ÖNCEKİ AKŞAM ZİRAAT BANKASI LADİK MÜDÜRÜ'NE TATLI YEDİRDİK!..

Konumuza girmeden önce Cuma günü manşetten verdiğimiz haberle ilgili bir kaç kelam etmek istiyorum. Her ilçede kendisine güvendiğim haber kaynaklarım olduğu gibi, hiç tanımadığım bazı vatanseverler yaşadıkları yerle ilgili bazı önemli bilgileri ve belgeleri bizimle paylaşıyorlar. Bedeli neye mal olursa olsun bilgi kaynaklarımızı ifşa etmemiz söz konusu olamaz, bu insanlar bize güvenip bilgi ve belge vermişlerse onların güvenine layık olmak için her türlü fedakarlığı yapacağımızdan endişe duymalarına gerek yok.

Geçtiğimiz Çarşamba günü Terme'de yaşanan olayı bizzat yaşayan iki kişi duydukları rahatsızlığı hazmedemediklerinden konuyu bizzat bana taşımış olmalarına rağmen ayrıca iki üç kişiyi daha arayarak teyit aldıktan sonra haberi yayınladık, haberi yayınlarken de Ahmet Yirmibeşoğlu'nun dik duramayacağını biliyorduk ancak bizim için önemli olan şunun bunun dik durması değil, haberin doğruluğu idi. Nihayet haberi yaptıktan sonra akşam saat 16.00 sıralarında Ahmet Yirmibeşoğlu aradı, telefonda bana adı geçen vekille görüşmediğini, bırak böyle bir olayın yaşandığını, son bir haftadır bu vekilli hiç görmediğini söyleyince telefonun ısmarlama olduğunu anladım ve ona dedim ki Başkan sen öyle diyorsun amma ve lakin elimdeki resimler hiç de öyle söylemiyor. Bunun üzerine gönderdiği cevap metnine bu kısmı koymadı, biz de gazetecilik ahlakımız gereği verdiği cevabı yayınladık, ancak kamuoyunun neyin doğru, neyin yanlış olduğunu çok iyi bildiğinden eminim. Zaten bu konuda kendisini savunan gazeteciye bakarsanız adamın kalitesinin ne olduğunu anlarsınız.

Gelelim asıl konumuza yaklaşık üç, dört aydan beri aralıklarla Ladik Ziraat Bankası Müdürü ile ilgili haberler yapıyoruz, bu haberler Ladik temsilcimiz Fahrettin Koçyiğit kardeşimizin gönderdiği haberler olduğundan biz çok fazla ayrıntılarına girmeden yayınlıyoruz. Önceki gün de aynı minvalde haber yapmıştık aynı gün Ladik temsilcisi Fahrettin Bey eşi gazetemiz köşe yazarı Ümmühan hanımla birlikte ziyaretime geldiler, daha doğrusu sağ olsunlar her hafta bana manda yoğurdu getirirler onu bırakmaya gelmişler, aradan bir kaç dakika geçince sekreter hanım Ladik Ziraat Bankası Müdürü'nün aradığını ve ziyaretimize gelmek istediğini söyleyince gelsin buyursun dedim. Fahrettin Bey ve Ümmühan hanım da bu tavrımı olumlu karşıladılar.

Bir müddet sonra adını dahi bilmediğim Ziraat Bankası Müdürü geldi, hoş geldin dedikten sonra müdür bey ne içersiniz diye sorunca ben bir şey içmeye değil yemek yemeye geldim dedi, ben de hay hay ne demek memnuniyetle deyip, yemek söyledim, ardından yanında ne içersin diye sorduğumda Bira!.... içerim deyince iyi niyetli olmadığını anladım. Konuşmalarından çakır keyf olduğu anlaşılan müdür başladı konuşmaya odada ben, kızım, Fahrettin bey ve Ümmühan hanım vardı, bayanların olduğu mekanlarda konuşurken adap ve erkana riayet ederek konuşmak gerektiğini bilemeyen veya aldığı alkolün etkisiyle konuşmalarında ölçüyü kaçıran müdür Fahrettin beye ve bana bazı şeyler anlatmaya çalışıyor ancak anlattıkça battığını fark etmiyordu. Kendisine siyasi destek veren ilçe başkanlarından, milletvekillerine kadar hepsine hakaretler yağdırıyor, kimseden korkmadığını ifade etmeye çalışıyordu.

Aldığım aile terbiyesi gereği makamıma gelen ve yemek isteyen misafire yemeğini yedirmeden hiç bir şey söyleyemeyeceğimi bildiğimden yemek gelinceye kadar alttan aldım ve sabrettim. Müdürü doldurup gönderenler benim dostlarım olmadıkları gibi müdürün dostları hiç olmadıkları ortada idi, zira müdür konuşurken odada dinleme cihazları olduğunu bildiğini, her gelenin ses kaydının alındığını söylüyordu ancak bu söyledikleri ile gerçeklerin hiç ilgisi olmadığını bilmiyordu. Biz mekanımıza gelen insanları kayda almanın ne kişiliğimize, ne inancımıza uygun düşmediğini bilmeyecek kadar ahmak değiliz. Her ne ise yaklaşık bir saatlik sohbetimizin ardından yemek geldi, yemeği yedikten sonra müdür beyin aynı sohbete devam ettiğini görünce kendisine dedim ki; Müdür bey Allah rızası için sana bir şey soracağım sen buraya benim yanıma bir ağabey olarak derdini anlatıp çare aramaya mı geldin yoksa hava atmaya mı, müdür ne dese iyi zaten sizi mahkemeye verdim neden çare arayayım ki demez mi. Bunun üzerine o zaman izin ver de evime gideyim saat 20.30 oldu yoruldum deyince yok hayır gidemezsin benim anlatacaklarımı dinleyeceksin deyince müdürün yemek üzerine güzel bir tatlıya ihtiyacı olduğunu anlayıp ona öyle güzel bir tatlı ikramında bulundum ki ömrü boyunca unutması söz konusu olamaz. İkram ettiğim tatlının kalitesini öğrenmek isteyenler Fahrettin Bey'den bilgi alabilirler.

Şimdi  bu müdürü Ladik  ilçesinde  tutmak isteyen siyasetçilere ve Ziraat Bankası'nın üst düzey yöneticilerine tavsiyem şu ki: Bu müdürü bu ilçeden sakın almayın, zira bundan sonra Ladik ilçesinde görev yapacağı her gün işini adam gibi yapacağından şüphem yok! Zira sizin yapamadığınızı ben yaptım müdürünüz  size hayırlı uğurlu olsun. Kalın sağlıcakla