SAMSUN-SAKARYA İLKOKULU SENE SONU GEZİSİ
Sakarya İlkokulu öğrermenleri ve yöneticiler olarak 25.05. 2025 pazar sabahı Müd. Yrd. İlknur Şen Köroğlu organizasyonu ile okulunun bahçesinde saat 9.00 da toplandık.9.15 gibi okul bahçesinden Vezirköprü istikametine doğru hareket ettik.
Geziye okulumuz öğretmenlerinin çoğu katıldı. Burada geziye katılanların listesini paylaşmayacağım. Yazının tamamı okunduğunda kimler katıldığı belli olacaktır. Bir kere Erol Şen Hocamız eşiyle beraber otobüsün ön koltuğundaydı. Soföre yakındı. Müzik işlerini o ayarlıyordu. İstekler peş peşe Erol Hoca'ya ulaştırılıyordu.Ayrıca sportif kıyafetiyle dikkat çekiyordu. Rehber öğretmenimiz Sinan Hoca da eşiyle beraber aramızdaydı. Gezi organizasyonunda ön plândaydı. Sinan Bey iyi günde de zor günde de hep yanındadır. Okulun yanındadır. Bir problem beyda olur olmaz, onu fark eder, çözümü için elinden geleni yapar. Gezi boyunca da aynı hassasiyeti göstermiştir.
Gezimize görevlendirme öğretmenlerimizden Emel Hanım, eşi Astsubay Üst Çavuş Hüseyin Çelik ile sevgili oğlu ile beraber katıldı. Oğlu sakinliğiyle dikkat çekiyordu. Arka tarafa yakın bir yerde yanyana İngilizce öğretmenimiz Hediye Hanım ile Derya Hanım oturuyorlardı. Hediye Hoca benim de sınıfın ingilizce derslerine girmektedir. Gezi boyunca iki öğretmenimiz her ne kadar sahaya çıkıp oynamadılarsa da hal ve hareketleri ile, alkışlarıyla, söz ve hareketleriyle, geziye ve eğlenceye heyecan kattılar diyebilirim. Bu ön bilgilendirmeden sonra kaldığım yerden devam edeyim
Saat 10.00 gibi Samsun/ Kavak yolu üzeinde Çakallı Mevki i'nde bulunan Meşhur Menemenci Dayı'nın yerinde köy usulü serpme kahvaltı yaptık. Kahvaltı masaları 5'er kişilik halinde hazırlanmış, kahvaltıda yok yoktu. En az yirmi çeşit kahvaltı ürünleri vardı masalarda. Beş kişilik masanın maliyeti 850 liraydı. Rahat 6 kişi böyle kahvaltıyla tıka basa doyabilmektedir. Kişi başı 142 liraya tekabül etmektedir. Piyasaya göre çok ucuz. Tavsiye ederim.
Kahvaltıdaki menüler: Patates- biber kızartma, kavrulmuş turşu çeşitleri, tereyağlı bal, turşu çeşitleri, tereyağlı yumurta tavası, zeytin ve çeşitleri, domates-salata, pekmez çeşitleri, zeytin ezmesi, mantar kavurması, kaldirik kavurması, örme peynir, beyaz peynir, reçel, incir reçeli, kayısı, fırında ısıtılmış bazlama ekmeği ve sınırsız çay. Bunun yanında işin en güzeli de personelin güler yüzüydü. Tamamı ahşap olan kahvaltı yeri fevkalade hijyen, ayrıca tabiatın ihtişamı içinde yer alması ayrı bir özelliktir.
Saat 11.00 gibi kahvaltı faslı bitti. Kavak yolunda, "Ankara'nın Bağları" türküsü eşliğinde öğretmenlerimiz hareketlendi ve oynamaya başladılar. Araba koridorunda oynayan ve onlara alkışlarıyla eşlik eden öğretmenlerimiz oldu. Başta okul müdürü ve yardımcısı eğlencenin başında yer aldılar. "Yar yar yar aman" türküsüne geçildi. Eğlenme, neşelenme ve oynama konusunda bayan öğretmenler ön plândaydı. Bizim okulda bayan ağırlıklı öğretmenler vardır.
Figen, Fatma, İlknur ve Tuğba Hanımlar oyun ve eğlencenin favorileri idi. Bay öğretmenlerden ön plânda Kamil ve Erol Hoca vardı. Vezirköprü'ye yaklaşırken Figen Hanım'ın isteği üzerine "Erzurum Yaylasıyam" adlı türkü seslendirildi. Müzik eşliğinde eller havada ritimli çarpılarak, herkes yerinde müziğe eşlik etti. Arka taraftan Ağa Kâmil Hocam'ız sözleriyle, şaka ihtiva eden cümleleriyle bir taraftan milleti oyuna davet ederek, diğer taraftan da eğlenceye heyecan ve renk kattı. Kâmil Hocam ismiyle müsemma olan bir insandır. Haksızlıklara tahammülü yoktur, inancı bütün, arkadaşlık ve dostlukta güven veren, kendisiyle yola çıkıldığında asla sizi yarı yolda bırakmayan saygı değer meslektaşımızdır. Uzun süre yöneticilikten sonra ilk defa bu yıl 1. Sınıf alarak hiç zorlamadan, sanki yıllarca öğretmenlik yapmış gibi başarıyla okutmuştur. Ağa Kâmil Hoca'mız hakkında bir iki cümle ile bahsetmiş oldum burada.
Gezimize dönersek; Geziye katılan öğretmenlerimiz neşeli görünüyordu. Olacak o kadar tabi ki, bir yılın sonuna daha yaklaştık. Bizaz olsun sters atmalıydık. Vezirköprü'ye vardıktan sonra istikametimiz, Kızılırmak üzerinde bulunan Şahinkaya Kanyonu oldu. Kanyona giderken gelincik, papatya, ayçiçeği ve kanola tarlalarını gördük. Vezirköprü' yü geçtikten sonra Atatepe Köyü' nün içinden geçtik. İlknur Hoca; "ben bu köyde öğretmenlik yaptım" dedi. Ona " burada da uzun topuklu ayakkabı giyer miydin" diye sorulduğunda tebessüm ederek "aynen giyiyordum" dedi. Nuran Hoca arkamda oturuyordu. Bir taraftan da yazı yazmak için malzeme arıyordum. Nuran Hoca, Atatepe Köyü' nü görünce " bu köyde çalışmak isterdim, ne güzel" dedi. Bu arada papatya, gelincik, kanola, ayçiçek, buğday ve arpa tarlalarını görünce de " ne güzel, kalan ömrümüzü keşke bu doğal yapının içinde geçirebilseydik" dedi. " Çünkü çocukluğum Adana'da uçsuz bucaksız ovayı örten muhteşem tarla bitkileriyle örtülü ortamlarda geçti" diyerek geçmişe olan özlemini dile getirdi. Bu konuşması dikkatimi çekti, yazının içine aldığımı belirtmek isterim.
Şimdi de Kanyon hakkında kısa bilgi verelim: Şahinkaya Kanyonu ilçe merkezine 17 km uzaklıktadır. Kızılırmak üzerinde en dar ve en uzun geçit yeridir. Dağ oluşumu (Orojenez) ve akarsu aşındırması sonucu meydana gelen Şahinkaya Kanyonu 2,5 km uzunluğundadır. Vezirköprü İlçesi’nde Altınkaya Baraj Gölü’nde bulunan Şahinkaya Kanyonu, kente gelen yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu. 3 bin 250 metre uzunluktaki kanyonda su derinliğinin ortalama 106 metre olduğu, kanyon yüksekliğinin ise 340 metreye kadar çıktığı belirtildi. Çeltek köyü mevkii ve Şahinkaya kanyonu Kültür ve turizm Bakanlığı tarafından Turizm bölgesi ilan edildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı 05/06/2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlülüğe girdi.
Kanyonun çevresi kalabalıktı. Hava güzel, su berrak ve temizdi. Okul arkadaşları ile beraber teknede bize ayrılan yerde yerimizi aldık. Canlı yayın yaparken, arkadaşları konuştururken internet kesildi ve yayınım son buldu bu arada. Müzik eşliğinde tekne turu attık. Bir kere daha doğanın esrarengiz yapısını ve ihtişamını orada gördük ve düşündük. Yanımda melektaşım ve zümre arkadaşim Hüseyin İpek vardı. Tur esnasında bizim okulun öğretmenlerinden Fatma Hoca'nın eşi Çetin Bayezit Bey öle tanıştık. Çetin Bayezit Bey, doğanın bu muhteşemliğini "Yüce Allah Teâla'nın eksiksiz-mükemmel ve dengeli bir şekilde yaratıldığını" ifade etmesi bana Ali İmran Suresi 190. Ayet-i Kerime'sini hatırlattı
Cenab-ı Hâk, "Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelmesinde akıl sahiblerine şüphesiz deliller vardır." buyurmaktadır." Ayet üzerinde düşün düşünebildiğin kadar, ne güzel değil mi? İnsanoğlunun imanı artar.
Tekne turu tamamlandıktan sonra fotoğraflar çekildi, sonra araca binerek Vezirköprü merkeze vardık. Gezi grubu olarak Vezirköprü şehir turu yaptık. Başta Bedestanı gezdik, ardından Taşhan Restorantta yemekler yendi. Oradaki köftelerden, ızgaralardan ve servis organizasyonundan pek memnun kalınmadı. Yemek masasında eniştemiz Servet Bey'le sohbet ettik. Facebookta arkadaş olduk. Ortak arkadaşlarımızın olduğunu gördük.Bu arkadaşlık ve dostluk gerçek hayatta da devam etmesini dilerim. Yemeğin ardından Vezirköprü'nün tam merkezinde Köprülü Mehmet Paşa Çay Bahçesi"nde ekip olarak oturup çay, su, meyve suları içildi, isteyen de dondurma yedi. O arada Köprülü Mehmet Paşa Camisi'ni Hüseyin, Ağa Kâmil Hoca'mla ziyaret ederek ikindi namazını kıldık. Ardından aracımıza binerek Havza, Kavak İstikametinden Samsun'a döndük. Yol boyunca müzik eşliğinde şarkılar söylendi, oyunlar oynandı. Dönüş yolunda da oyunun favorileri Figen, Fatma, Tuğba ve İlknur Hoca'nın yanında Hüseyin ve Sevgi Şeyda Hoca da katıldı. Bu arada Fatma Hoca oyuna katılmama ısrar etti ama ben kabul etmedim.
Bu arada; Sevgi Şeyda öğretmenimize ayrı bir paragraf açmak istiyorum. Sevgi Şeyda Giresun Eğitimden sınıf arkadaşımdır. Sevgi Şeyda geziye, Uzman Klinik Psigolog olan kızı ile beraber katıldı. Sevgi Şeyda aynı zamanda zümre arkadaşım ve hemşerimdir. Gezimizin sonuna doğru arabadaki eğlenceye son anda sürpriz yaparak Sevil Hoca'nın eşi Servet Bey de iştirak etti. Yapılan ısrar üzerine Sevgi Şeyda da oyuna katıldı. İkinci sınıf zümresinden Hüseyin Hoca, Sevgi Şeyda Hoca, Figen Hoca ve bendeniz katıldık. Gezinin sonuna yaklaşırken müdür bey, kısa bir teşekkür konuşması yaptı. Müdür Bey, başta gezinin organizatörü İlknur Hanım'a ardından eğlencede ön plânda yer alan Figen Hanım'a ve daha sonra da tüm katılımcılara teşekkür etti.
Son olarak Tuğba Hanım; kısa ama anlamlı bir cümle ile geziyi değerlendirdi. Tuğba Hanım, " Bu gezi rehberlik endamında yapılmış bir gezi gibiydi" dedi. Bu cümle aslında her şeyi özetliyordu. üzel bir geziydi. Okulumuzdaki öğretmenlerin birlik ve beraberliğini simgeleyen bir gezi olması dolayısıyla önemliydi. Geziyi tertip eden yöneticilerimize ve geziye katılan tüm arkadaşlara teşekkür ederim. Devamını dilerim.
Selâm ve dua ile...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.