Müftü Efendi Ramazan ayının tövbe ve istiğfar ayı olduğunu söylemiş. Elhak doğrudur, doğru söze ne denir, sadece tasdik edilir, ancak yüce Rabbimiz Kuran"ı Kerim"de “Ey iman edenler yapmadığınız şeyi neden söylüyorsunuz” buyurmaktadır. Bu emri ilahiden de anlayacağımız gibi bir şeyi söyleyebilmemiz için ilk önce kendimiz yapmamız gerekmektedir. Diyeceksiniz ki Müftü Efendi"nin söylediklerini yapmadıklarını nereden çıkardın. Keşke bildiklerimi bilmeseydim de bu insanlarla ilgili bu şekilde konuşma imkanım olmasa idi.

            Müftülüğün sevk ve idaresinde olan Türkiye Diyanet Vakfı"nın İl Temsilciliği bünyesinde personel istihdam edilmiş, ancak bu personelin maaşı ödenmemiştir. Yapılan teftiş sonucu olayın ortaya çıkması üzerine yetkililer hakkında Cumhuriyet Savcılığı"na suç duyurusunda bulunulmuş, Savcılığın açtığı dava sonucu olay mahkemeye intikal etmiş, bunun üzerine İl Müftülüğü personel maaşının tamamını personelin hesabına yatırmış, ancak  olay mahkemeye intikal ettiğinden kamu davasına dönüşmüş olduğundan mahkeme düşmemiş, devam etmektedir.

            Bir başka önemli olay ise Diyanet İşleri Başkanlığı"ndan gelen müfettişlerin bu yıl yaptıkları rutin teftiş sonucu, enteresan bir durum ortaya çıkmış, geçtiğimiz yıl Haiti Depremi"ne toplanan paraların yüzde yetmişi, yerine ulaşmamış, başka yerlere harcanmış. İnsanlar depremde inim, inim inleyip, perişan olmuşlar, bunun üzerine ülke olarak elimizden gelen desteği verelim demişiz, Camilerde insanlar bu amaçla para vermişler, ancak para yerine ulaşmayıp, başka amaçla kullanılmış. Soruyorum size hiç bu kadar insafsızlık, vicdansızlık olur mu?

            Yine enteresan bir olay, Kuran kurslarının yaptığı kermesler olur, bu kermeslerden elde edilen gelirler Kuran kurslarının ihtiyaçlarında kullanılır, ancak bizim İlkadım Müftülüğü  Kuran kurslarının yaptığı kermeslerden elde edilen paralardan kurslara tek kuruş vermemiş, o paraları da başka ihtiyaçlarda kullanmış. Kermes ne için yapılır, hangi kurum adına yapılırsa o kuruma destek olmak adına yapılır. İnsanlar kuran kurslarına destek olmak amacı ile o kermeslere gidip, destek vermiş, hocalar, talebeler, cemaat uğraş vermiş, ancak Müftü Efendi Hazretlerimiz Kudatül Kutat (Kadıların kadısı) verdiği fetva ile bu paraların da başka işlerde kullanılmasına cevaz vermiş.

            Bundan iki, üç yıl önce Müftü Yardımcısı Alaattin Efendi Antalya"ya tatile gitmiş, on günlük tatil sonucu sadece ve sadece iki yüz liralık cüzi bir harcama yaparak mükellef bir tatil yapma imkanı bulmuş. Sorarım size on günlük bir Antalya tatilinin en mütevazi ücreti nedir? Otel masrafları, yemek masrafları, yol masrafları bu meblağın belki on, belki de yirmi katı değil midir? Peki bu paralar nereden karşılanıyor derseniz, malumunuz İsrailoğulları Musa Aleyhisselam"dan  Allah"tan kendilerine sofra getirmesini talep ediyorlar, Musa A.S.  da Yüce Allah"tan talep edince Allah gökten kudret helvası ve bıldırcın eti indiriyor. Sanırım bizim Müftü yardımcısı Alaettin Efendi de Allah"dan,  Antalya tatili talep edince Yüce Allah Alaeddin kuluna, Yüce dinimize yaptığı hizmetlerin bedeli olarak gökten Antalya"da tatil indirmiş olmalı ki bu kadar cüzi bir meblağla tatil yapmış.

            Geçenlerde yeğenimin düğününde rastladığım bir dostum, artık camilere yardım etmediğini, bunun vebal olup, olmadığını sorduğunda dedim ki; Bana göre amacına ulaşmayan her hayrı yapan da sorumludur. Şayet olayları bilmeden yapıyor idiyseniz, o zaman sorumluluk parayı toplayanlarda idi, ancak şimdi herkes neyin ne olduğunu görmüş, paraların hangi amaçla toplandığını ve nerelere harcandığını delilleri ile görmüştür. Bunca delile rağmen hala daha olur, olmaz yerlere para verecek adamın aklına şaşarım. İnsanlar sadece ve sadece ebedi alemde kendilerine yatırım yapmak için ceplerindeki harçlıktan, çocuklarının nafakasından ayırıp, para verirken bu paraları toplayan vicdansızların amacına uygun harcamayıp, başka yerlere harcamalarının gerçekten din adına büyük vebal ve cesaret olduğunu da unutmayalım.

            Son üç haftadır Camilerimizden para toplanmadığını, bizzat muhabir göndermek sureti ile takip ediyorum. Bu konuda hassasiyet gösteren başta Valimize ve İlçe Kaymakamlarımıza şükranlarımı sunmak istiyorum. İnsanların inançlarının suiistimal edilmeye müsait olduğu şu günlerde hepimizin çok uyanık olmamız temennisiyle sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla