Son yirmi yıldan beri şehrimizde yaşanmakta olan olaylar benim gibi sağduyu sahibi pek çok insanı rahatsız etmekte idi, ancak herkesin iş yoğunluğu, geçim derdi, ekonomik sıkıntıları kendi olunca insanlar kendi dertlerinden zaman bulup, başka işlere vakit ayıramaz oldular. İşi gücü yerinde olanlardan bir kısmı bana dokunmayan yılan bin yaşasın derken, bir kısmı dümenini egemen güçlerle birlikte ayarlayıp, olup, bitenlere göz yummak zorunda kaldı. Bürokraside liyakat değil, siyasi kimlik esas alındı, iş hayatında emekten yana değil, ranttan yana tavır alındı, siyasette namuslular kenara çekilip, lanet olsun dediler.  Piyasa çakallarla doldu, gazetecilik mesleğinde ise ırz düşmanları, tecavüzcüler, bir yemeğe, bir rakıya haber yapan muhabirler, mesleğin yönetimine talip oldular. Böylece her meslek tefessüh edip, ayaklar baş, başlar ise ayak olma durumuna gelmiş. Dilerseniz bu söylediklerimi biraz açalım; Bürokraside liyakat esaslı tayinlerden ziyade siyaset ağırlıklı tayinler yapılmaya başlanınca, makamlara tayin olan bürokratlar yapacakları icraatlarda hizmet ağırlıklı değil, siyaset ağırlıklı icraatlar yapmak zorunda kaldılar. Dilerseniz bu konuyu çok taze bir örneklemeyle açıklayalım. İl özel idaresi, İl Genel Meclisi tarafından alınan kararları uygular, ancak eskiden bu icraatlar bürokratlar tarafından yapılması gereken icraatlar olarak planlanıp, meclisin önüne getirilirdi, şimdi ise tam tersi bir durumla karşı, karşıya kalmış durumdayız. AK Parti İl Başkan Yardımcısı Uğur Hacıkerimoğlu"nun evinin önünden geçen yolun asfaltlanabilmesi için AK Partili İl Genel Meclisi üyeleri önerge veriyorlar, bu önergede çok kurnazca bir taktik uygulanıp, Alanlı Köy yolu olan yolun adı TOKİ- Alanlı yolu olarak değiştirilip, sanki Toki konutlarına yol yapılıyormuş gibi bir uyanıklıkla olay hallediliyor. Meclis Başkanlığı koltuğunda oturmakta olan Mustafa Karakurt ise bu işlerden hiç haberi yokmuş gibi gözükmeye çalışıp, arkadan da bu işleri bizzat kendisi takip ediyor. Hatta o kadar enteresandır ki eski İller Bankası Bölge Müdürlüğü binası  Bayındırlık Bakanı tarafından İlkadım İlçe Kaymakamlığına tahsis edilmesine rağmen, Mustafa Karakurt  bu tahsisi on yıldan beş yıla düşürmek sureti ile meclisten geçiriyor. Bu binanın özel bir hastaneye tahsis edilmesi için hayli uğraş veriliyor, ancak Bakanın kül yutmaması sonucu bina İlkadım Kaymakamlığına tahsis ediliyor. Bu anlattıklarım fevkalade üzücü şeyler, ancak güzel olan artık toplumun her şeyi tüm açıklığı ile görebilmesidir.

            İş hayatına gelince yıllar yılı insanları vampir gibi emen tefeciler, gayrimeşru dünyanın insanları artık kendilerini gizleyemiyorlar. Kimin araba galericiliği adı altında tefecilik yaptığı, kimin altın tüccarlığı adı altında çek senet kırdığı, kimin uluslararası bankacılık sektöründe of-shorculuk yaptığı, kimlerin spor kulübüne girip, orayı söğüşlediği, kimlerin iktidar partisinin il yönetimine girip, kamu kurumlarında ne işler çevirdiği, hatta İl Özel İdaresi"nde bir daire başkanının çok kısa bir sürede altına çok lüks araba, kat, v.s. nasıl aldığı sadece bizler tarafından değil, toplumun büyük bir kesimi tarafından bilinmektedir. Biz sadece malumu ilan ettiğimizden, bizim görevimiz sadece ve sadece var olanları topluma haber vermekten ibarettir, ancak insanlarımız bu güne kadar olayların gerçek yüzünü değil de birilerinin göstermek istediği yönünü gördüklerinden, bu gerçeklerle karşılaştıklarında hayretler içerisinde kalıyorlar. Bazı dostlarım neden bu kadar insanı karşıma alıp, yazdığımı, benden başka kimse yazmadığı halde benim neden yazdığımı merak edip soruyorlar, hatta bir kısmı ısrarla bu toplumu benim değiştiremeyeceğimi, böyle gelip, böyle gideceğini söylüyorlar. Dilerseniz çok değil, şöyle iki yıl geriye dönüp, bir bakalım bu toplum iki yıl önce Büyükşehir Belediye Başkanı"nı nasıl tanıyordu, şimdi nasıl tanıyor? Adem Güney"i nasıl tanıyordu, şimdi nasıl tanıyor? Giden Valimizin iki yıl önceki durumu ile şehrimizden ayrılırken ki durumu arasında ne fark var? Parlamenterlerimizin bir kısmını iki yıl önce nasıl tanıyordunuz, şimdi nasıl tanıyorsunuz? Hatta önümüzdeki seçime kadar öyle anlatacağız ki bir kısmının hiç bilmediğiniz yönlerini öğrenme fırsatını bulacaksınız.

            Sizin anlayacağınız şehrimizde ağır, ağır taşlar yerine oturmaya başladı, artık kimse 25 kuruşa şoför mahallinde oturamıyor. Herkes hak ettiği gerçek değer ne ise, o kadar itibar görecektir. Hamdolsun bu noktada ciddi sonuçlar almaya başladık. Demek ki mücadeleniz haktan ve doğrudan yana olursa Mevla yardımcınız oluyor. Yüce Mevla"dan temennim haklıların hakkını alacağı bir toplumun tesisidir. Kalın sağlıcakla