Şevki Yıldırım

Şevki Yıldırım

TERMİK!

Samsun Sinop Veteriner Hekimler Odası yönetim kurulu ve üyeleri Gerze'de yapımı planlanan termik santrale karşı direnen yöre halkına destek amacıyla pazar günü  direniş çadırına bir ziyaret gerçekleştirmiş. Prof. Dr. Murat Fındık dedi ki: "Gerze'de yaklaşık üç yıldır devam eden ancak özellikle son 3-4 ay içerisinde kamuoyunun dikkatini daha çok çeken termik santral konusuyla ilgili Veteriner Hekimler olarak düşündüklerimizi sizlerle paylaşmak amacıyla buraya geldik. Bu bölgede yapılması planlanan termik santralin insan, hayvan, bitki ve çevre üzerine olumsuz etkiler yapacağını düşünüyoruz. Yakıt olarak kömür kullanan termik santralin en önemli zararları arasında sera gazı emisyonunu artırması ve dolayısıyla iklim değişikliğini hızlandırması yer almaktadır. Santral baca gazlarının içerdiği ağır metallerin yaratacağı kirlilik insan ve hayvan sağlığı için önemli bir risk olacaktır. Doğanın, ekosistemin ve ekolojik dengenin bu santralden etkilenmeyeceğini düşünmek akılcı bir yaklaşım değildir."
Ve ekledi Sayın Fınfık; "Bir santral yapılırken, kullanacağı enerji kaynağından doğaya yapacağı etkiye, maliye­tinden yaratacağı istihdama, yer seçiminden yöre halkının taleplerine kadar çok sayıda parametre dikkate alınmalıdır. Çevre Etki Değerlendirme raporlarında bu konular değerlendirilmelidir. Ancak özellikle bölgede bir kömür kaynağı bile yokken, bölge halkının bu denli yoğun tepkisi ortadayken, doğaya ve canlıların yaşam alanlarına bu denli zarar verecek kömürlü ter­mik santral kurulma izninin daha önce EPDK tarafından nasıl verilmiş olduğu da ayrıca değerlendirilmelidir. ÇED raporları usulen hazırlanan bir evrak değil, çok detaylı bir araştırma ile ortaya çıkartılması gereken bilimsel raporlar olmalıdır. Veteriner Hekimler olarak termik santrale karşıyız demiyoruz. Evet hepimizin her geçen gün daha çok enerjiye ihtiyaç duyduğumuz ortada. Biz, ülkemizin enerji ihtiyacının karşılanması için doğayla barışık, yenilenebilir enerji kaynaklarının öncelenmesini istiyoruz. En ekonomik olmasa da, en sağlıklı kaynaklara yönelmek gerekir. Para kaybedilebilir, ancak sağlık mutlaka korunmalıdır." Dinleyen olur mu dersiniz. Ya da bu insanlar boşa mı konuşuyor?

TABİP ODASI MI?!

TTB Büyük Kongre Delegesi, Tabip Odası eski Başkanı Uzman Dr. Cem Şahan, Samsun  Tabip  Odası  Başkanının  "Doktorlardan  aidat  tepkisi"  başlıklı açıklamasına sert bir tepki koydu. Neydi mesele peki? Samsun Tabip Odası'nın bir internet sitesinde yer alan "Zaten Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyine ve birçok yerde odasına güveni kalmayan, bu nedenle de oda üyeliğine pamuk ipliği ile tutunan meslektaşlarımız, artış yerine aidatların düşürülmesini beklemektedir." şeklindeki sözlerini haklı olarak eleştiriyor Dr. Cem Şahan, "Hekim  örgütünün  genel  kurulu  hakkında  basına  ve  kamuoyuna yapılan  bu  açıklamayı  kabul  etmenin  mümkün  olmadığı  düşünüyoruz.Türk  Tabipleri  Birliği,  sağlığın  ticaretleşmesi, özelleşmesi sürecine  karşı  mücadele  yürüten  en  önemli sağlık  emekçisi  örgütüdür.

TTB  Merkez  konseyi  ile  ilgili  eleştirileri üretmemiz  tabii ki  mümkündür.  Ama  bunun  yeri  genel  kurullardır.  Samsunlu  hekimlerin  seçerek,  genel  kurullarda  bizi  temsil  etmesini  istediğimiz meslektaşlarımızın, basın  ve  halkın  karşısında , hem de  hiç  bir  zaman  katılmadığı  genel  kurular, başkanlar  toplantısı kol  toplantılarına eleştiri  sunması  en  azından  haklı  bir  eylemsellik  değildir  diye  düşünüyorum." diyor.

ERDOĞAN YALNIZ DEĞİLMİŞ!

Dün dedik ki Erdoğan'a destek yok mu? Meğer destek çığ gibiymiş! Müşfik Veysel Erdoğan bir sembol. 19 Mayıs törenlerinin kaldırılmasına ilişkin genelgeye ilk tepkiyi gösteren Sivil Toplum Kuruluşu'nun başkanı olarak
onu sembol yapmıştık. Kimse alınmasın. İşte şimdi de Erdoğan'ın yalnız olmadığını gördüğümüzü söylüyoruz. Pazar günü pek çok Samsunlu genelgeye başkaldırısını gösterdi. Dün de Samsev genelge konusundaki düşünce ve değerlendirömelerini kamuoyu ile paylaştı. Ben merak ediyorum. Samsunlu, Samsuncu, Cumhuriyetçi köşe yazarlarımızdan İsmail Başaran ağabeyimiz ve Naci Altuncu arkadaşımız dışında bu konuya değinen arkadaşımız, kardeşimiz, ağabeyimiz oldu mu? Olduysa eğer atlamışız diyerek kendilerinden söz etmek isteriz. Sadi Subaşı ağabeyimiz dünkü yazısında "19 Mayıs misyonuna vurulan Darbe" başlığıyla köşesine taşımış. Haa bir de Ayhan Hamlı yazmış gazetesinde. Avni Demir de CHP haklı diyerek etrafında dolanmaya çalışmış bu çok önemsenmeyen konunun. Olsun değinmiş ya!! Beyler burası Samsun demekle olmuyor. Burası 19 Mayıs şehri diye tabela asmakla olmuyor. 19 Mayıs da giderse Samsun'un neyi kalır hiç düşündünüz mü; Neyi var ki, 19 Mayıs'ı dışında da kalsın! "Çeşitli adlar verilebilir.Sessiz devrim.Pasif devrim.

Sinsi devrim. Ne sıfat koyarsanız koyun. Hangisini beğenirseniz onu seçin. Yapılmış olan bir karşı devrim. Sonuçta; Cumhuriyet'in bütün varlığını ortadan silmek için sessizce, sinsice, pasifçe, halktan yüzde 50 oy almanın desteğiyle hamle üstüne hamle yapılmakta. Son bir hamle daha yapıldı.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak Kurtuluş Savaşı'nı başlatmasının bayramı olarak öğrencilerin 77 yıldan beri 'Gençilik ve Spor Bayramı' olarak stadyumlarda kutlanması kaldırıldı. Bu noktaya da gelindi. Cumhuriyetin bitirilişi! Her dakika devam ediyor. Bu kararı alan intihalcilikten üniversiteden atılmış Milli Eğitim Bakanı'nın ve onu destekleyenlerin; '19 Mayıs'da törenleri yasakladık yerine stadyumlarda mevlüt okumayı koyalım' dediklerini ve sinsi sinsi güldüklerini duyar gibiyim. Stadyumlarda toplanılır. Öldü, aramızdan ayrıldı denir.
Cumhuriyetin ruhuna mevlüt okutulur. Üç defa tekrarlanır. Hakkınızı helal edin. Hakkınızı helal edin. Hakkınızı helal edin."  İyi uykular Samsun!

MENEMEN

Son günlerde menemen ve tirit haberleri etrafı sardı. Menemen yemek için Çakallı'ya kadar zahmet etmeyin. Oktay Usta'nın tarifini verelim siz yapın. Soğan, biber yağda hafif kavrulur. Kabuğu soyulmuş ve çok küçük doğranmış domatesler ilave edilir. İyice pişirilir. Tuz, nane, maydanoz ve karabiber ilavesinden sonra çatalla çırpılmış yumurtalar konur. Yumurtalar pişince ateşten alınır. Afiyet olsun

GÜZEL SÖZ

Gönlünü yıkayıp arıtmamışsan, habire abdest alıp durmaktan fayda bekleme ! 
Hz.Mevlana

GAZETECİLİK!

Yerel gazetenin çaylak muhabiri ilk işine gönderilmişti. Dönüşünde haberi, şefine verdi.. "Kasabamızın eczacısı, Bayan Smith, bir trafik kazasında yaralandı. Memelerine dikiş atıldı. Bir hafta hastanede kalması gerek.."
Şef haberi çaylak muhabire geri verdi.. "Burası bir aile gazetesi. Bu gazetede 'Meme' gibi sözcükler kullanılmaz. Masana dön ve haberi yeniden yaz.."
Genç gazeteci masasına döndü. Uzun uzun düşündü. Sonunda haberi yeniden yazıp, şefin önüne koydu.
"Kasabamızın eczacısı Bayan Smith bir trafik kazasında yaralandı. Hastanede bir (.)(.) ameliyatı geçirdi. Bir haftada iyileşecek."

DURAK

Dün size "Otobüs durakları deyince aklınıza bizdekiler gelmesin. İşte fotoğraftaki gibi otobüs durakları bizim de özledişimiz, hakettiğimiz duraklar neden olmasın! İlgili ve yetkililerimize söyleyelim de bakarsınız bize de böyle otobüs durakları ihsan eylerler!" demiştik ya.

O kadar güzel duraklara layık olmadığımız (!) gibi bilgiler ulaştı elimize ve başka örnek gönderdiler bize. Böylesi daha iyi diye? Niye dedik? Otobüsler o kadar seyrek geçiyor ki cevabını verdiler. Siz ne diyorsunuz??

TEMEL İLE DURSUN
 
Temel ve Dursun, New York'a giderler. Şehrin en iyi,lüks ve en yüksek oteline yerleşirler. Kapıda eşyaları teslim ederler ve asansörden de korktukları için başlarlar merdivenlere tırmanmaya. 80 katlı otelin en üst katındaki  odalarına bizimkiler sürünerek çıkarken Temel:
"-Ula Dursun saa bir şey diyeceğum"
Dursun: "-Çıkınca söylersin" diye susturmuş. 20.kata gelmişler Temel yine söylenecek olmuş, Dursun burnundan soluyor. Kızarak: "-Ula saa çıkınca söylersin dedim"
80.Kata gelince Dursun mendiliyle terini silerken Temel'e dönmüş:
"- Ha çan şimdi söyle ne söyleyeceksen?"
Temel: "-Anahtari aşağıda unuttum"

RÖNTGEN
  
Kadın göğüslerinden rahatsız, doktora muayene oluyor ve doktor röntgen istiyor. Kadın da bir röntgen uzmanına gidiyor.
Uzman: "-Soyunun lütfen"
Kadın: "-Beyefendi ben utanırım, ışıkları kapatabilir misiniz acaba?"
Röntgen uzmanı ışıkları kapatır.
Kadın: "-Afedersiniz, elbiselerimi nereye koyabilirim?"
Röntgen uzmanı heyecanla: "-Benimkilerin üzerine…"

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şevki Yıldırım Arşivi
SON YAZILAR