İNSAN İLİŞKİLERİNDE DÜZEN
İnsan, yaratılışı gereği sosyal bir varlıktır. Yalnız yaşayamaz; düşüncesini, duygusunu, emeğini, hayatını başkalarıyla paylaşmaya muhtaçtır. Bu paylaşımın huzurlu, yapıcı ve sürekli olabilmesi ise sağlam bir ilişki düzenine bağlıdır. İnsan ilişkilerinin temelini ise saygı, sevgi ve güven oluşturur. Bunların eksik olduğu ilişkilerde ise zamanla hakaret, nefret ve ihanet boy göstermeye başlar.
Saygı, insanı insan olarak görmek ve onu varlığıyla kabullenmektir. Kişinin fikirlerine, tercihlerine, sınırlarına ve duygularına değer vermektir. Saygı varsa, iletişimde ses tonu bile ölçülüdür.
Kimse kimseye üstten bakmaz, alttan da
ezilmez. Saygının olmadığı ilişkilerde ise küçümseme, aşağılamalar, sözlü ve fiziksel hakaretler yaygınlaşır. Bu durum, ilişkiyi çatışma zeminine çeker.
Sevgi, insanları bir arada tutan içten bir bağdır. Karşılıklı iyi niyet, fedakarlık, anlayış ve şefkat üzerine kurulur. Sevgi; ilişkiye can verir, sorunları yumuşatır, hataları bağışlatır. Sevgi olmayan bir ilişkide ise insanlar birbirini yük gibi görmeye başlar. Zamanla kırgınlıklar büyür, öfke ve nefret kök salar. Nefretin hakim olduğu ilişkilerde bağlar çözülür, kalpler uzaklaşır.
Güven, sözün geçerliliğine, niyetin doğruluğuna ve sadakatin varlığına duyulan inançtır. Güven varsa insanlar kendilerini emniyette hisseder, içlerini
açarlar. Güvenin olmadığı yerde şüphe, kıskançlık, kontrolcülük ve huzursuzluk baş gösterir. Nihayet; güven kaybı oluşur, bu durum ihanete zemin hazırlar. Bir ilişkide güven yıkıldığında, geriye sadece tortular kalır.
Saygı, sevgi, güven yıkıldığında; hakaret, düşmanca ifadeler, alaylar ve kişilik saldırıları olur. Kişi kendini değersiz hisseder. Nefretler başlar, duygusal soğuma yerini kin ve öfkeye bırakır. İyilik aramak yerine kusurlar takip edilir. Süreç devam ederse ihanetler ortaya çıkar, duygusal ve fiili sadakatsizlik başlar. Bu aşamaya gelen ilişkiler artık bir tuzaktır; içinde samimiyet değil hesap vardır.
İslam, insan ilişkilerinde; saygı, sevgi ve güven temelleri üzerinde ısrarla
durmaktadır. Kur'an, insanların birbirine "güzel söz" söylemesini (Bakara, 83), "güzel muamele"de bulunmasını (Nahl, 90), "birbirine güven" esaslı davranmasını emreder. Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyurmuştur; "Müslüman, elinden ve dilinden insanların emin olduğu kişidir." (Buharı) Bir başka hadisinde ise sevgiye vurgu yaparak; "Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız." (Müslim) buyurmaktadır.
Saygıyı ihmal edilirse kişilik ezilmesi oluşur. Sevgi esirgenirse kalpler katılaşır. Güven zedelenirse ilişki bağları kopar.
İnsan ilişkilerinde huzur için, bu üç temel değeri yaşatmalı; yıkıldıklarında tamir için gayret gösterilmelidir. Aksi takdirde insanlar; hakaretin, nefretin ve ihanetin
pençesinde yalnızlaşır ve yara alır. Düzenli ilişki; sağlam insan üretir.
Sağlam insan; huzurlu toplumun anahtarıdır. Sağlam insan; inancı köklü, ahlakı dengeli, ilişkileri tutarlı olandır.
"Sağlam insan", yalnızca bedenen değil; ruhen, zihnen ve ahlaken güçlü insandır. İnancı sarsılmazdır, karakteri tutarlıdır, sözü ile özü aynıdır. Çıkarlar, tehditler, menfaat ilişkileri onun yönünü değiştiremez. O; kendisini bilen, Rabbini tanıyan ve insanlar arasında adaletle yürüyendir. Kur'an, sağlam insanı "mü'min, muttaki, salih" gibi kavramlarla tanıtır. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmaktadır; "insanların en hayırlısı, insanlara en faydalı olandır." Ve yine buyurur ki; "Mümin, insanlar arasında yaşar ve onlara tahammül eder."
Sağlam insan; inancında istikrarlı, ahlakında örnek, ilişkilerinde güvenilirdir. Duygularıyla aklı arasında denge vardır.
Ne duygularının ne de aklının esiridir. Bugünüyle dünü arasında çelişki yoktur. inanmadığı şeyi yapmaz, yapmadığı şeyi savunmaz. Tutarlı davranır. Yalancı, riyakar, kibirli değildir. Haklıyı tutar, mazlumu korur. Ahlaklıdır. Emanete ihanet etmez, verdiği sözü tutar.
Varlığıyla huzur, yokluğuyla eksiklik hissedilir. Güven verir. Zorluklar karşısında yılmaz, sabreder, direnir. Rüzgar nereye eserse oraya savrulmaz. irade sahibidir. Hakkını ve haddini bilir. Hem bireysel hem toplumsal sorumluluklarını yerine getirir. O bir güven kapısıdır. Bir istikrar örneğidir.
Sağlam toplum, sağlam bireylerle
kurulur. Ahiret yurdu, sağlam kul olanlara vaad edilmiştir. "O gün, ne mal fayda verir ne de evlat. Ancak Allah'a sağlam bir kalple gelen kurtulur." (Şuara, 88-89) Sağlam insan; hakikatin temsilcisi, ahlakın uygulayıcısı, güvenin adıdır.
İnsan ilişkilerinde düzeni; sevgi, saygı ve güven sağlar. Bu değerlere sahip olan kimseler; sağlam insandır. İslam literatüründe bu insanlara "Kamil Mü'min" denir. Onlar, müttakilerdir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.