"Topuk kanı taraması" erken teşhisi sağlıyor
Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) sağlık kavramını "Kişinin bedenen, ruhen ve sosyal yönden tam bir iyilik hali" olarak tanımladığını dile getiren Polat, koruyucu sağlık hizmetlerinin de buradaki en önemli noktalardan biri olduğunu ifade etti. Polat, bu kapsamda üzerinde durdukları en mühim konuların hastalığın ortaya çıkmadan önce önlenmesi, erken tanıyla hastalıkların ortaya konabilmesi veya ortaya çıkmışsa onun en iyi şekilde rehabilite ve tedavi edilmesi olduğunu anlattı. Bu doğrultuda aile sağlığı merkezlerinde (ASM) taramalar ve aşılar yapıldığını belirten Polat, "Tarama kapsamında ne yapıyoruz? Aile sağlığı merkezlerinde topuk kanı alıyoruz. Çok küçük miktarda bir kanla bebeğin yaşamını, toplumu etkileyecek çok önemli tanılar alabiliyoruz. Konjenital hipotiroidi (KHT), kistik fibrozis (KF), fenilketonüri (FKU), konjenital adrenal hiperplazi (KAH) ve son zamanlarda gündemde olan spinal müsküler atrofi (SMA) dediğimiz hastalığı topuk kanında tarıyoruz." bilgisini verdi.
"Taramanın zamanında yapılması çok önemli"
Uzm. Dr. Polat, bazı ebeveynlerin bebeklerine topuk kanı taraması ve aşı yaptırmak istememeleri, bu konularda çekince yaşamalarına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: "Bireylerin bu konuda doktorlara güvenmesi çok önemli. Kesinlikle 'zararlı' ya da 'Vücuda herhangi zararlı bir şey verilecek' gibi düşünmemek lazım. Bunlar, yıllardır yapılan ve koruma altında olan aşılar. Belki sosyal medyada dönen, sağlıkla ilgili tamamen farklı şekilde açıklamaların olduğu, sağlık otoritelerinin açıklamalarından tamamen bağımsız bilgi kirliliği oluşmakta. Bu konuda kendilerine en yakın hekimlere müracaat edebilirler, gerekli bilgileri alabilirler. Taramanın zamanında yapılması çok önemli. Yaşa ve cinsiyete göre hangi tarama programları varsa onları hekimlerinden gerekli bilgileri alarak yaptırmalarında fayda var çünkü sağlığın korunmasındaki en önemli şey koruyucu hekimliktir."
Sağlık konularında sosyal medyaya değil hekimlere başvurulmalı
Sağlık Bakanlığının koruyucu hekimlik konusunda önemli yol katettiğini ve gerekli desteği verdiğini belirten Polat, sağlıklı toplum için sağlıklı koruyucu hekimlik yapmak gerektiğini, bunun da sağlıklı nesil oluşturacağını vurguladı. Polat, hastalıklar konusunda toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla eğitimler verildiğini, broşürler ve afişler hazırlandığını, Sağlık Bakanlığının sosyal medya hesaplarından bilgilendirici paylaşımlar yapıldığını, aile sağlığı merkezleri ile hastanelerde bu konular üzerine çalışmalar gerçekleştirildiğini anlatarak, halkın sağlık okuryazarlığının daha ileriye taşınması için uğraştıklarını dile getirdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.