"SANAYİ ÜRETİMİNİN ÖNÜ AÇILMALI"

"SANAYİ ÜRETİMİNİN ÖNÜ AÇILMALI"
İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Samsun Milletvekili Bedri Yaşar; enerji maliyetlerinin yüzde 300’lere varan oranda artığını belirterek, enerji maliyetlerinin sanayi açısından sürdürülemez bir noktaya geldiğini söyledi.

İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Samsun Milletvekili Bedri Yaşar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapmış olduğu konuşmada yatırıma değil, parti olarak randa karşı olduklarına işaret ederek, “Endüstri Bölgelerinin ve Organize Sanayi Bölgelerin tarım arazilerinin dışında bulunan alanlara kurulmasından yanayız. Bu bölgelerin alt yapısı kadar istihdam edilecek elaman konusu da önemlidir. Bu nedenle, Meslek Liselerimiz Üniversitelerimizle köprü kurmalıdır. Bu köprü ne kadar sağlam olursa o kadar iyi eleman yetiştirmiş oluruz. Maalesef bugün sanat okulundan mezun olanlar neredeyse bir devre kurmayı bilmiyor, metal bölümünden mezun olup bir parçanın tornaya takılmasından uzak arkadaşlarımız yetişiyor” dedi.

Finansmana ulaşım zorlaştı
Sanayinin ihtiyacı olan yetişmiş eleman ihtiyacına dikkat çeken İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Samsun Milletvekili Bedri Yaşar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sanayide maliyetler artmıştır. Enerji maliyetleri yüzde 300 artmıştır. Emtia maliyetleri almış başını gitmiştir. Bu rakamlarla firmaların ihracat yapması çok zorlaşmıştır. Girdi desteği sağlayarak sanayicinin, üreticinin önünün açılmalıdır. Krediye ulaşım tüm sektörler açısından iyice zorlaşmıştır. Finansmanın önünü açmadan, enerji maliyetlerini düşürmeden, doğal gaz maliyetlerinde indirime gitmeden başarılı olmamız mümkün değil. Zaten rakamlarda özellikle son dönemde gerek ihracatta, gerekse üretimde olsun geriye doğru gitmektedir. Teknolojik ürün sorunu Türkiye’nin en büyük problemlerinden birisi de yüksek katma değerli ürün konusunda yaşanmaktadır. Organize Sanayi Bölgeleri ile Endüstri Bölgelerinde bugün bizim nitelikli ihracatımızın toplam ihracattaki payı 2,8 civarındadır. Yani toplam ihracat içerisindeki sadece ve sadece yüzde 2,8'lik ihracatımız teknolojik ürünlerden oluşmaktadır. Halbuki, bu gelişmiş ülkelerde yaklaşık yüzde 25, yüzde 30'lar civarındadır. Muhakkak bu alanda da bizim gayret sarf etmemiz gerekmektedir. Maalesef, dünyanın en değerli 500 markası arasında bugün Türkiye yok. Bugün, dünya şirketlerine baktığınız zaman, 2 tane şirketin toplam cirosu neredeyse bizim ülkemizin cirosuna denk gelmektedir. Türkiye 20 yıl kaybetmiştir. Gelinen nokta iç açıcı değildir.

Kimse önünü göremiyor
Hiçbir ekonomik hedef tutmuyor, bu nedenle de iş dünyası hedef koyamıyor ve yarını göremiyor. Hiçbir firma önünü göremiyor. Önünü göremeyen sanayici bu durumda üç ay sonrasını, bir yıl sonrasını, beş yıl sonrasını planlayamıyor. Kur ve enflasyon gibi önemli ekonomik hedefler tutmadığı sürece sanayicimizin ve üreticimizin başarılı olmaları mümkün değildir. Yurtdışı rekabet artan girdi maliyetleri karşısında her geçen gün zorlaşıyor. Piyasada yine her şey peşine dönmüş ve vadeli satışlar ortadan kalkmıştır. Emtia konusunda da şu an piyasada belli gruplarda zorluk yaşanmaktadır. ”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.