BU NASIL KONFERANS?

Dostluk veya düşmanlık kişilere değil eylemlere olmalı, insanlarla dost olurken de düşüncelerine veya şahsiyetlerine verilen değer doğrultusunda dostluk kurulur. Tarihin her evresinde insanlar arasındaki münasebetler de bu doğrultuda gelişmiştir. Sosyal hayatın önemli etkenlerinden olan dernekler, vakıflar ve benzeri kuruluşlar belli amaçlara hizmet etmek üzere kurulurlar, amaçsız, idealsiz, hedefsiz kuruluş olamaz. Rotary, Lions, Soroptimist cemiyetlerinin kuruluş amaçları ve idealleri konusunda çok fazla bir şey söylemeye gerek olmadığını düşünüyorum, zira bu cemiyetlerle ilgili hepimizin biraz bilgisi vardır ancak bu kuruluşlarda görev yapan hoş insanlar da var ancak bu insanların içerisinde bulundukları kuruluşun amacı, kuruluş gayesi, hedefleri konusunda çok fazla bilgi sahibi olmadıkları kanaatindeyim.

Rotary kulüpleri görünüş itibarı ile hayır kurumu niteliğinde kuruluşlar olduğu izlenimi versler de ben çok farklı düşünmekteyim. Belki yaşam tarzım, dünya görüşüm, kültürüm böyle düşünmeme neden oluyor ancak bu güne kadar bu kulüplerin toplumun inanç, yaşam biçimi veya kültürel yönlerine ağırlık vererek bir çalışma yaptıklarını görmedim. Bu konuda bir örnek vererek biraz detay sunmak istiyorum, bundan üç, dört yıl önce Gazi müzesinin restorasyon çalışmasını üstlenmişlerdi, yapılan işin büyük bir bölümünü Valilik ve Büyükşehir Belediyesi üstlenmişti, kendileri sadece işin organizasyonu ile ilgilenmelerine rağmen açılışa katıldığımızda işin tamamını kendileri yapmış gibi gösterip herkese plaket verdiler. Yararlı işler de yaptıkları oluyor ancak yaptıkları işin on katı reklam yapmayı çok iyi beceriyorlar.

Dün Atakum Rotary kulübü basının içerisinde bulunduğu sorunlar ve çözüm yolları konulu bir panel düzenlemiş, panele CHP il Başkanı, birkaç avukat ve bir iki gazetecinin dışında birde İsmail Temiz katılmış. Bu kadar büyük bir camianın sorunlarının tartışıldığı bir konferans böyle gayri ciddi bir ortamda nasıl yapılabilir anlamış değilim. Şayet ciddi bir çalışma yapılacak idiyse adam gibi bir organizasyon yapılmalıydı, yok Rotary kulübünün tanıtımı yapılacak idiyse o zaman da farklı bir etkinlik düzenlenebilirdi.

Gazeteciler Cemiyeti keen lem yekün(Olmayan bir kuruluş) hükmünde olduğundan camiada kimin eli kimin cebinde belli değil. Ortada bir cemiyet var ancak şehrin en büyük iki gazetesinden bir Allah kulu cemiyette yok, Cemiyet Başkanı olan arkadaşımız bir ilan vermeye kalksa bu iki gazetede yayınlatma şansı yok. Geçtiğimiz Ramazan Bayramında Bayram gazetesi çıkarmak istedi muvaffak olamadı, olma şansı da yok. Bu konuyla ilgili beni aradığında kendisine dedim ki kavga etmek senin değil benim işim, sen git kavgalı olduğun herkesle barış, ondan sonra adam gibi cemiyet başkanlığı yap. Önce itiraz etti ve kimsenin maşası olmayacağını söyledi, ardından ise tamam dedi ama sonuç alamadı.

Basın dördüncü kuvvettir dense de ben buna inanmıyorum, görünüşte öyle olabilir ancak uygulamada basın birinci kuvvet olduğu kanaatindeyim. Siyaset yaptığımda kendimi parçalamak pahasına ve her türlü ödün vererek yapmak isteyip de yapamadıklarımı basın yoluyla güle oynaya yaptım. Demek ki basın siyasetten de öndedir. Bu kadar önemli bir kurumu temsil etmekle görevli olan veya temsil ettiğini düşünen arkadaşımız biraz büyük düşünüp herkesle kucaklaşıp camiayı kaynaştırması gerekirken kendisi kavgada taraf oluyorsa oturduğu koltuğu bırakıp ehliyetli insanlara teslim etmelidir. Bunu yapamıyorsa gidip orada burada camiayı temsilen konuşmalar yapmak veya camia adına konuşması kendisini gülünç hale getirmesine neden olur. Rotaryanların yaptığı konferansta gazetecilerin sorunları çözülecekse vay geldi başımıza. Toplumun her kesimine hitap eden bir camianın rotaryanların çözüm üretmesi ile sorunları hallolması mümkün olmadığı gibi camiayı temsilen oraya katılmak da çok doğru bir hareket olmasa gerek. Benim bu kulüplerin içerisindeki insanların hiç birisi ile alıp veremediğim bir sorunum olmadığı gibi tam aksine bazıları ile çok iyi arkadaşlık hukukum var ancak benim itirazım zihniyetedir. Toplumun gözü kulağı olan bir kurumun sorunları daha kapsamlı konferanslarda, daha kapsamlı katılımlarla yapılması gerektiği kanaatindeyim. Konuşmacılar güzel insanlar ama bu kadar önemli konular bu kadar küçük topluluklarla paylaşılması fikir ve zaman israfı değil de nedir. Mutlu pazarlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR