SÖZLERİYLE İZ BIRAKAN LİDER PROF. DR. NECMETTİN ERBAKAN

Mehmet Ali Coşkuner

Siyaset, kimi zaman sadece icraatlarla değil, o icraatlara ruh katan sözlerle de hatırlanır.

Türkiye’nin yakın tarihindeki birçok lider gibi, Necmettin Erbakan da geride sadece bir siyasi miras değil, aynı zamanda akıllarda yer eden sözleriyle dolu bir ideolojik iz bırakmıştır.

Erbakan, siyasi yolculuğunun her aşamasında ahlak ve maneviyatı merkeze aldı.

Bu söylem, yalnızca dindar kitleleri değil, toplumsal yozlaşmadan şikâyetçi olan her kesimi etkiledi.

Bugün hâlâ birçok partinin dilinde olan bir ifade, aslında bir çağrı.

Ekonomik kalkınmadan önce ahlaki kalkınma.

“Fabrika yapan fabrika kuracağız” dediğinde birçok kişi onu hayalperest bulmuştu.

Ama aradan geçen yıllar, onun yerli üretim konusundaki hassasiyetinin bugün nasıl gün yüzüne çıktığını açıkça gösteriyor.

Bugün yerli savunma sanayisiyle övünen Türkiye, belki de bu vizyonun gecikmiş bir yansımasını yaşıyor.

"Adil Düzen"

Erbakan’ın siyasal literatüre kazandırdığı en önemli kavramlardan biridir.

Kapitalizm ve sosyalizmin dışında, adalet merkezli, hakça bir ekonomik sistem öneriyordu.

Kimine göre bir ütopya, kimine göre İslamî bir alternatif.

Ama her halükârda, düşünce dünyasına cesur bir katkıydı.

Eleştiri dozunu zaman zaman fazlasıyla sertleştirdiği konuşmaları da oldu.

"Siyonizm bir mikroptur" gibi sert ifadeleri, hem yurt içinde hem dışında yankı uyandırdı.

Bu ifadeler onun küresel sistem eleştirisinin bir yansımasıydı.

"Her bahar bir çiçekle başlar."

İşte bu söz, belki de onun mücadele azmini ve kararlılığını özetler.

Yıllar boyunca kurduğu partiler kapatıldı, siyasi yasaklara maruz kaldı, ama asla pes etmedi.

Onun gözünde siyaset, sadece bir kariyer değil, bir inanç meselesiydi.

Necmettin Erbakan, her ne kadar fikirleriyle tartışmalı bir figür olarak görülse de, samimiyetinden kimsenin şüphe duymadığı bir liderdi.

Özellikle “milli görüş” ekolünün temsil ettiği siyasi çizgi, bugün farklı adlarla da olsa, hâlâ Türkiye siyasetinde etkili olmaya devam ediyor.

Bugün onu sevenler de eleştirenler de şunu teslim eder.

Erbakan bir davanın adamıydı.

Sözleriyle, fikirleriyle, yürüdüğü yolla ve yaşadığı zorluklarla bunu gösterdi.

Geride sadece bir siyaset değil; düşünen, tartışan ve üreten bir akıl bıraktı.

Ve belki de en önemlisi; “Bu milletin asıl evlatları biziz” diyerek çıktığı yolda, siyaseti bir zümreden alıp Anadolu’nun çocuklarına emanet etti.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.