Ortadoğu Schengen’i önerdi

Ortadoğu Schengen’i önerdi
Erdoğan: "AB, 'Schengen' diyor. Peki biz niye kendi aramazda bir benzerini rahatlıkla yapamıyoruz"

Başbakan Tayyip Erdoğan Başbakan “Sıcak para akışını kontrol altına almak şart. Kontrol dışı tutarsanız ondan sonra siz kontrole girersiniz. Sizin durumunuz daha felaket olur” diye konuştu.

Lübnan'daki temaslarına devam eden Başbakan Tayyip Erdoğan, Arap Bankalar Birliği toplantısında sıcak paranın kontrol altına alınması gerektiğini, aksi takdirde bunun sonunun “felaket” olacağını savundu. “2010 Liderlik Ödülü”nü de aldığı bu toplantıda, enflasyon ve faiz konularındaki tezini anlattı.

BEDELİNİ FAKİR ÖDER

“Enflasyon faizin sebebi değildir. Tam aksine faiz enflasyonun sebebidir” diyen Erdoğan, şöyle konuştu: “Faizi ne kadar yükseltirseniz enflasyonu o kadar artırırsınız. Faizi ne kadar aşağı çekerseniz enflasyonu da o kadar aşağı düşürürsünüz. Şimdi biz bunun neticelerini alıyoruz. Çünkü maliyet girdileri içerisinde en önemli girdi faizdir. Bu belki bankacıların zaman zaman işine de gelmeyebilir ama ben bir siyasetçi olarak gerçeği söylemek zorundayım. Bunun bedelini zengin ödemez. Onu da söyleyeyim. Bunun bedelini de fakir öder. Dünyada da bunun bedelini hep fakire ödetmişlerdir. Sıcak para akışını kontrol altına almak şart. Yani bunu kontrol dışı tutarsanız ondan sonra siz kontrole girersiniz, sizin durumunuz daha felaket olur.”

'TEĞET'TE HAKLI ÇIKTIM

Türk ekonomisine ilişkin son gelişmeleri de aktaran Başbakan Erdoğan, son 8 yıl boyunca ekonomide çok köklü yapısal reformlar gerçekleştirdiklerini belirterek, şunları anlattı: “Kriz başladığı zaman bu kardeşinizin bir ifadesi oldu. 'Küresel finans krizi Türkiye'yi teğet geçecektir' dedim. O zaman finans sektörü olsun, reel sektör olsun adeta bu ifademle dalga geçtiler. Nasıl olacak da teğet geçecekmiş? Teğet geçecek derken, yine zararımız olacak ama en az zararla bu işi atlatacağız, teğet geçer demek bu. Şimdi teğet geçtiği ortaya çıkınca 'Başbakan haklı çıktı' demeye başladılar. Gerçek ortadaydı. Eğer siz güven ve istikrarı ekonomide hedef alırsanız, mali disiplinden taviz vermezseniz tabii bunu yakalarsınız. Ama 'bu benim akrabamdır, bu benim adamımdır' diye siz bankanın kaynaklarını bir yerlere hortumlarsanız o zaman çökersiniz. İşte bunlar yaşandı.”

MALİ DİSİPLİNDEN TAVİZ YOK

Kredi derecelendirme kuruluşlarından olan Fitch'in Türkiye'nin not görünümünü yükseltmesine dikkat çeken Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Devamlı bir yükseliş var. Niye? Mali disiplinden taviz yok, veremeyiz. Başbakanlığım döneminde 5 seçim geçirdik. Hiçbir zaman seçim ekonomisi uygulamadık, uygulamayız. Niye? Çünkü seçim ekonomisini uyguladığımız zaman, bu halkıma zulmetmektir. Şimdi bakıyorum bazıları çıkıyor, 'biz şu kadar vereceğiz, şu kadar size söz veriyoruz, öğretmene şu kadar, emekliye bu kadar vereceğiz.' Dürüst ol, dürüst. Her zaman siyasetin de dürüst olanını yapacaksın. Yoksa altında sadece sen ezilmezsin, halkı da ezersin. Bu bütün dünya için geçerlidir.”

ORTADOĞU SCHENGEN'İ ÖNERDİ

Arap işadamlarını Türkiye'ye yatırıma davet eden Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin arka arkaya Suriye, Lübnan, Libya ve Ürdün ile vizeleri karşılıklı olarak kaldırdığını hatırlattı. “AB, 'Schengen' diyor. Peki biz niye kendi aramazda bir benzerini rahatlıkla yapamıyoruz” diyen Erdoğan, “Nedir bu anlamsızlık, nedir bu korku, nedir bu çekince? Bunu anlamak mümkün değil” diye konuştu. “Bizim bölgede yegane hedefimiz var. Biz, sadece ve sadece, bölgede barış istiyoruz, huzur istiyoruz, refah ve istikrar istiyoruz” diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Biz, Türkiye olarak, komşularla sıfır problem diyor, bunu tesis etmenin samimi mücadelesini veriyoruz. Türkiye, yönü Batı'ya dönük, Avrupa Birliği'ne tam üyelik müzakerelerini yürüten bir ülke. Türkiye, Müslüman kimlik ile Avrupalı değerlerin sentezinin mümkün olabileceğine inanan bir ülke. Ama bu, bizim, Doğu'ya, Güney'e, Asya, Afrika, Ortadoğu'ya sırtımızı dönmemizi gerektirmiyor. Elbette Suriye ile Irak ile Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi mekanizması oluşturacağız. Elbette, Suriye, Lübnan, Ürdün ve Türkiye arasında Dörtlü İşbirliği Konseyi oluşturduk, oluşturacağız. Bundan daha tabii ne olabilir?”

HAK YOKSA PARANIN DA ANLAMI YOK

Konuşmasında, Türkiye'nin 2001 krizinden sonra gösterdiği gelişmeyi, 2009'un ikinci çeyreğinde başlayan büyüme eğilimi ile dünyada en hızlı büyüyen ekonomilerden birisi olduğunu ve şu anda şu anda dünyada üçüncü, Avrupa'da birinci olduğunu anlatan Başbakan Tayyip Erdoğan, hak ve hukuk konusuna da dikkat çekti. Hak ve hukukuk, paradan, ekonomik değerlenden önce geldiğini vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu: “Hakkı hukuku egemen kılmadıktan sonra paranın pulun ne önemi var. Önce bunu halletmeliyiz. Eğer hak egemen olursa para değer ifade eder. Para değerini hakla kazanır. O zaman bir hukuk ilişkisi oluşturur. Biz bu coğrafyada korsanlık değil, adalet egemen olsun istiyoruz. Çocuklar öldürülmesin istiyoruz. Kimse bunu başka yerlere çekmesin.”