VEZİR HAZRETLERİ ve EŞKİYALARI

Adnan Bahadır

Bugün, şehrin gündeminde sıcaklığını koruyan,belediyelerin kendi aralarında uzlaşı sağladığı ancak sonrasında problemler yaşanılan “sıfır kaldırım” uygulamasına değinmek istiyorum. Sezar"ın hakkını Sezar"a vermek gerek. Alınan karar yerinde ve doğru, hatta çok daha önceden yapılması gerekirdi diye düşünüyorum. Nedeniyse açık seçik ortada. Esnafımız olayı bazen o kadar abartıyor ki, kaldırımda yürümekte zorluk çeken insanımız,mecburen araç yolunu kullanıyor.Bu seferde araç trafiğinde aksamalar yaşanıyor, bu bazen kazalara kadar gidebiliyor. Yanında görüntü kirliliği de cabası! Buraya kadar alınan karar konusunda her şey güzel ve hoş Ancak iş uygulamaya geldiğinde değişiyor! Esnafın o kaldırımları işgal etmesi yanlış,ama siz yanlışı bir başka yanlışla düzeltmeye kalkışırsanız, hatalar zincirinde boğulup gidersiniz.Ve sonucu; meclislere taşınacak her türlü tartışmaya mahal vermiş olursunuz. Evet, Büyükşehir Belediyesi zabıtalarının geçen haftalarda yaptığı şehir eşkıyalığından bahsediyorum! Esnafı adeta terörize ederek işi çığırından çıkartmanın anlamı nedir,diye sormak isterim Vezir Hazretlerine? Necattin başkanın yaptığı gibi bir empati yapıp, esnafın yerine koysun kendini. Acaba 8-9 kişilik bir eşkıya gurubunun gelip işyerinin önünü savaş tamtamları atarak, tarumar etmeleri karşısında ne yapardı, ne düşünürdü? Tabii kendisinde hala daha bir nebzecik de olsun insanlık kırıntıları kalmışsa! İlkadım Belediye Başkanı"nın düşünceleri insancıl,ancak aynı duyguları materyalize olmuş birisinden beklemesi çok yanlış! O yine her zamanki gibi birilerini aracı ederek,kendi isteklerini empoze etmenin peşinde.Çünkü kendini öne çıkaracak cesareti kendinde asla bulmaz, bulamaz! Ama öne sürdüğü kişiler piyon gibi ezilirken, kendisi de masum rollerinde küçük çocukları öperken ve yaşlılarla tokalaşırken vereceği pozları da asla ihmal etmez. Hazır söz Vezirin eşkıyalarından açılmışken,  sormadan geçmeyelim de ayıp olmasın; UZUN efendinin bir dediğini iki etmeyen ve onun sözü dışında hiçbir iş yapmayan Sivil zabıtalar müdürün(öyle de bir makam yok ya hadi neyse) Yusuf İpoğlu" na bağlı olan ve o gece belediye de görevli olan zabıtan,  S.Şirin"in bana düzenlenen alçak saldırıda işi ne? İşin enteresan tarafı da, alınan ifadelerde saldırının koordinatörü(sadece piyon) olarak da o gözüküyor! Bunlar sorgulanamıyor ve konuşulamıyorsa buradan direkt ben sorarım; Ey Vezir Hazretleri amacın nedir? Çözemediğin her işi eşkıyalarına mı havale ediyorsun? Kimisinin işyerinin önünü kırıp dökerek, kimininkine de pusu kurdurarak mı gözdağı veriyorsun? Şu asla unutulmamalıdır,insanın geçmişi kendisini gölgesi gibi takip eder.Geçmişi karanlık işlerle doluysa işte bir gün gelir ,o karanlık hiç anlamadığı şekilde onu yutuverir. Hani birileri, Vezir Hazretlerine daha şimdiden kral payesi veriyor ya! Ancak, Vezir Hazretlerinin de sıkça söylediği gibi “Keser döner ,sap döner gün gelir hesap döner” manidar atasözünü hatırlatarak sözlerimi noktalıyorum, Kalın Sağlıcakla…

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (7)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.