METASTAZ RUHLAR

İnsan bedeni, bir hücrenin kontrolsüz şekilde çoğalmasıyla iflasa sürüklenebilir. Tıpta buna "metastaz" denir. Kanser hücresi, bulunduğu yerle yetinmez; damarları istila eder, dokulara yayılır ve sistemi çökertir. Bu çöküş; solunumdan dolaşıma, sindirimden sinire kadar bütün organları felç eder.
Ruh hayatiyetini yitirir, beden çöker, insan hayattan çekilir. Bu süreç ölümle sonlanır.

İnsan ruhu da benzer bir çöküşe uğrayabilir. Ancak bu çöküş genellikle fark edilmez. Çünkü ruhun hastalığı ne MR'a ne da ultrasona düşer. Onun belirtileri; bozulmuş niyetlerde, yozlaşmış duygularda, kırılmış vicdanlarda, körelmiş merhamette, çökmüş değerlerde kendini gösterir. Böyle kimseler toplumda yürür, konuşur, karar alır, çocuk yetiştirir, ticaret yapar, hatta lider olur. Ama ruhları çoktan metastaz olmuştur.

Metastaz ruhlu, içindeki hastalığı dışarıya bulaştıran kişidir. Tıpkı kanserin bedenin diğer kısımlarına yayılması gibi, metastaz ruh da çevresine zehir saçar. Bencil arzularla hareket eder. Sadece kendi menfaati için yaşar. Değerleri yıkmakta mahirdir ama inşa etmekten acizdir. Otoriteyi, gücü, parayı kendi çarpık ruhunun hizmetine sokar.

Ruhunu ahlaksızlıkla, adaletsizlikle, kibirle, zulümle zehirleyen insan; yalnızca kendini değil, çevresini de çürütür. Tıpkı bir kanser hücresinin sağlam organları tehdit ettiği gibi, metastaz ruhlar da toplumun manevi dokularına sirayet eder.

Kur'an-ı Kerim'de bazı insanlar için, "Onların kalplerinde hastalık vardır. Allah da hastalıklarını artırmıştır." (Bakara, 1O) buyrulmaktadır. Kalpteki bu hastalık; inançsızlık, riyakarlık, haset, kibir, şehvet, ihtiras ve dünya hırsıdır. Peygamber Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmaktadır; "Dikkat edin! Vücutta bir et parçası vardır; o düzgün olursa bütün vücut düzgün olur. Bozulursa bütün vücut bozulur. İşte o kalptir." (Buharı) Kalp bozulursa ruh kararır. Ruh kararırsa ahlak çürür. Ahlak çürürse toplum yıkılır. Ruhsal metastaz, çoğu zaman küçük bir ihmalin büyük bir iflasa dönüşmesidir.

Ruhun çöküş sürecini hızlandıran temel sebepler vardır. Bunların başında inanç zayıflığı gelir. Allahı unutmakla başlayan bu süreç, kalbin katılaşmasına ve merhametin yok olmasına neden olur.
Bunun arkasından ahlaki erozyon gelir ki; yalanın haramın, ihanetin normalleştiği bir noktadır. Bu durumda ruh, bütün manevi desteklerini kaybeder. Kibir ve enaniyet oluşmaya başlayınca da artık güçlü olma hissiyatıyla kişinin ruhu bloke edilmiş olur. Bencillik, ruhu tamamen esir alır, toplumsal ilişkiler de bu kanserli ruh hücresiyle yok olunca; ruh metastaz hale gelmiştir.

Metastaz ruhların çoğaldığı bir toplumda; emanet ehline verilmez, yalancılar makbul, doğrular yalnız olur, hakkı söyleyen susturulur, zalim alkışlanır, mazlum hor görülür, ahlak ayıplanır, arsızlık ve hırsızlık normalleşir. Böyle toplumlarda görünürde hayat vardır ama aslında entübe edilmiş bir beden gibidir. Kalbi atıyor gözükse de ruhu çoktan terk etmiştir. Vicdan ölürse adalet de ölür. Haya ölürse aile de ölür. Merhamet ölürse insanlık da ölür.

Toplumun metastaz olduğu düşünüldüğünde, yapılacak işlem başkalarını yargılamak ve suçlamak değildir. Herkes, önce kendi ruhunu; tevbe, zikir, namaz, tefekkür ve sahih bilgiyle yeniden diriltecektir. Ahlakı yaşamın yaygınlaşması için gayret edilecektir. İyilik halkası oluşturulacak, herkes birbirinin elinden tutacaktır.

Metastaz olsa bile o toplumu ayağa dikecek sermaye İslami değerlerde vardır. Böylesi bir toplumun panzehiri; ahlaktır. Zulüm, isyan ve merhametsizlik bir toplumun metastaz olduğunun işaretidir. Gençliğin ruhu, ancak haya ve takva gibi temel İslami değerlerle terbiye edilirse korunabilir. Bunun adı; İslamı ahlaktır.

Bedensel hastalıklarda hastane vardır; ruhsal hastalıklarda ise mescit, Kur'an, dua ve istişare vardır. Bedenin yoğun bakımı olduğu gibi, ruhun da; tefekkürle, tevbe ile, teslimiyetle yoğun bakım süreci vardır. Bu sürece girmeyen ruh; bir gün toplumun en sağlam yapısını bile çökerten bir virüse dönüşebilir. Her metastaz hücre bir organa, her metastaz ruh bir topluma zarar verir. Herkes, bu konuda önce kendini test etmelidir. Diğer ruhların metastaz olduğunu düşünürken, kişi kendini de tanımalıdır. Yaptıklarıyla; metastaz toplumun oluşmasına katkı mı sağladığını, yoksa engel mi olduğunu tespit etmelidir.

İhya edelicek olan "Kurban Bayramı", metastaz ruhlar için; tedavi yöntemi, şifa menbağıdır. Bayram vesilesiyle; barışmak, kaynaşmak, paylaşmak, yardımlaşmak ve kucaklaşmak; ruhları terapi edecek, metastaz ruhlara ilaç olacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR