KİM KARLI ÇIKTI?

   Yaşanan son ekonomik gerilmeler hepimizi ciddi anlamda etkiledi, işvereninden işçisine, sanayicisinden tüccarına herkes rahatsız. Asgari ücretin yüzde elli oranında artması işçi kesimini sevindirse de geçtiğimiz ocak ayının başında aldıkları maaşla evlerine getirdikleri yiyecek ve giyeceğinden tutun da araçlarındaki yakıta varıncaya dek her şey yüzde yüz oranında zamlanmış durumda. Enflasyonun resmi rakamları yüzde yirmilerde olabilir, marketinden elektriğine, akaryakıtından giyimine her şey yüzde yüzün üzerinde zamlanmış durumda, keşke geçtiğimiz ocak ayındaki tüm fiyatlar yerinde kalsaydı da diğer ücretler de artmasaydı. Dövizin artması bir yana hammadde girişleri döviz cinsinden de zamlanmış durumda, gazete kağıdının ton bazında fiyatı 530 Dolar seviyesinden 730 Dolarlara fırladı, kalıbından boyasına her şey aynı oranda zamlandı, bizim sektörde zam oranı bugün itibarı ile yüzde iki yüz. Diğer sektörlerde de durum çok farklı değil, inşaatından otomotivine, tekstilinden sanayicisine herkesin girdi maliyetleri yüzde iki yüz civarında artmış durumda.
    Ülkemizin ekonomik lokomotifi durumunda olan inşaat sektöründe demir bir yıl önce 3500 lira seviyesindeyken bugün 12000 lira seviyelerine çıkmış durumda, bu durumda inşaat yapan insanlar neyi nasıl yapacaklarını şaşırmış durumdalar. Elinde mal olanlar satmaya korkuyorlar, mal alacaklar almaya korkuyorlar, herkes endişeli, üretici üretim yapmaktan çekiniyor, tüketici bugün aldığı fiyata yarın mal alamıyor. Asgari ücretin yüzde elli oranında zamlanmış olması işsizliği de körükleme ihtimalini ortaya koymakta, özel sektörün bu zammın altından kalkması çok zor. Peki bu kadar sıkıntılı bir piyasadan kim karlı çıktı derseniz benim kanaatime göre hiç kimse karlı çıkmadı, herkes bir cebinden alıp diğer cebine koydu, sadece lira eridi adeta kül oldu. Hükümetin ortaya koyduğu yeni ekonomik modelden ben dahil hiç kimse bir şey anlamış durumda değil, faizler aşağıya çekilerek üretim yapan sanayicilerin önü açılacak denmekte ancak hiçbir özel Banka yüzde yirmi ikinin altında kredi vermiyor, Devlet Bankaları da finans yok deyip kredi kullandırmamaya çalışıyor, gelin de çıkın bu işin içerisinden. 
  Zaman, zaman acaba ben mi yanılıyorum, bu ekonomik model doğru da ben mi anlamıyorum deyip, Dünyadaki örneklerine bakıyorum, Çin ve Venezüella modeli bize hiç uymadığı gibi, onlar sürekli üretim yapıp kendi tükettikleri mamulü üretip birde dışarıya ihraç ediyorlar, biz ne üretip ihraç ediyoruz, yaptığımız ihracat, ithalatımızdan fazla. Resmi rakamlara göre Türkiye’nin ithalatı 22 milyar dolar, ihracatı 20 milyar dolar, bu rakamlara göre, ihracatımız ithalatın yüzde doksan üçünü karşılamakta. İhraç ettiğimiz mamuller otomotiv, hazır giyim, tekstil, beyaz eşya elektronik aletler olarak kayda girmekte, bu konuda kanaatim şu ki otomotiv ihracatında bizim ürettiğimiz bir otomobil olmadığına göre yedek parça ve fason üretimdir, tekstil ve beyaz eşya konusunda doğru yoldayız ve bunu yapabiliriz. Tarım konusunda durum farklı dışarıdan aldığımız tarım ürünlerinin bir kısmını ihracat karşılığı alıyoruz ama genelleme yapacak olursak aldığımız sattığımızdan çok daha fazla. 
     Ortaya konan yeni ekonomik modelle Turizm sektörü canlanabilir buna itirazım yok, çünkü adamların bir lirası bizde en az on beş lira, harcamakla bitiremezler ama bunun ekonomik gelirinden fazla ahlaki çöküntüsünü de hesaba katmak zorundayız, faizle ilgili ayetleri okuyanlar zina ve fuhuşla ilgili ayetleri de yakın gelecekte okumaya başlarlarsa şaşırmayalım. Ezcümle ortada ciddi bir ekonomik sıkıntı var,  kimse mutlu değil, işçisinden patronuna, sanayicisinden memuruna herkes tedirgin, kimse önünü göremiyor, kriz 2001 krizinden, çok daha büyük sokaktaki vatandaş mutsuz, ülkenin bugünkü durumu bu. Allah sonumuzu hayreylesin demekten başka diyecek bir şeyde bulamıyorum, bugünlük de bu kadar kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR