ÇİFTLİK CADDESİNİN TRAFİĞE AÇILMA KONUSU

Son 5-6 yıldan beri Çiftlik Caddesinin trafiğe kapanması ve o güzergâhtaki binaların dış cephe mantolama işleri kamuoyunun gündeminden hiç düşmedi. Cadde üzerindeki esnaf adeta iflasın eşiğine geldi, binalarda oturan insanlar evlerine giren sulardan perişan oldu. Binaların dış cephelerine yapılan mantolama işlemleri kalitesiz ve kötü işçilik nedeniyle sürekli tamir edildi. Sizin anlayacağınız caddeden vinçler hiç eksik olmadı. Bu durumdan kimler memnundu, kimler huzursuzdu derseniz, caddeye gezmeye veya alışveriş yapmaya gidenler durumdan memnundu ama binalarda oturanlarla esnaf adeta isyanlardaydı. Bu konuda biz de defalarca haber yapmıştık ama vezir hazretlerinin işine gelmediğinden duymazlıktan geldi. Binaların dış cephe kaplama işleri ile caddenin seramik döşeme işini alan firma da belli, orada dönen dolaplarda belli ama işin içerisinde samimiyet olmayınca sonunda hepsi zarar ettiler. İşi vezirin yakın akrabası üzerinden birilerine verdiler, o birileri de işi adam gibi yapmayınca yeniden tadilat, tamirat işi çıktı, sonunda da hepsi zarar ettiler.

 

Biz bu konuyu ele alırken tarafsız, kimseye güzel görünmeye çalışmadan, işin doğrusunu yazmaya çalışacağız. Burada söz konusu olan bir kaç husus var. İlk husus cadde üzerindeki yüzlerce esnafın durumu, ikinci husus binalarda oturan insanların hem araçlarını park edecek yer bulamamaları nedeniyle yaşadıkları mağduriyet, hem de yapılan mantolama işlerinden ötürü yaşadıkları mağduriyet ve son olarak da caddenin trafiğe kapatılması nedeniyle caddede gezip dolaşma imkânı bulan vatandaşların talepleri üzerinde durmaya çalışacağız. Bu konuda bize gelen talepleri değerlendirdiğimizde caddenin trafiğe açılmasından rahatsızlık duyanların olduğunu da görüyoruz. Ancak bu talepler ne kadar haklı onu da konuşmak lazım. Zira ben bu şehre 1973 yılında geldim ve ilk olarak ‘Hakkı Bey’ sokakta oturduk, Mustafa Kemal ilkokulunda okudum, o bölgeyi çok iyi bilirim. Çiftlik caddesi bu şehrin en eski, en faal ve en önemli alışveriş merkezlerinden birisi olmanın yanında oturma yeri olarak da en itibarlı ve en pahalı bölgesiydi. Çiftlik caddesinde şehrin en zenginleri ve ileri gelenleri otururdu, cadde üzerindeki esnaf da zengin esnaftı.

 

Gelinen noktaya bakıldığında bugün Çiftlik caddesindeki esnafın yüzde doksanı perişan, kirasını ödeyemeyip kapanan dükkân sayısı dünya kadar. Binalardaki dairelerde oturanlar artık dar gelirli ve Iraklı, Suriyeli vatandaşlar, o güzelim Çiftlik caddesi olmuş Suriye ve Iraklıların arastası. Emin olun bir Samsunlu olarak buna çok üzülüyorum. O bölge çok farklı bir bölgeydi, şehrin kalbiydi. Geldiği nokta içler acısı bir nokta, bu şehir bunu hak etmiyor. Orada evleri, işyerleri olan insanlar bunu hak etmiyorlar. Keşke orası eskisi gibi cazibe merkezi haline tekrar dönebilse. Bir cadde trafiğe kapatılınca toplum bundan mutsuz ise onu derhal eski haline getirip toplumun talepleri doğrultusunda yapılan hatadan vazgeçilmeli. Çiftlik caddesi trafiğe kapandı da ne oldu? Kime ne faydası oldu? Bana göre sadece Arap vatandaşların işine yaradı, bir de işsiz, güçsüz dolaşan avare insanların gezip dolaşma mekânı oldu, bunun dışında kim mutlu siz söyleyin.

 

Mustafa Demir’in geçtiğimiz günlerde otopark sorunu çözülünceye dek caddenin bir kısmının trafiğe açılabileceği yönündeki ifadesinden çok da bir şey anlamış değilim. Zira o caddenin bir kısmı zaten trafiğe açık. Açılacaksa tamamı trafiğe açılmalı ve eski haline getirilip araç parkı için kaldırımın kenarına cepler konulup, hem cadde üzerindeki binalarda oturan vatandaşların akşamları araçlarını park etme ortamı sağlanmalı, hem de gündüz alışveriş yapacak insanların araçlarını park edebilecekleri ortam sağlanmalıdır. O bölgenin otopark sorunu öyle kolay çözülecek gibi değil. Şu anda trafiğe kapalı olan kısımda sadece Mustafa Kemal İlkokulu var, başka okul yok. Diğer okullar zaten trafiğe açık kısmında. Mustafa Kemal İlkokulunun bahçesini otopark olarak kullanmak mümkün ama çok yetersiz. O okul oradan tamamen kalkıp bina otopark olursa o zaman olur ama daha önce öyle bir girişim yapıldı, Milli Eğitim Bakanlığı kabul etmedi. Bakanlık da kendine göre haklı İlkokulların ailelerden uzakta olmasına sıcak bakmıyor çünkü İlkokul çağındaki çocukların sürekli veli gözetiminde olmasının daha doğru olduğunu düşünüyor ki onlar da haklılar. Hâl böyle olunca da tek çare Çiftlik caddesini eski haline getirip sürekli olarak trafiğe açmak olduğu kanaatindeyim. Bana göre başka çaresi de yok bu işin. Belediyenin bütçesi müsait olsa cadde üzerinde bir kaç bina kamulaştırıp otopark yapabilirdi ama şu anda bu da mümkün gözükmüyor. O nedenle kısa ve maliyeti en az olan çözüm caddenin trafiğe açılıp, kaldırımlarda da cep yapılmasıdır. Vezir hazretlerinin ‘ben yaptım oldu’ mantığı işte bu kadar gitti. Oralara yapılan masrafların Allah hesabını ondan sorsun diyerek sözlerime son veriyorum, Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
15 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR