Yasama Yürütme Yargı

       T.C. Anayasası; devletin yapısını, işleyişini, organlarını ve bu organların birbiri ile ilişkilerini belirleyen, milletle yapılmış yazılı bir sözleşmedir. Devletin fonksiyonunu ortaya koyan, yasama, yürütme ve yargı erkleridir. Bu erklerin görevleri,  yetkileri ile organları Anayasada belirtilmiştir. Ayrıca, bu erkler ve organlarının işleyişleri kendi özel kanunlarında yazılıdır.

       Anayasaya rağmen zaman- zaman yasama ile yürütme, yürütme ile yargı arasında anlaşmazlıklar meydana gelmektedir. Her dönemde az veya çok zuhur eden çatışmalar son altı yıl içersinde artmış, 2006"dan itibaren ise;

       Yürütmenin kendi organları arasında,

       Yürütme ile yasama arasında,

       Yürütme ile yargı arasındaki çatışma daha da artmış olup, son iki yılda had safhaya varmıştır.

       Çoğu zaman yürütme, almış olduğu oyları referans göstererek, yasama ve yargıyı etki altına almaya çalışmaktadır. Hatta, yasamanın denetim görevini yerine getirmesine  olaylar çıkartarak engel olmaktadır. Bu uğurda çoğu zaman Anayasa ve yasa hükümleri çiğnenmiştir. Bu çiğneme sırasında  ahlaki kurallar hiçe sayılmıştır. Hatta, devletimiz ve milletimiz için  çok hassas olan kurumların, halkımız ve başka devletlerin nezdinde küçük düşürülmesinin ya da etkisizleştirilmesinin  milletimize ve ülkemize  vereceği zararlar göz ardı edilmiştir. Bu uğurda yönetimin organlarından biri olan Genel Kurmay ve onun mensupları her fırsatta isnat ve iftiralarla karşı karşıya getirilmişlerdir.

       Üzerinde muhtelif iddialar ileri sürülen usullerle çeşitli rütbeye mensup askerler ve emeklileri, bilim adamları, yazarlar tutuklanmıştır. Bunlardan hastalananların bir kısmı yeterli tedaviyi göremedikleri için ölmüşlerdir. Tutuklananların hepsinin günahsız olduğunu söylememiz ne kadar doğru değilse, suçlu olduklarını söylememiz de doğru değildir. Suç işleyen mutlaka cezasını çekmelidir. Ancak, yasalarda yeri olmayan ve yasal olmayan yöntemlerle, üretilen suçlarla insanların yargılanması doğru olamaz. Bırakın yargılamayı, zan altında bırakılmaları da insan haklarına aykırıdır.

       Devletlin çarkını çevirenler ( Hükümet), anarşiste göstermiş oldukları iyi niyeti görevli sivil ve askerinden,  yargı mensuplarından esirgemektedir. Her gün başka bir gerginlik politikası ile ülkenin gerçek problemlerinin insanlarımız tarafından algılanmasının önüne geçilmek istenmektedir. Kamuoyunda her gün başka bir hukuksuzlukla gündem oluşturulmaktadır. Evvelki gün asker üzerindeydi,  dün eş ve başörtüsü, bu gün yargı üzerinden gündem oluşturulmaktadır. Yarın başka bir mağduriyet konusu bulunacaktır. İnsanlarımız artık her gün yeni bir kamufle gündemi bekler hale geldi.

       15 Şubat"tan beri bir savcının eş değer başka bir savcı tarafından sorgulanıp, tutuklanması ülke gündemine oturmuştur. Öyle bir sorgulama ki, birkaç yıl evvel birbirlerinden şikayetçi olan Erzincan ve Erzurum Cumhuriyet Başsavcılarından ,  özel yetkiyle donatılmış Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı malum Şemdinli soruşturmasını yapan, yani PKK itirafçısının askerimize vereceği zararın önüne geçen Erzincan Cumhuriyet Başsavcısını sorgulayıp tutuklanmasını sağlanmıştır. Suçlu ise çeksin. Kim olursa olsun, yine de çeksin. Ancak, usul ve erkana uyulsun. Yargılama hukuk kuralları çerçevesinde olsun.

       Hukuk herkese lazımdır. Cumhurbaşkanına da, Başbakana da, Bakana da, Müsteşara da… herkese, herkese…. Hiçbir Adalet Bakanı HSYK"nu  dikkate almamazlık edemeyeceği. gibi, hiçbir HSYK Başkan vekiline Adalet Bakanı için “ kurulmuş bir zemberek gibi konuşan bir Adalet Bakanı var” deme hakkını vermez. Bu kargaşa ortamında Sayın Cumhurbaşkanı"nın AKP"nin niyetini kendi düşüncesiymiş gibi kamuoyuna deklare etmesinin uygun olmadığını düşünüyorum. HSYK"nın son iki günde almış olduğu kararlara bakarak, Cumhurbaşkanımızın yargıda reform isteme beyanını kabul edemiyoruz.

       Sayın Cumhurbaşkanı"na düşen görev ; ülkeyi seçime götürme yönünde tarafları ikna etmesi olmalıdır. Bunu, daha kolay halledebileceğini düşünüyorum. Çünkü, AKP"nin kullanabileceği yeni bir gerilim atmosferi oluşuyor gibidir. Ancak, AKP bundan çok umutlanmamalıdır. Türk Milleti eğriyi- doğruyu,  adaleti- aldatmayı, gerçeği-kandırmayı ve bunları yapabilecek olanları çok iyi tanımıştır.

       Allah (CC) milletimizin yardımcısı olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Akyüz Arşivi
SON YAZILAR