Mehmet Ali Coşkuner

Mehmet Ali Coşkuner

19 MAYIS, SAMSUN’DAN DOĞAN UMUT

Takvimler 19 Mayıs'ı gösterdiğinde, Samsun’un kalbinde başka bir heyecan başlar.

Şehrin kaldırımları, denizi, rüzgârı, hatta tarihi binaları bile o günü fısıldar.

1919’un o kutlu sabahını…

Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın ayak bastığı bu şehir, yalnızca bir coğrafya parçası değil; bir milletin yeniden doğduğu ana rahmidir.

Samsun, umudun ilk nefes aldığı, bağımsızlık meşalesinin yakıldığı yerdir.

O sabah, Karadeniz’in hırçın dalgaları, bir ulusun kaderini kıyıya vurmuştur.

Ben bir Samsunluyum.

Bu şehirde doğdum, bu topraklarda yürümeyi öğrendim.

Her 19 Mayıs sabahı, göğsümde tarifsiz bir gurur olur.

Çünkü biz, sadece Samsunlu değiliz.

Biz, direnişin başladığı şehrin çocuklarıyız.

Biz, Anadolu’ya umut olmuş ilk adımın şahidiyiz.

Her 19 Mayıs’ta Bandırma Vapuru'na bakarım.

Bir gemi değil o gözümde; bir milletin küllerinden doğmasının timsalidir.

Atatürk o sabah sadece bir limana değil, milletin yüreğine demir attı.

Samsun'dan başlayan o yürüyüş, Amasya'ya, Sivas'a, Erzurum'a ve nihayetinde Ankara'ya uzandı.

Her adımıyla özgürlüğün haritasını çizdi.

İşte o günlerde, Samsun Telgrafhanesi’nde görevli genç bir memur olan Ahmet Remzi Coşkuner, belki de farkında bile olmadan tarihin akışına yön veren bir tanıklık yaşadı.

Atatürk, Samsun’a ayak bastıktan sonra İstanbul’la ve Anadolu ile ilk haberleşmeleri bu mütevazı binadan sağladı.

Telgrafhane, bir nevi Anadolu’nun sesi oldu.

Mustafa Kemal Paşa'nın, işgal altındaki İstanbul'a telgraf çekerken gösterdiği kararlılık ve ileri görüş, Ahmet Remzi Coşkuner’in de kalbine kazındı.

Genç memur, o anın ağırlığını ve anlamını fark etmişti.

Bir milletin kaderi, o satırlarla yazılıyordu.

O günlerde yaşanan bu sessiz kahramanlık, Samsun’un direnişe yalnızca limanıyla değil, insanıyla da ev sahipliği yaptığını gösterir.

Ahmet Remzi Coşkuner gibi isimsiz kahramanlar, Atatürk’ün etrafında kenetlenmiş; kelimeleri, harfleri, telgraf tellerini bağımsızlık için kullanmışlardı.

19 Mayıs, yalnızca gençliğe armağan edilmiş bir bayram değil; aynı zamanda bir şehre emanet edilmiş büyük bir sorumluluktur.

Biz Samsunlular, bu emaneti yalnızca anmakla kalmayız.

Her sene yeniden yaşar, yeniden yaşatırız.

Çünkü biz biliriz ki; o gün bu şehirden doğan ışık, bir milleti karanlıktan kurtardı.

Bugün gençler belki bu tarihi satırlarla öğreniyor, ama bizim için bu tarih; yürüdüğümüz yollar, baktığımız ufuk, aldığımız her nefestir.

Samsun’u her adımda daha çağdaş, daha güçlü yapmak; Gazi’nin attığı o ilk adıma ve yanında duran isimsiz kahramanlara layık olmaktır.

Ve her 19 Mayıs’ta bir kez daha söz veririz.

Bu şehri, bu ülkeyi ve bu kutlu emaneti…

Son nefesimize kadar koruyacağız.

Samsun’dan selam olsun tüm Türkiye’ye…

Ve minnetle, rahmetle, özlemle Atatürk’e…

Ve bir teşekkür de Ahmet Remzi Coşkuner’e…

Telgraf tellerinden yazılan bir milletin destanı için.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Ali Coşkuner Arşivi
SON YAZILAR