YANLIŞ İŞLER

Konumuza girmeden önce bir hususa değinmek istiyorum; gerçi bazı okurlarım bu ifademden rahatsızlık duymakta ama kusura bakmasınlar benim üslubum da bu yapacak bir şey yok. Pazartesi günü manşetten verdiğimiz sağlıktaki sorunlarla ilgili o kadar çok yorum geldi ki anlatamam. Sadece yorumla da kalmadı; arayandan ve derdini anlatandan geçilmiyor. AK Parti iktidarlarının en büyük başarılarından biri sağlıkta yaptığı reformalar ve yatırımlar olduğu ortada. Bunca yatırıma ve desteğe rağmen gelinen noktada sorun nerede derseniz; tamamen yöneticilerin yetersizliğinde dersek olayı özetlemiş oluruz. Yirmi otuz gün sonrasını planlamaktan aciz olanların şehrin yirmi otuz yılından bahsetmeleri biraz komik kaçıyor. Siz ilk önce yirmi otuz günlük işleri becerin, sonra yirmi otuz seneye bakarız. Sadece tek bir örnek vererek ne demek istediğimi anlatıp geçeceğim. Evimize temizliğe gelen bayan kardeşimiz kalbinden problem yaşamış, Eğitim Araştırma Hastanesine gidip muayene olmak istemiş, bin bir sıkıntıyla muayene olmuş, doktor sintigrafi istemiş, ekim ayının 20’sine gün vermişler. Evrak bende, isteyene gösterebilirim. Allah aşkına, bu hasta beş buçuk ay nasıl bekleyecek? Milletvekillerimizin ve özellikle de Plan Bütçe Komisyon Başkanı Mehmet Muş Bey’in bu şehre aktardığı bunca bütçeye rağmen sırf idarecilerin beceriksizliği yüzünden bu noktaya nasıl gelindi anlamış değilim. Konuyla ilgili WebTV’mizde detaylı bir program yapacağımdan şimdilik bu kadarla yetiniyorum.

Gelelim asıl konumuza. Her seçimden sonra yeni seçilen başkanlar eski yönetimle ilgili eleştirilerde bulunurlar ki bu doğaldır ama devri sabık yaratmak fevkalade yanlıştır. Seçilemeyen başkanların yaptığı yolsuzluk varsa belgeleriyle ortaya koysunlar, biz de yayınlarız sorun değil. Ancak yapılan yatırımlarla ilgili alınan krediler, esnafa olan borçlar, yurtdışı bankalardan alınan paralar ve buna benzer borçları büyük bir sorun varmış gibi toplumla paylaşmak yanlış bir icraattır, buna devri sabık denir. Ben kimsenin avukatı falan değilim ama beş yıl dediğimiz kısa bir zaman dilimi, gelip geçer. Sizden sonra gelecek başkan da size aynısını yaparsa ne yapacaksınız? Burada esas olan ortada bir yolsuzluk var mı? Kamunun parası yasal olmayan yollardan harcanmış mı? Devlet zarara uğratılmış mı? Bunlar varsa biz de sonuna kadar arkalarında oluruz yoksa sırf reklam olsun veya insanları itibarsızlaştırmaya çalışmak fevkalade yanlış olur. Yanlış demişken dün gördüğüm bir ziyaret haberiyle ilgili de birkaç kelam etmek istiyorum,

MHP genel başkan yardımcısı görevine atanan şehrimizin de vekili olan arkadaş, Cumhur İttifakına karşı aday olup bağımsız olarak seçilen arkadaşı ziyaret etmiş. Sadece kendisi değil, yanına il başkanını da alarak bu ziyareti yapmış. Hani derler ya ‘Düğün değil bayram değil eniştem beni niye sevdi?’ Sen Cumhur İttifakının ortağısın ve seçimde sana karşı aday olan arkadaşımız vurup karşıya geçmiş, sen de oh ne güzel yapmışsın seni tebrik ediyorum dercesine ziyaretine gitmişsin. Bunu topluma nasıl anlatacaksın merak ediyorum. Gerçi bu arkadaşın topluma anlatma gibi bir derdi de yok, yukarıdan aşağıya gelip vekil olmuş, daha sonra da genel başkan yardımcısı olmuş bir siyasetçi. Aldığım duyumlar ziyaretin hayırlı olsun ziyaretinden ziyade il başkanının belediyeden olan alacaklarıyla ilgili olabileceği. Hatta yapılan yüklü bir ihalenin Hüseyin Dündar tarafından iptal edildiği, bu nedenle yapılmış olabileceği konuşulmakta. Her iki durumda da iş sıkıntı. Cumhur İttifakının ortağı olan bir partinin genel başkan yardımcısı ve il başkanının seçimlerin üzerinden henüz kısa bir zaman dilimi geçmiş olmasına karşın böyle bir ziyarette bulunmaları kabul edilebilir bir durum değil. Benim tanıdığım Hüseyin Başkan değil genel başkan yardımcısı, genel başkan dahi ziyaretine gelse bildiğinden şaşamaz. Önümüzdeki günlerde bunu hep birlikte göreceğiz.

Son olarak bir konuya daha girip yazımı bitirmek istiyorum. AK Parti MYK’sı geçtiğimiz günlerde toplanıp seçimleri değerlendirmiş. Değişikliğe teşkilatlardan başlama yönünde karar aldıklarına dair bilgi geldi. Şayet bu bilgi doğruysa buna güler geçerim. Efendimiz bir Hadis-i Şeriflerinde “Hasibu enfüseküm kable en tühasebu” buyurmakta. Yani, ‘Hesaba çekilmeden önce kendi nefsinizi hesaba çekiniz.’ buyurmakta. AK Parti’de değişim olacaksa ki olması zaruri bir durum, önce genel başkan yardımcılarından aday tespitinde yetkili olanların tamamını değiştirmek zorundasınız. Aksi takdirde kendinizi kandıracağınızı unutmayın. Cumhurbaşkanı, tecrübeli bir siyasetçi, bu hataya düşeceğini düşünmüyorum. Şimdilik bu kadar, kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
34 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR