Samsun’da siyaset her zaman zor bir kulvar olmuştur.

Dava bilinciyle yola çıkan, yıllarca bir fikre, bir lidere, bir misyona bağlılık gösteren insanlar bu şehirde her dönem vardı.

Ancak ne yazık ki son yerel seçimler bize bir kez daha gösterdi ki; siyasette ilke değil, menfaat öncelik haline gelmiş.

Omurgasızlık ise bazıları için bir meziyet gibi taşınır olmuş.

Dün bir belediyede görev alıp birlikte çalıştığı arkadaşlarını "dava adamı" diye niteleyenler, bugün aynı arkadaşlarını gözlerini kırpmadan satanlara dönüştü.

Koltuk elden gidince ya da listelerde adı geçmeyince “dava” dedikleri her şeyi bir çırpıda çöpe atıp soluğu karşı partide alanlar, bu şehirde maalesef yeniden boy gösterdi.

Hangi partiye gittiği değil, ne uğruna gittiği sorgulanmalı bu insanların.

Zira bir kişi kendi yol arkadaşlarını menfaat için yüzüstü bırakıyorsa, dün beraber yürüdüğü kadroları pazarlık masalarında harcıyorsa, onun gideceği yerin önemi yoktur; çünkü her gittiği yere ihaneti de götürür.

Düne kadar birlikte fotoğraf verdiği, başarılarla anılan belediye yönetimini bugün yerden yere vuranlar; dün alkışladığı icraatları bugün karalayanlar aslında kendilerini anlatıyor.

Çünkü onlara göre doğru, sadece kendi menfaatlerinin kesiştiği yerdedir.

Onlar için dava, sadece kişisel kariyer planının süslü bir ambalajıdır.

Makam varsa sadakat vardır, yoksa her şey inkâr edilir.

Daha da acısı, karşı cephede bu tipleri kucaklayanlar da var.

Dün "bizden değildir" dedikleri kişilere bugün rozet takanlar, sırf birkaç oy daha alırız düşüncesiyle geçmişi yok sayanlar, ihaneti ödüllendiriyor.

Oysa unutmamalılar ki; dün kendi arkadaşını yarı yolda bırakan, yarın sizi de satmaktan çekinmez.

Samsun’un temiz siyaset anlayışı; böyle ilkesiz figürlerle değil, yıllarca aynı çizgide duran, doğrularını makamla değiştirmeyen, inandığı değerler uğruna bedel ödemeyi göze alan insanlarla yükselecektir.

Bugün koltuk uğruna parti değiştiren, dava arkadaşlarını satanlar yarın kime ihanet eder belli olmaz.

Siyaset; omurga ister, duruş ister, vefa ister.

Samsun halkı her şeyin farkındadır.

Kim dik durmuş, kim rüzgâr nereye eserse o yöne savrulmuş, hepsini görüyor.

Dün birlikte yürüyenleri satanlara da, onları kucaklayıp ödüllendirenlere de gereken dersi zamanı geldiğinde yine bu millet verecektir.