İcra teşkilatının, adalet sisteminin önemli yapı taşlarından olduğuna işaret eden Tunç, "Adalet, verilen kararın, zamanında, etkili ve hakkaniyete uygun biçimde hayata geçirilmesiyle tam anlamını bulur. İşte bu noktada, icra teşkilatımız, icra dairelerimiz devreye girmektedir. İcra daireleri, yargı kararlarını, uygulayıcı bir iradeye dönüştürür. İcrayla hüküm hayat bulur, hak sahibine ulaşır. Bu yönüyle icra daireleri, hukukun soyut ilkelerini somutlaştıran, toplumsal güvenin ve düzenin korunmasında önemli rol üstlenen bir kurumumuzdur." ifadesini kullandı. Adalet teşkilatının, adaletin tecellisini sağlayabilmesi için 3 önemli ihtiyacının bulunduğunu kaydeden Tunç, bunların ihtiyaca cevap veren bir mevzuatın bulunması, fiziki kapasitenin arttırılması ve insan kaynağı olduğunu vurguladı. Bakan Tunç, adalet teşkilatına peyderpey olmak üzere toplam 20 bin yeni sözleşmeli personel alımı yapılacağını anımsattı. Yargı Reformu Strateji Belgesi'nde icra ve iflas sistemi kapsamında ortaya konan hedeflerden birinin de alacaklı ve borçlu arasındaki hassas dengenin gözetilmesi olduğunu dile getiren Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu kapsamda yapılabilecek hususlar var, yasal düzenlemeler var. Şu anda yeni bir icra iflas kanunuyla ilgili çalışmamız var. Bilim kurulumuz uzun yıllardır çalışıyordu. Eski Adalet Bakanlarımızdan Prof. Dr. Selçuk Öztek ve bilim kurulu heyeti çalışmalarını sonlandırdı. Taslak görüşlere açılacak. İlgili herkes taslağı değerlendirecek ve görüşler doğrultusunda da taslak son şeklini aldıktan sonra milletvekillerimizin takdirine arz edeceğiz. Eski kanunumuz bir asırdan bu yana uygulanan bir kanun. Bazı konularda yeni gelişen ihtiyaçlar doğrultusunda değişiklikler gerekiyor."
Yeni bir icra iflas kanunuyla ilgili çalışmamız var
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye'nin yeni bir icra iflas kanununa ihtiyaç duyduğunu belirterek, bilim kurulunca ortaya konan taslağın son şeklini almasının ardından milletvekillerinin takdirine arz edileceğini bildirdi.
İlk yorum yazan siz olun