bitmez. Onlardan hangisine söylese seve seve böyle bir organizasyon yaparlardı. Ortada o kadar ciddi iddialar var ki saymakla bitmez. Mesela menemenci bir arkadaşa ‘Sana ödül vereceğiz gel’ demişler, zavallı adam da sırf o gece için takım elbise alıp kravatını takıp gitmiş ama adamcağıza ödül vermemişler. Arkadaşa aracı olan kişi de çok zor durumda kalmış. Sizin anlayacağınız ödüller daha önceden konuşarak, anlaşarak verilen şeyler.

Sorarım size, bu şehir bunları hak ediyor mu? Bu şehirde yapacak iş kalmadı da mahkumiyet alıp, cezasını cezaevine gidip çekmesi gereken birisinin organize ettiği bir geceye kadar düşmüş ise yazıklar olsun demekten başka diyecek bir şey bulamıyorum. Anlatılanlar o kadar basit ve gülünç şeyler ki benim seviyem ancak bu kadarını burada yazmaya müsait, gerisini siz anlayın. Zaten geceyi basında sadece ve sadece organizasyonu yapanların internet sitesi haber yapmış onun dışında yazılı basından bir Allah kulu ciddiye alıp yapmamış. Şehirde bazı şeyler ters gitmeye başlamış durumda. Beni tanıyan, bilen bilir. Gemileri yaktığım zaman ne yapacağımı herkes bilir. Şayet bugüne kadar sabrettiysem sırf şehrin bazı zorlukları aşılsın bir de ben yazıp işleri zora sokmayayım diye bugüne kadar sesimi çıkartmadım. Ama yapılanları gördükçe çileden çıkasım geliyor. Kimi belediye başkanı çetelerin cenazelerinde, kimi bürokrat sırf kendi istikbali için olur olmaz adamlara şehirdeki düzgün bürokratları yem etme peşinde, kimi siyasetçiler istikbal endişesiyle her türlü ödünü vermenin peşinde olduğunu bilmediğimi zannetmesinler. Molla Kasım henüz ölmedi. Takipte olduğunu ve zamanı gelince de gereğini yapacağını unutmasınlar. Kalın sağlıcakla.
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
9 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR