OLAYLARA TARAFSIZ BAKMAK GEREKİRSE

                                                 OLAYLARA  TARAFSIZ BAKMAK GEREKİRSE

                Dün sabah  kahvaltısını dışarıda bir arkadaşımla birlikte yaptım, arkadaşım kendisine ait  facebook sayfasındaki bir resmi bana gösterince dedim ki;  her zaman DENGE ve diğerleri diyordum bak ne kadar haklıymışım.  İşte bu resim benim dediklerimin  belgesidir. Resimde birileri  kafalarına göre bir  futbol takımı kurup  fotoşop yaparak servis etmişler. Resimde bizim dışımızda herkes var. Ancak  olması gerekip de olmayan bir iki kişi daha var. Kanaatimce onlar işin arka planında olmayı tercih ettiklerinden  kareye girmeyi  tercih etmediler.Resmi önemsemediğim için haber yapma veya sizinle paylaşma gereği de duymadım ancak  düşüncelerimde ne kadar  haklı olduğumu bir kez daha öğrenme fırsatı bulduğum için sizlerle paylaşma gereği duydum.

 

 Biz bu güne kadar elimizden geldiği kadar olaylara tarafsız ve objektif bakmaya çalıştığımız için diğer  meslektaşlarımızın büyük bir kısmı ile anlaşamadık. Belki de o meslektaşlarımız da bizim gibi haber yapmak istemişlerdir ancak bu iş çok zordur. Birilerinin zülfigarına dokunduğunuzda ya ekonomik sıkıntılarla karşılaşıyorsunuz, ya çetelerin saldırıları veya olur olmaz soruşturmalarla karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu yüzden kimseye kızmadığım gibi bizim yolumuzdan devam etmeleri yönünde bir beklentim de yok. Ancak bizim  duruşumuzda en ufak bir değişiklik olmaksızın yolumuza devam edeceğimizden kimsenin en ufak şüphesi olmasın.

                Son günlerde herkes kafasına göre siyaset yazıp, çiziyor, saygı duymak gerekebilir ancak herkes bildiği konuda yazmalı diye düşünüyorum.  Benim spor yazmam ne kadar doğru ise siyasetten anlamayanların siyaset yazmaya kalkmaları o kadar doğrudur. İnsanların gerçek yüzünü tanımadıkça, olayların arka planını bilmedikçe yazılıp çizilen her şey havada kalır. Geçenlerde şehir dışından bir arkadaş aradı, falanca siyasetçi ne kadar kapasitesiz bir adammış dediğinde ona dedim ki; “Ama bundan iki ay önce öyle demiyordun, o arkadaşı yere göğe sığdıramıyordun şimdi ne oldu da böyle konuşuyorsun?” Arkadaş  daha önce öve, öve bitiremediği siyasetçiden bazı taleplerde bulunmuş, ama siyasetçi yapmamış bunun üzerine arkadaşım fevkalade bozulmuş. İnsanlara davulun sesi uzaktan güzel geliyor, konuşmaya sıra geldiğinde ahkam kesenler sıra icraata  geldiğinde telefonlara dahi bakmayınca feci şekilde hayal kırıklığına uğruyorlar. Bu insanları tanımadıkları için gıyaplarında onları haklı bulmalarına saygı duyarım. Ancak insanları tanımadan hüküm vermenin ne kadar yanlış bir iş olduğunu da unutmamaları gerek.

                Geçtiğimiz yıl makamında uzun süreli sohbet etme fırsatı bulduğum bir Milletvekili  bana çetelerle ilgili olumlu şeyler söylediğinde ona dedim ki; “ Bak Vekilim   o dediğin  adamları sevenler de onlar gibidir.  Ben değil o insanlarla yan yana gelmek, Allah'a büyük konuşmak istemem ancak aç kalacağımı bilsem  onların yemek yediği kaptan  yemek yemem, su içtikleri kaptan su içmem. Aslında Vekilin gayesi onlarla beni yan yana getirmekti ama baktı ki olmuyor, bu sefer kardeşi geldi onların uzantıları ile barışmamı istedi. Ona da vekile söylediklerimi söyleyip gönderdim ardından vekil beni daha ne aradı ne de sordu.

 

Bu detayı anlatma nedenim Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçilerine bir yıl kala aday olma noktasında mücadele edenlere şöyle bir göz attığımızda tarafsız olarak tespit yapacak olur isek şu anda Belediyelerin çoğunda var olan çete bozuntularının devamları Büyükşehir Belediyesi'nde de var, hamileri ise Vezir Hazretleri ile Kayıkçıbaşı. Peki aday olmak isteyenlere baktığımızda durum nedir?  derseniz  bana çete bozuntularını  öven insanların  aday olması halinde durum daha da vahim bir boyut alacağı ortada olduğuna göre Vezir Hazretleri ile onlar arsında ne fark var söyler misiniz? Hatta onların gelmesi halinde mevcut durumun daha da kötüye gideceği kanaatindeyim.

                Gelelim diğer aday adaylarına bazıları kendilerine göre o kadar uyanıklar ki sormayın gitsin. Bir yandan yapılması muhtemel anketlerde ön plana çıkmak için köy, köy, kahve, kahve dolaşırlarken gittikleri yerde gözlerine kestirdikleri arsa var ise muhtara buralarda arsa satan var mı diye sorduklarını kimse yutmuyor. Hatta iş o kadar ileriye gitmiş durumda ki emlakçılar arsa satarken' falanca vekil de buradan arsa aldı, buradan çevre yolunun batı istikameti geçecekmiş haberiniz ola bu arsalar çok değerlenecek' deyip referans veriyorlarmış. Bazıları ise şimdiden basın, yayın organlarını ayarlamışlar, seçim ekibini de ağır, ağır oluşturmanın mücadelesine girmişler.

 

 Hülasa herkes bir yıl sonraki yerel seçimlere kilitlenmiş durumda bazıları şimdiden sahalara inmiş, bazıları ise siyasi görevleri olmadığı halde protokol masalarından, siyasi toplantılardan eksik olmuyorlar. Sizin anlayacağınız herkes hummalı bir çalışmaya girmiş durumda. Ancak herkesin unuttuğu şey, herkesin  hesabı olsa da asıl olanın Allah'ın hesabının olduğudur. Önümüzdeki günlerde siyasi gündem daha da ısınacağa benziyor şehrimiz için hayırlısı ne ise onun olması dileğiyle kalın sağlıcakla.                                                

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR