Suluova’da besicilik faaliyetleri

Suluova’da besicilik  faaliyetleri
Suluova Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı İdris Yavuz besicilerin sorunlarını çözüme ulaştırmak için gitmiş olduğu Ankara İli'nden döndü.

BESİ KREDİLERİNE DİKKAT
Yavuz besicilik hakkında: “ Derhal ülkemizde düve ve üretken inek kesiminin durdurulması lazımdır. Süt üreticilerine uygulanan faiz (reel faizin %60'nın sübvanse edilmesi) sisteminin besi kredilerinde de aynen uygulanması gerekmektedir. Ziraat Bankasından alınan zirai kredilerin anaparalarının geri dönüşümü 3 yıl da yapılması sağlanmalıdır. Ayrıca çok yüksek alınan banka aracılık komisyonlarının %0,5'e düşürülmelidir. Hayvan pazarlarının ıslah edilmesi ve kayıt sisteminin kontrol edilmesi gerekmektedir. Hayvan pazarlarında halen küpesiz ve pasaportsuz satılmasından ve uygulanması gereken kurallar uygulanmadığı için, besicilerimiz aldığı hayvanlara yol raporu alamamakta ve işletmelerine kayıt yaptıramamaktadırlar. Pasaportsuz hayvanlarında kesimi yapılmamaktadır. Dolayısıyla sistem işlemez hale gelmiştir. Zirai kredilerde öngörülen 6 ayda bir besi mantığının değişmesi gerekir, çünkü ülkemiz hayvancılığı kültür ırkına dönmüştür. Kültür ırkı hayvanlar 10 ile 12 ay arasında beslenebilmektedir. Dolayısıyla kredi dönüşüm hesaplamalarının buna göre yapılması gerekir. Tarım Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürü Aydemir ile görüşmelerimiz çok faydalı geçti. Şu an ki sistemi tıkayan hayvanların pasaport işi ve işletmelere kayıt ettirilememe konularını görüşerek halledilmesi noktasında söz aldık. Ayrıca, Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Özcan ile de görüşerek çiftçilere ve besicilere uygulanan %25 hazinenin destekli kredileri için, sütçülere uygulanan %60 desteğin besicilere de uygulanması sözünün yanı sıra, her yıl ödenen anaparanın 2 yılda bir ödenmesi sözü de alındı. Bunlarla birlikte besicilerden alınan kredi komisyonunun düşüleceği ve %1,5'ten %0,5'e indirileceği sözünü de almış bulunmaktayız.”açıklamalarını yaptı.

BESİCİLİK NEDİR?
Besiciliğin ne olduğunu ve Amasya'da nasıl yapılması gerektiği hakkında da detaylı açıklamalar yapan Yavuz, "Kesimden önce belli bir süre özel bir beslenme döneminden geçirilerek hayvanların et kalitesi ve veriminde artış sağlamaktır. Sığır besiciliği ile bir yandan hayvanların canlı ağırlıkları artırılır. Diğer yanında et kalitesi yükseltilir. Besi işletmesinin karlılığı bu iki faktörün sağlanmasında besicinin gösterdiği başarıya bağlı olarak artar yada azalır. Beside kullanılan yemler genellikle işletme içinden sağlanır. Her ne sebeble olursa olsun sığır yetiştiricilerinin elden çıkardıkları dişi erkek genç ve yaşlı sığırlar bazı işletmeler tarafından satın alınarak et üretimi amacıyla besiye tabi tutulurlar.Bu konulardan dolayı sığır besiciliği ihtisaslaşmış bir iş alanı olarak kabul edilir. Kaba ve kesif her iki grup yemin işletme içinde üretilmesi karlılığı garanti eder.İşletmelerde yemler girdinin %70 oluşturmaktadır.Bu konuda kaba yemler daha fazla önem taşımaktadır çünkü satın alma nakliyesi gibi masraflardan dolayı birim maliyet yükselir." dedi
BESİCİLİĞİN ÇEŞİTLERİ
Yem kaynaklarının kullanımı yönünden yapılan sınıflandırma besiciliğin genel karakterini belirlediğini ve sığır besiciliğinin ekstansif yarı entansif ve entansif olmak üzere 3 şekilde yapıldığını kaydeden Yavuz,"Ekstansif besi, genel olarak mera ve otlaklarda yağılan besi şeklidir. Bu tip beside kesif yemin yeri ya hiç yoktur ya çok azdır. Mera ve otlağın kalitesine bağlı olarak hayvanları ağırlıkları değişir. Türkiye'de bu gibi hayvanların yararlandığı mera ve otlaklar maalesef düşük kalitelidir. Büyük çaplı ekstansif besi ise çoğunlukla yayla mera ve otlaklar da yapılır. Dolayısıyla hayvan ağırlık artışları yetersiz ve besi süresi uzundur. Ekstansif besiden kesime giden hayvanların karkas randımanı düşüktür. Yarı Entansif Besi ise genç sığırları ilk bir yıl kadar mera şartlarında tutmak ondan sonra yoğun besiye alarak kesim olgunluğuna getirmek şeklinde tanımlanabilir. Karkas randımanı ve et kalitesi mera besisinden daha yüksektir.İyi otlakların bulunduğu bölgelerde yarı entansif besi yapılmaktadır. 500 kg besin ağırlığına ulaşma zamanı yaklaşık 22 aydır. Türkiye'de uygulanan sığır besiciliği kesime giden hayvanların yaşları ve beslenme koşulları göz önüne alınınca bu gruba girer. Ülkemizde hayvanlar 1 yaş civarında kesime gönderilirler. Çoğunlukla kaba yemle beslenirler. Entansif Besi, yüksek düzeyde enerji ve protein kapsayan yemlerle yapılan besiye denir. Hayvanlar kapalı yada açık besi yerlerine tutulurlar yem maddesi olarak kuru pancar posası ve melas gibi yemlerde enerji kaynağı olarak kullanılır.Kaliteli yemler hayvanların yüksek düzeyde ağırlık kazancı sağlamalarına imkan verir.Kombine sığır ırklarında entansif besi genel olarak danaların 2-3 aylık yaşlarında sütten kesilmesi ile başlar ve 500 -600 kg. canlı ağırlığa ulaşıncaya kadar sürer.Bu besi süresi 13-14 aydır. İşletmenin karlılığı en kısa süre en ucuz yemle ve fazla kaliteli ürün elde etmektir. İşletme bütün bu faktörleri en iyi biyolojik ve ekonomik olarak bağdaştırmak durumundadır. Ülkemiz şartları bakımından besi sığırcılığı uygun bir iştir. Ahır yapımı ve ekipman bakımından bir çok hayvancılık kolundan daha ucuza mal olabilir. İşçilikten de tasarruf sağlar. Her zaman kesime gidecek hayvan var olacağı için hazır paragözü ile de bakılabilir." dedi.