CİDDİ SIKINTILAR VAR

 Bugün ikinci kez hayatını okuduğum merhum Akif’ten bazı kesitler vererek ölüm yıldönümü yad etmek istiyordum, ancak halkın içine girip biraz dinleyince ciddi sıkıntıların olduğunu görünce bu sıkıntıları sizlerle paylaşayım dedim. Dünyadaki ekonomik krize bakıldığında ülkemizde de sıkıntıların olması elbette normal ancak Hükümet memura, emekliye ve asgari ücretliye yaptığı zamlarda adil bir oran uygulamayınca ortaya ciddi sıkıntılar çıktı. Asgari ücretliye yüzde elli zam veriliyor, emekliye yüzde yirmi beş, memura yüzde otuz zam veriliyor, ama yıllık enflasyon oranı da yüzde otuz altı. Bu zamlar yapılırken tamamı aynı oranda yapılmalıydı, ya hepsine enflasyon oranında zam yapılmalıydı veya hiç yapılmamalıydı. İşverenin yükünü yüzde elli oranında artırırken karşılığında ne verdiğine de bakmak zorundasınız, neticede bu insanlar da istihdam ve yatırım yaratmakta, ülkenin ekonomisinin dinamiğini oluşturmaktalar. İşten çıkarmalar başlamış durumda bakalım bunun önünü nasıl alacaklar
 Önceki gün ilaç almak üzere eczaneye gittim, sandalyede oturan yaşlı adam enflasyon oranlarının açıklandığını, yıllık enflasyonun yüzde otuz altı olarak açıklandığını, ama piyasada zamların yüzde yüzün üzerinde olduğu, emekliye de asgari ücrete yapılan yüzde elli zam oranı kadar olması gerektiği, aksi halde Ak partiye oy vermeyeceğini anlatıyordu. Aynı gün Kabine toplantısı vardı, herkes dört gözle Cumhurbaşkanının memura ve emekliye enflasyonun üzerinde vereceği zammı beklemekteydi. Ancak Cumhurbaşkanının yaptığı açıklama çok büyük bir hayal kırıklığı yarattı sadece en düşük emekli aylığı 2.500 liraya çıkarıldı, onun dışında ne emekliye ne de memura enflasyon oranında dahi artış yapılmadı. Memura yüzde otuz zam yapıldı buda enflasyonun altında bir rakam, diğer emeklilere yapılan yüzde 25'lik zam enflasyonun on puan altında kaldı. 2.000 liranın altında emekli aylığı alan 1 milyon 300 bin kişiye iyileştirme yapıldı ama tek emekli maaşı alan bir insanın o parayla geçinmesi mümkün değil. Her ne hikmetse 10 milyonun üzerinde emekli enflasyonun altında bir zam aldı, bu durum Ak partiye ciddi oy kaybettireceği bir gerçektir.
   Yaklaşık iki aydan beri annemin rahatsızlığı nedeniyle annemde kalmaktayım, muhafazakar bir bakıcısı var, kadıncağız sekiz çocuğum var bugüne kadar Ak partiden başkasına oy vermedim ama bundan sonra vermeyeceğim diyor. Aynı şekilde etrafımda olan insanların büyük bir kısmı asla Ak partiye oy vermem diyorlar. Dün de aracımın bir arızasını baktırmak ve tıraş olmak için Sanayi bölgesine gittim, malumunuz berberler ve terziler halkın nabzını tutarlar, bugüne kadar berberime Ak partinin durumu nasıl diye sorduğumda; Abi sorun yok halk Cumhurbaşkanını seviyor derdi. Dün çok enteresan bir şey söyledi; Abi millet Ak partiye fena tepkili belki Cumhurbaşkanının alternatifi olmadığı için seçilebilir ama mecliste cumhur ittifakı kesinlikle muhalefette kalır dedi. Eskiden Canik bölgesinde esnaflık yaptığımdan birkaç esnafa uğruyayım dedim, tamamı perişan, adamlar burunlarından nefes alıyorlar. İşlerimi toparlayıp ofise gidip aracımı park edince alttaki çay ocağında birkaç dostla karşılaştım onları da bir dinliyeyim belki farklı bir durumla karşılaşırım dedim ama durum hiç değişmedi.
    Benim bildiğim Ak parti lideri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan sürekli anket yaptırır, sokağın sesini dinler, vatandaşın taleplerine göre politikalar belirler. Diyeceksiniz ki anket yaparak aday tespiti yapsaydı. Mustafa Demiri neden aday yaptı, görmüyor musunuz adam saz çalıyor, istekler alıyor, millet de yolun sonu gözüküyor isteği yazıyor, kedisi var, torunları var, elişi yapıyor, bundan daha iyi halk adamı mı olur. Aldığım ciddi ve sağlıklı bilgiler bizim bildiklerimizin tamamını yukarısı da bildiği yönünde, hatta son il Başkanları toplantısında 11 tane Büyükşehir Başkanını bizzat Cumhurbaşkanı özel bir odaya alıp durumlarının kötü olduğunu, anketlerde çok düşük çıktıklarını, anlatmış onlara, en çok şikayetin ve anketteki düşüklüğün bizimkinde olduğunu söylemiş. Ama öyle söylenildiği gibi görevden alma falan olmaz, zira daha önceki görev almalarında halktan ciddi tepkiler geldiği için Ankara, İstanbul gibi Büyükşehirleri kaybedildiğinden o riski almazlar bir daha.
  Toparlayacak olursak Ak partiyi iktidar yapan 28 Şubat post modern darbesi ve 2001 krizi unutuldu, Z kuşağı çok farklı beklentileri olan bir kuşak, toplum harcama ekonomisine alıştırılmış, kimse kemer sıkma işinden anlamaz, bu gidiş iktidarın sonunu getirirse şaşırmam. Bizim işimiz toplumun taleplerini ve nabzını tespit edip sıkıntıları ortaya koymaktır, kim ne derse desin sokağın sesi budur, itirazı olan varsa beri gelsin diyerek sözlerime son veriyorum. Kalın sağlıcakla

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
17 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR