Kral Hazretleri rızkımızı kesti, halimiz n'ola?

Bugün siyasetteki eski günlerim aklıma geldi... Allah selamet versin, Erbakan Hoca"nın siyaset terminolojisine  getirdiği orijinal deyimlerden birisi de; diğer siyasi partilerin tamamı ve milli görüş sloganıdır. Bu slogan, siyasetçiler tarafından yıllarca tartışılmış olmasına rağmen, gündemdeki yerini hala muhafaza etmektedir.
Bizler de Denge Gazetesini kurarken, diğer  gazeteler ve Denge Gazetesi deyimini kullanmadık ancak bu günden itibaren bu deyimi kullanma hakkını elde etmiş durumdayız... Neden mi?
Dünkü yerel gazeteleri elinize alıp inceler iseniz nedenini  gayet net ve açık bir şekilde görme imkanına sahip olursunuz... Ayrıca, hangi gazetelerin kimin borozanı olduğunu da anlamakta güçlük çekmemiş olursunuz... Malumunuz merhum Muzaffer Önder döneminde başlayıp halen devam eden Uluslararası Halk Dansları Festivali  geçen yıl Valilik ve Büyükşehir Belediyesi'nin ortak organizasyonu olarak yapılmıştı. Bu yıl, Kral hazretleri seçim yılı olması münasebetiyle organizasyonu tek başına Belediye'nin üstlenmesini  istemiş, bürokrat arkadaşlar da o doğrultuda organizasyon yapmışlar. Kral hazretleri törenlerle ilgili hayli çaba sarf etmiş, işine gelmediğinde arayıp sormadığı tüm teşkilat birimlerini arayarak, katılımın sağlanmasını talep etmiş, törenin görkemli olması için tüm teşkilat mensuplarına mesaj çektirmiş, tüm yerel medyaya ilan vermiş, ancak  dilediği haberleri yaptıramadığı gazetemizin rızkını kesip(!..) "Destuur, o hain gazeteye sakın ha ilan verilmeyup, rızkı kesile" talimatı vererek, rızkımızın kesilmesini emir buyurmuşlar!...
Bu talimat neticesi,  gazetemizin  yayın hayatına son verilecek idi ancak  kral hazretlerinin meslektaşı olan Erbakan Hoca  gece rüyasında Kral hazretlerine; "Gafil evladım, ben size baş başa bağlı baş da Allah"a bağlı, baş"a isyan eden Allah"a isyan(yani Kral hazretlerine isyan eden Allah"a isyan etmiş gibi cezalanır) eder dedim diye bu gazetenin rızkını kesiyorsun!.. Ama unutma ki o gafil gazete patronu benim rahle-i tedrisimden geçmiş bir kardeşimizdir. Kesemezsin rızkını" deyince kral hazretleri insafa gelir ve gazetemiz bu vahim felaketten kurtulmuş olur!..
Organizasyonu yöneten arkadaşlarıma da birkaç nasihatte bulunmadan  geçmek istemiyorum... Geçmiş yıllarda kral hazretlerinin yakınlarına gelen misafirlerle birlikte eğlenme fırsatı tanımayınca başınıza gelenleri unutmayın... Sizin doğrularınıza yardımcı olacak (pardon kral hazretlerine göre yanlışlarınıza demem gerekirdi özür dilerim)bir Adnan Bahadır daha bulup, yardım alamazsınız...
Kimin eli kimin cebinde olursa olsun, siz yine de sesinizi çıkarmayın... Zaten bu yüzden daire başkanlığınız gitti, kala kala bir şube müdürlüğü kaldı, ondan da olursanız, gidecek yer bulamazsınız...
Bizden söylemesi.... Önümüzdeki hafta şehrimizin dans haftası. Meclis üyesi olarak biz de davet edildik... Aslında ben dans yapmasını bilmem ancak siyaset yapan herkes dans yapmasa da dansı bilir, benim de siyasi tarafım olduğuna göre ben de dansı bilmek durumundayım. Ayrıca kral hazretlerinin yanında hayli kalan birinin dansı bilmiyorum demesi ayıp değil mi?
Hepimize bol danslar veya bol danslı haftalar temennisiyle hoşça kalınız...