İŞTE BİZİM HABERCİLİK ANLAYIŞIMIZ

                                                             İŞTE BİZİM HABERCİLİK ANLAYIŞIMIZ

                Sözlerimebaşlamadan önce Soma'da hayatını kaybeden Vatan evlatlarına Allah'tan rahmetgeride kalan yakınlarına başsağlığı diliyorum, Allah böyle bir acıyı inşallahbu Millete bir daha yaşatmaz, çok zor bir hadise ölen insanların yakınlarınıdüşünmek dahi insanın içini acıtıyor, sabah işe uğurladığınız yakınınızı akşambeklerken acı haberi almak çok zor bir durum bunu biz ne kadar anlatırsakanlatalım yaşayanlar kadar anlama imkanımız olmaz. Atasözünde denildiği gibi“Ateş düştüğü yeri yakar” Yüce Rabbimden tekrar ölenlere rahmet geridekalanlara sabır diliyorum. Ayrıca bazı basın yayın kuruluşlarının yaptığıyayınlarda işveren şirketine yüklenmelerini de onlara çok görüyorum, hangiişveren iş yerinde kaza olsun ister, hangi işveren yanında çalışan insanlarıölmesini ister, kaldı ki aldığım bilgilere göre bu işyeri tüm maden ocaklarınaörnek gösterilen bir işyeri olduğu söylenmekte. Çalışma Bakanı Faruk Çelik'inde yaptığı açıklamalarda işyerinde yapılan teftişlerin tamamında mevzuataaykırı en ufak bir durum bulunmadığını açıkladı, bu bir kazadır Allah benzerlerindensakındırsın diyerek asıl konumuza girmek istiyorum.

                Bundanyaklaşık bir buçuk yıl önce yapılan Milli Emlak operasyonu ile ilgili davaönceki gün sonuçlandı, dava sonuçlanmasına sonuçlandı ancak dikkatimi çeken enönemli husus neredeyse tüm yazılı ve görsel basın organları sanki davada tekbir kişi ceza almış gibi eski Milli Emlak müdürüne yüklendiğini görüce bunu sizdeğerli okurlarımla paylaşma gereği duydum. Zira bu toplum kimin haberciliğihabere konunun gerçek yüzüne göstererek kimin de haber konusu olaylarınkahramanlarının gücüne göre yaptığını bilmeleri en doğal hakları olduğunudüşündüğümden bu detayı verme gereği duydum. Hatırlayanlarınız olacaktır 2009yılında yaşadığımız saldırı olayında bize yapılan saldırıyı sanki biz yapmışızgibi haber yapan bazı şerefsiz basın yayın organları, daha sonra bizimle ilgilien ufak haberleri abartarak haberleştirdiklerini bu toplum çok iyi biliyor.Aynı basın organları Milli Emlak davası ile ilgili de sadece eski Milli Emlakmüdürünün ceza aldığını abartarak yazmış olmaları onların habercilik anlayışınınsadece ve sadece garibana zulüm güçlüye yağ yakmanın ötesinde bir haberciliktenöteye geçmediğinin açık delilidir.

                MilliEmlak davası ile ilgili yapılan haberlerin büyük bir kısmında eski Milli Emlakmüdürünün on yıl ceza aldığını, diğer sanıkların ise hafif cezalar aldıklarınıyazmışlar oysa ki orada en önemli ayrıntı İş adamının rüşvet vermekten aldığıüç yıl dört ay cezanın ertelenmediğini ve bu cezanın Yargıtay tarafındanonanması halinde cezaevine gireceği konusuydu, bu detayı sadece ve sadece DENGEgazetesi yazdı. Diğer basın organlarından hiç bir tanesi bu detayı yazmadı,kaldı ki rüşvet vermek yüz kızartıcı bir suçtur ve Yargıtay tarafından onanmasıhalinde bu suçu işleyen kamu hizmetlerinden men edilir, silah ruhsatı iptaledilir, seçilme hakları da elinden alınır. Bu kadar önemli detayı görmemezliktengelen haber ajansları, yazılı ve görsel basın sıra bize geldiğinde meşhur ATakımı davasında beraat ettiğimizi dahi yazmaya cesaret edememişler. Samsunsporkulübüne yardım toplamamız nedeniyle hakkımızda görevi kötüye kullanmak içinsoruşturma açılması talep edilince onu abartarak yazmayı gazetecilik sanacakkadar basitleştiler. Oysa ki bir insanın kursağına bir şey girmediği süreceyapılacak soruşturmaların hiç bir anlamı yoktur, kaldı ki Samsunspor kulübüneyardım topladığı için bir insan yargılanıyorsa ondan onur duyar.

                Pekibiz bu arkadaşımızın ceza almasından mutlu olduk mu derseniz asla mutlu olmadık,bilakis insanların üzülmesinden mutsuz olan insanız ancak ortada Rüşvet gibiağır bir suç söz konusu ve Mahkeme bununla ilgili bir karar vermiş ise bunugörmemezlikten gelmek basın camiası adına üzüntü verici bir şeydir. Biz bu günekadar Adnan Bahadır'ın dahi aleyhinde haber konusu olması gereken bir konuolmuş ise onu haber yapmaktan asla çekinmedik. Kaldı ki bizim için bu kadarabartılı haber yapan şereften mahrum bazı basın organları şimdi bu olayı görmemezliktengelebilmiş iseler ona ne denir siz takdir edin.

                Buolayın ikinci boyutu ise mahkemenin verdiği kararı iyi okumadan veya işlerinegeldiği gibi yorumlayarak kamuoyuna servis ettikleri   MilliEmlak müdürüyle ilgili konudur. Bu zat toplamda on yıl ceza almış olabilirancak aldığı cezalardan sadece bir tanesi yukarıda bahsettiğim Müteahhitarkadaştan aldığı rüşvet sonucu verilen üç yıl dört aylık cezadır, diğercezaların tamamı ayrı, ayrı eylemleri nedeniyle aldığı on ay, beş ay, altı aygibi cezaların toplamından oluşmuştur. Bir yıldan az cezaların denetimli serbestliğetabi tutulduğunu göz önüne alacak olur isek bu zat sadece üç yıl dört aylıkcezayı yatması gerekecek ki onun da infazı düştükten sonra iki küsür yıl gibibir süre yapar onu da tutuklu olarak geçirdiğine göre kanaatimce tekrar yatmasıbiraz zor görünüyor. Hal böyle olmasına rağmen nerede ise tüm basın camiasınınolayı bir kişiye ihale etmesi şehrimizdeki basının içler acısı halininispatıdır. İşte size şehrimizdeki basın camiasının hali pür melali siz bununasıl değerlendirmek isterseniz değerlendirin. Kalın sağlıcakla

                                                                                                             

               

 

                                                        

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR