Fadime Hala ve Haramileri

Dost sohbetlerinde karşılaştığım bazı insanlar sürekli olarak neden birileri ile uğraştığımı ve bunlarla ne alıp veremediğimi sorduklarında, her şeyi teker teker izah ediyorum. Ancak yüz yüze görüşemeyip, gerek telefonla gerekse internet sitesinden soranlar için bazı açıklamaları yapmam gerekiyor. Çünkü soranlar da haklı, bakıyorsunuz bir adam gazetemizde bir müddet yazı yazıyor, aradan çok geçmeden başlıyoruz adama verip veriştirmeye ve o adama bir daha yazı yazdırmıyoruz. İnsanlar da haklı olarak soruyorlar, arkadaş daha düne kadar bu insanlarla beraberdin şimdi ne oldu? Adam, çarşambalının deyimi ile karpuzu gördüğünde salatalığa sırt dönüyorsa veya geçmişte yaptığı gayri ahlaki işlerini hala daha bir şekilde devam ettirmek istiyorsa, iyi niyetli insanlara yalan konuşup, kendi istedikleri o iyi niyetli insanların isteğiymiş gibi göstermeye çalışıp, insanları birbirine vurdurmak istiyorsa, yani sizin anlayacağınız “Fısfıslık” yapıyorsa, bizim o adamla işimiz olmaz. Biz mert, dürüst, namuslu, özü ile sözü bir olan, geçmişte hataya düşmüşse bile bunlardan pişman olan adamlarla işimiz olur.
Ak Parti kurulduğu günü çok iyi hatırlıyorum. O günkü genel başkan bu günkü Başbakan, yoksulluğa ve yolsuzluğa karşı Ak Parti ve Ampul amblemi ile parti kimliğini bütünleştirip, temiz toplum, temiz politika anlamı ile özdeşleşme adına yola çıkmıştır. Ülkenin temel sıkıntılarının başında yoksulluk, yolsuzluk, adam kayırma gibi gerek ahlaki açıdan gerekse toplumun refahı bakımından yanlış olan uygulamaların önüne geçmeyi topluma vaat ettiği için toplum inanmış ve teveccüh gösterip, iktidar yapmıştır. Bu konuda toplumun, iktidara olan güveni devam etmiş ve 2004 yılında yapılan mahalli idareler seçiminde Ak Parti"yi yerelde iktidara taşımış, 2007 yılında yapılan seçimde ise Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde yapılan dayatmalara karşı yine Ak Parti"nin yanında olup, 2002 seçimlerinden daha fazla bir destekle iktidarda kalmasını temin etmiştir.
Yerel seçimlerin yapılmasına az bir zaman kala Ak Parti"nin yine birinci parti çıkacağı konusunda hemen hemen herkes hemfikir. Ancak yetkiyi elinde bulunduran bazı teşkilat yöneticileri öyle yanlış işler peşindeler ki sormayın gitsin! Bunu parti genel merkezi veya Başbakan bilse o insanları ne teşkilatlarda ne de meclis üyeliklerinde tutmayı bırakın, onlardan gelecek oyu bile istemez ve onların yüzüne tükürür kanaatindeyim.
Şimdi birkaç örnek vererek bu haramilerin yaptıklarını siz değerli okuyucularımla paylaşırsam, ne kadar haklı olduğumu daha rahat göreceğiniz kanaatindeyim; geçtiğimiz beş yıllık dönem içerisinde Büyükşehir Belediye Meclisinde Ak Parti Grup Başkan Vekilliği yaptığım dönemde, şehrin göbeğinde bulunan ve 1965 yılında yeşil alan olarak satın aldıkları arsayı yeşil alandan çıkartıp, bina yapabilmek için her türlü uğraşı veren insanlar, bu amaçlarını gerçekleştirebilmek için kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıyor ve arsalarda Fadime halanın akrabası tarafından alınıyor. Öyle ki, bu akraba eskiden Vehbi Gül"den ayrılmayan, bir oğlunu Anap"tan, kendisini de Refah Partisi"nden meclis üyesi yapmayı başaran, geçen dönem diğer oğlunu da CHP "den meclis üyesi yapmaya çalışıp, başarılı olamayınca, bu dönem Fadime Hala sayesinde listelerde seçilecek yer bulmayı başaracak kadar becerikli, o kadar iş bilen insanlardır ki sormayın gitsin! Bunlar, şimdi Kral hazretlerinin has adamı olmuşlar! Kral Hazretleri ise, bu insanlara geçen dönem aldıkları bu kat karşılığı  yeşil alan arsayı, yeşil alandan çıkarma sözü vermiş! karşılığında ise Kral hazretlerine seçim bürosu verilmiş (Şimdide lise Caddesinde vermişler), seçimde de desteklenmiş. Daha sonra teyze oğulları olan amatör kulüp başkanı ve Büyükşehir Meclis üyesi ise bu işi takip etmekle görevlendirilmiş. Evrak beklemede iken, bu Fadime Hala"nın akrabaları ne kadar eş, dost, tanıdıkları var ise hepsini devreye koyarak, evrakı Kral hazretlerine gündeme aldırıyorlar. Evrak gündeme alınınca, Kral hazretlerinin evrakın geçmesi için her türlü manevrayı yaptığını görünce, grup toplantısında çıkıp, bir konuşma yaptım ve dedim ki; Arkadaşlar bu evraka oy vermek, şehrimize, partimize ve inandıklarımıza ihanettir, ben oy vermeyeceğim, veren olursa basında açıklayacağım deyince, sağ olsun evrakı kimse imzalamadı ve evrak reddedildi. Şimdi bu evrakı savunan da ve o müteahhid"de meclis listelerinde! Bana, bazen sen orada iken ne yaptın diye soran arkadaşlar var, işte yaptıklarımdan biri, ben o mecliste olmasaydım, şimdi şehrin göbeğinde 10 katlı bina olmuş olacaktı! Diğer yaptıklarımı da zamanı gelince teker teker yazacağım.
Birde Demirciler yokuşunda siyaset, ticaret, ihale işlerini takip eden bir haramiler ekibi var. Bunlar Fadime Hala"nın ilgi ve bilgi alanında olup, bir kısmı iş hayatında, bir kısmı siyasette, bir kısmı ise iş takipçiliğinde istihdam ediliyor. Bunların kimler olduğunu ve hangi ihaleleri aldıklarını da zamanı gelince yazacağım. Bazı okurlarım filancayı niye yazmadın, bilmem kimin serüvenleri neden devam etmiyor gibi sorular soruyor, çok acele etmesinler, zamanı gelince her şeyi yazacağımdan emin olabilirler. Hani bir seyahat acentesinin “her şey zamanında falanca firma” diye bir reklamı var ya, işte bizimkisi de öyle bir şey.
Önümüzde çok takip edilmesi gereken insan ve iş olduğunu biliyorum. Ancak bu bilgilendirmede siz değerli okurlarımın da desteğine ihtiyacımız olduğunu unutmayınız, sorumluluk hepimize ait, Allah yar ve yardımcımız olsun. Hoşça kalınız…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR