SAMSUN SİYASETİNDE SIRTINDAN VURULANLAR
Samsun…
Tarihiyle onur, insanıyla yiğitlik dolu bir şehir.
Milli Mücadele’nin ilk adımına ev sahipliği yapan bu topraklar, ne yazık ki siyasette de ilk ihaneti gören yerlerden biri oldu.
Yıllar geçti, isimler değişti, partiler geldi geçti…
Ama değişmeyen tek şey, menfaat uğruna dostunu yarı yolda bırakanların iziydi.
Bu şehir nice siyasetçiyi bağrına bastı.
Halk, yüreğiyle inandı, sandıkta el verdi.
Kimi geldi, şehre hizmet etti; kimi geldi, kendi geleceğini inşa etti.
Ama en büyük acı; bir makam uğruna, bir listeye girebilmek uğruna yol arkadaşlarını satanları görmekti.
Samsun’da siyaset hep bir mücadeleydi.
Ama bu mücadele çoğu zaman karşı cepheye değil, aynı sofrada oturana karşı verildi.
Dün “birlikteyiz” diyenler, bugün arkadan konuşanlar oldu.
Dün omuz omuza yürüyenler, bugün birbirinin kuyusunu kazanlara dönüştü.
Sırtından vurulanlar sustu, ama şehir sustu sanıldı.
Oysa bu şehir her ihaneti gördü, her oyun planını çözdü.
İhanet gizlenemez; ne kadar cilalanırsa cilalansın, zaman ortaya çıkarır.
Kimi dava deyip susarken, kimi sadece koltuk deyip susturmak istedi.
Ama halk, her şeyin farkındaydı.
Siyasette ihanet, yalnızca bir kişiyi değil, bir davayı, bir şehri yaralar.
Çünkü bir başkanı, bir vekili, bir teşkilatı değil; ona inanan binleri yarı yolda bırakmak demektir.
Yola beraber çıkılanların, en zor zamanlarda ortadan kaybolması, koltuk sallandığında ilk terk eden olmasıdır ihanet.
Bugün hâlâ mevkilerde oturanlar olabilir.
Ama geçmişte kime ihanet ettiğini unutanlar, bir gün kendilerinin nasıl yarı yolda bırakıldığını görecektir.
Çünkü siyaset, ettikçe dönen bir çark gibidir.
Bugün ihaneti yapan, yarın ihanete uğrar.
Bu şehir, vefayı sever ama ihaneti affetmez.
Samsun’un vicdanı büyüktür ama hafızası güçlüdür.
Unutmaz…
Kimin kiminle yürüdüğünü, kimin nerede döndüğünü, kimin ne zaman sattığını bilir.
Günü geldiğinde sandıkta çok net konuşur.
Bu şehirde ihanetten kazanan olmadı.
Olsa da uzun sürmedi.
Sırtından vurulanlar unuttu belki ama halk unutmadı.
Ve Samsun, günü geldiğinde herkesin hak ettiğini verir.
Sandık, en doğru hakemi oynatır. Hem de tek düdükle…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.