BAKALIM BU BELGELER KARŞISINDA...

BAKALIM  BU  BELGELER  KARŞISINDA NE YAPILACAK?

Yaklaşık iki üç ay önce yazdığımız  köşe yazılarında ve yaptığımız haberlerde  Büyükşehir Belediyesi'nde   yaşanan bazı olaylarla ilgili Cumhuriyet Savcılığına ifade veren ve şu anda başka bir suçtan Cezaevinde tutuklu bulunan M.T.'nin verdiği ifade doğrultusunda dün Cumhuriyet Savcısı  nezaretinde  Kıranköy Mezarlığı'na gidilerek mezara gömülen flaş bellekler bulundukları yerden çıkarıldı.

Konuyla ilgili yasal  işlemler başlatıldı. Yasal işlemler başlatılmıştır derken bu konuyla ilgili 2012/27….. numaralı soruşturma dosyası zaten  vardı. Dosya kapsamında tanık sıfatı ile alınan ifadenin dün gereği yerine getirilerek belgelere el konuldu. Belgelerin içerisinde ne var derseniz  tanık sıfatı ile Cumhuriyet Savcılığına 09.04.2013 tarihinde ifade  veren ve şu  anda tutuklu bulunan  kişinin  ifadesi elimizde mevcut. Soruşturmanın gizliliğinin ihlal  edilmemesi için bu ifade zabtını yayınlamıyoruz, zamanı gelince onu da yayınlayacağız.

Üzülerek ifade etmek gerekirse basın camiası  dün yapması gereken haberleri  gerçeğe uygun olarak yapmak yerine güçlü olanların aleyhinde olacak bölümleri görmezlikten gelecektir. Şu anda içeride tutuklu olan kişi kendi yaptığı eylemleri Cumhuriyet Savcılığına teslim etmiş gibi gösterilmesi basın camiasının içerisinde bulunduğu üzücü durumun göstergesidir. Bu olayı ben daha önce defalarca yazmış olmama, haber yapmış olmamıza rağmen herkes olayı işine geldiği gibi yorumlayıp haber yapmaya devam ediyor olması bizim bu güne kadar söylediklerimizde ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha ortaya koymaktadır.

Tanık sıfatı ile ifade veren kişi geçtiğimiz yıl Büyükşehir Belediyesi'nde  yaşanan ambar vurgunu olayı  ile ilgili tutuklu bulunmaktadır. Ancak Cumhuriyet Savcılığına verdiği ifade ve soruşturma dosyası  çok farklı bir konuyla ilgilidir. Bu dosya ile ambar vurgunu olayının uzaktan yakından ilgisi yok. Bu olay Büyükşehir Belediyesi'nde en üst düzey görevlilerle ilgili ortaya konulan büyük usulsüzlük  iddiaları ve  belgeleridir.

  Tanık sıfatı ile Cumhuriyet Savcılığına ifade veren kişinin anlattıkları adeta dudak uçuklatacak türden olaylardır. Sahte faturalarla yapılan ödemelerden tutun da hiç yapılmamış işler yapılmış gibi gösterilerek yapılan ödemelere hatta belediyede çalışmakta olan üst düzey görevlilerin yaptırdıkları özel inşaatlarının ödemelerini belediyeye ödetmelerine varıncaya kadar çok ama çok dehşet iddialar var. Bu iddiaları yapan kişi o kadar açık ve net konuşuyor ki alınan malzemelerin tutarlarından, kesilen sahte faturaların hangi firmalar tarafından kesildiklerine, belediyede bu işlere göz yuman, ortak olan hatta yapılan şikayetleri  örtbas eden tüm isimleri açıkça ortaya koymuş.

Sizin anlayacağınız bu kişi o kadar donanımlı hazırlanmış ki adeta bir dedektif gibi belge toplamış, gizli kamera görüntüleri çekmiş, yapılan konuşmaları kaydetmiş, adeta gizli bir hafiye gibi çalışmış. Bakalım bu kadar çalışmanın karşılığı ne olacak. Olaya bakan Cumhuriyet savcılığı organize suçlarla görevli savcılık olması konuyu sanki detaylı bir biçimde irdeleyecekler gibi bir imaj veriyor. Ama olayın içerisine siyaset girerse o zaman çık çıkabilirsen işin içerisinden.

 Bu dosya ile ilgili ortaya konulan belgelere bakıldığında Belediye Başkanı'ndan, Genel Sekreter'e varıncaya dek herkesin olaylardan haberdar edildiği ama kimsenin olaylarla ilgili gereğini yapmadığını ortaya koymakta. Adam ifadesinde diyor ki “Belediye Başkanının özel Sekreterine kadar bizzat gittim olayları anlattım, gereği yapılsın dedim ama Başkan beni Genel sekretere havale etti. Genel Sekreter ise bu olayı aile içerisinde çözelim” dedi. Olaya bakar mısınız sanki belediye babalarının malı da yapılan yolsuzlukları aile içersinde hallediyorlar. Yenilen para kimin parası Samsun halkının parası, yapılan yolsuzluğun gereğini yapmakla görevli kim? O belediyeyi yönetenler. Yapılan ise olayları örtbas etmek. Bu dosya içeriğindeki olaylar teker teker ele alındığında şehirde çok şey değişir. Bu dosya ne A Takımı Dosyası'na benzer ne başka dosyalara. Burada her şey belgeli, görüntülü,  şahitli.

Biz bundan üç dört ay önce bu konuları dile getirdiğimizde olay kahramanları anında tedbir alarak oturdukları evlerden başka evlere taşındılar. Birbirleri ile telefon görüşmeleri yapmaz oldular. Sizin anlayacağınız her türlü tedbiri aldılar. Ancak bizim Kayıkçıbaşı'nın yazlığını yapan müteahhite belediyeden verilen ihaleler  ve 22/, 22/f kapsamında ihalesiz alımlarla ilgili dosyalar. Biraz olsun incelenirse olaylar daha açık ve net olarak ortaya çıkar. Belediyenin yaptığı ihaleleri sürekli olarak alan kişilerle belediye yetkililerinin ilişkilerinden tutun da bazı kişilerin belediyede müteahhitliğe başlamadan önceki mal varlıkları ile şimdiki mal varlıkları araştırılacak olursa  her şey açık ve net ortaya çıkar. Bu konularla ilgili ilerleyen dönemlerde daha detaylı ve arka planda olup bitenleri anlatan yazılar ele alacağız, şimdilik bu kadar. Kalın sağlıcakla

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR