Taşlar kimilerinin paçalarından dökülüyor
Başbakan Erdoğan, ABD'ye yapacağı ziyaret öncesi Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde yaptığı basın toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Bir gazetecinin, ''DTP' nin
kapatılması Anayasa Mahkemesi'nde görüşülecek. Bu konuda 'Sine-i millete döneriz' açıklaması oldu. Ne düşünüyorsunuz?'' sorusuna Erdoğan, ''Doğmamış bir çocuğa don biçilmez. Bu
kararı verecek olan merci Anayasa Mahkemesi ve şu anda Anayasa Mahkemesi'nin bu konudaki kararı nedir, ne değildir? Bunu ben bilemem. Fakat, parti kapatmalarla ilgili bizim
düşüncemiz bellidir. Daha önce bunları defaten açıkladık. Temenni ederim ki verilecek karar ülkemiz için hayırlı olur. Sine-i millet deyince, sine-i millet hiçbir siyasi partinin tasarrufu
altın da değildir. Sine-i millet kimleri kabul eder, kimleri kabul etmez? Bunun ölçüsü seçimden seçime sandıklarda görülür. Onun için de tabii sine-i millete dönmek, sine-i milletin
göstereceği kabul, o halkımıza ait bir tasarruftur. Ve onun üzerinde de hiçbir siyasi liderin irade beyanı söz konusu olamaz'' yanıtını verdi.
YARGIYI KENDİ HALİNE BIRAKALIM
Erdoğan, ''Dün ilk kez kuvvet komutanları Ağır Ceza Mahkemesinde ifade verdiler. Baykal da hükümetin orduya karşı asimetrik psikolojik harekat içinde olduğunu söyledi. Bunun
Hakkında ki düşünceleriniz nedir?'' sorusu üzerine de bunun yargıda olan bir süreç olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu: ''Yargı süreci üzerinde Sayın Baykal çok rahat tasarruflarda
bulunabiliyor. Maalesef medya da bu tür tasarruflarda çok rahat bulunabiliyor. Defaatle bu konuda açıklamalar yaptık. Lütfen kimse, ne siyasetçiler, ne medya mensupları yargıya intikal
etmiş bu konularda bırakalım yargıyı kendi haline, yargı nasıl tasarrufta bulunacaksa hukuk çerçevesi içinde, bu tasarrufu yargı yapsın. Bu konularda hiçbirimiz konuşmayalım. Ve
Anayasa'nın bu konuda belirleyici hükümleri var. Belirleyici hükümlere rağmen gördüğümüz gibi kalkıp ana muhalefet lideri her zaman yaptığı gibi bu tür açıklamaları, bu tür müdahaleleri
yine aynı şekilde yapıyor. Ben bunları doğru bulmuyorum. Bunları çirkin buluyorum. Özellikle kuvvetler ayrılığı prensibinin egemen olduğu demokratik bir toplumda yargı erkine müdahale
olarak görüyorum.''
''KİMİLERİNİN DE PAÇALARINDAN DÖKÜLÜYOR''-
DTP 'nin ''bizim için demokratik açılım bitti'' açıklamasının güneydoğuda açılıma desteği azaltma ihtimalinin olup olmadığına yönelik bir soru üzerine Erdoğan, ''Bu konuda, milli birlik ve
kardeşlik projesiyle ilgili olarak, demokratik açılım süreci konusunda herkesin taşları eteğinden dökülüyor. Kimilerinin de paçalarından dökülüyor. Burada böyle bir durumu görüyoruz''
dedi. Bunun bir devlet projesi olduğunu, muhatabının 72 milyon Türk vatandaşı olduğunu daha önce söylediklerini kaydeden Erdoğan, bu konudaki çalışmaları gerek hükümet, gerek AK
Parti, gerekse sivil toplum örgütlerinin, sözü olan herkesin bu sürece katkı vermesi temennisini dün belirttiğini hatırlattı. Erdoğan, ''Bundan sonraki süreçte de bizler yollara döküleceğiz ve
780 bin kilometrekarelik vatan topraklarında bunları 72 milyon vatandaşımıza anlatmanın gayreti içinde olacağız'' diye konuştu. İsrail ile Türkiye'nin iyi ilişkilerinden ABD'nin çok memnun
olduğunu belirten ve Türkiye'nin bu nedenle Orta Doğu'da bir ara buluculuk görevi alıp almadığının sorulması üzerine Erdoğan, taraflar herhangi bir ara buluculuk talebinde bulunmadığı
sürece durumdan vazife çıkarmalarının söz konusu olmadığını vurguladı.
SİLAHLI KUVVETLERİMİZ AFGAN HALKIYLA BİRLİKTELİĞİNİ AYNEN DEVAM ETTİRECEKTİR
Erdoğan, ''ABD'deki temaslarınızda Afganistan'a Türkiye'nin yapabileceği olası katkılar üzerine somut temaslarınız olacak mı?'' sorusuna, şöyle yanıt verdi: ''Bu konuyla ilgili olarak zaten
Türk Silahlı Kuvvetlerimiz talep gelmeden 700 civarında olan Afganistan'daki asker sayımızı 1750 civarına çıkardı ve şu anda biz orada yapabileceğimizi yapmış durumdayız. Asker sayımızı
gerekli sayıya çıkartmış durumdayız. Bunun dışında yapabileceğimiz neler olabilir derseniz, bunun dışında şu anda nasıl ki kendilerine Afganistan ordusuyla alakalı verdiğimiz eğitim varsa,
burada da aynı şekilde tüm eğitimi verme imkanımız var. Silahlı Kuvvetlerimiz buna hazır. Aynı şekilde emniyet teşkilatımız da buna hazır. '' Başbakan Erdoğan, ayrıca Afganistan'a eğitim,
sağlık, altyapı alanlarında bugüne kadar 150 milyon dolarlık yatırım yaptıklarını, bundan sonraki süreçte de ilk etapta 50 milyon dolarlık daha yatırım yapacaklarını vurgulayarak, ''Bütün
bunlar Afganistan'la tarihten gelen birlikteliğimiz, kardeşliğimizin geleceğe taşınmasına yönelik samimi adımlarımızdır ve bu adımlarımızı atmaya devam edeceğiz. Üçüncü kez orada komuta
görevini üstlenmiş olan silahlı kuvvetlerimiz Afgan halkıyla arasındaki o birlikteliği o hoşgörüyü aynen korumak ve devam ettirmek durumundadır. Bunun için de, şu ana kadar neyse bizim
aramızdaki sözleşmedeki taahhütlerimiz, aynen devam ettireceğiz'' diye konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD ziyaretinin, iki ülke ilişkilerinin daha da güçlendirilmesi,
Türkiye-ABD iş birliğinin geliştirilerek çeşitlendirilmesi, örnek bir düzeyde olan siyasi ve askeri iş birliğinin atılacak bazı somut adımlarla iktisadi ve ticari ilişkilere yansıtılması açısından
faydalı olacağı kanaatinde olduğunu bildirdi. Erdoğan, açıklamaların ardından ABD Başkanı Barack Obama'nın davetlisi olarak özel ''ANA'' uçağı ile bu ülkeye hareket etti.