VEZİR HAZRETLERİ İLK KEZ KAYBETTİ

Adnan Bahadır

Konumuza girmeden bir hususu aydınlatmak istiyorum; birkaç gün önceki bir yazımda AK Parti Kadın Kolları Başkanının Büyükşehir Belediyesinde iki birimden maaş aldığını yazdım bunun üzerine de kamuoyunda bir tartışma başladı. Ben yazımda iki birimden maaş alıyor derken iki asgari ücret maaşı alıyor demek istedim ki bu da doğrudur, yani herkes asgari ücret alırken Kadın Kolları Başkanı iki asgari ücret alıyor ki bu da iki kişinin çalıştığı paraya tekabül eder. Bu para kendisine ödenirken iki farklı yerden mi ödeniyor, yoksa tek yerden çift maaş olarak mı ödeniyor onu bilmiyorum ama neticede iki asgari ücretlinin aldığı ücreti aldığını bildiğimden o şekilde ifade etmiştim. Kamuoyunda yanlış bir anlaşılma olduğundan bunu konuyu açıklama gereği duydum. Ayrıca Kadın Kolları Başkanı olan hanımefendinin işe gidip gitmediği de ciddi anlamda sorgulanması gereken bir konu, şayet iş gitmeden bu parayı alıyorsa bu tüm Samsunluların hakkı değil mi? Buna kul hakkı denmez mi? Bunun da araştırılması gerektiği kanaatindeyim. Ayrıca Kadın Kolları Başkanı daha önce ben Muharrem Göksel ile geldim onunla giderim dediği söylenmekte. Şimdi yeni İl Başkanı geldi bana göre onun da ayrılması gerekir. Muharrem Karaduman’ın İl Başkanı olmasıyla birlikte AK Parti fabrika ayarlarına dönmeye başladı. Bu bağlamda Kadın Kolları Başkanının da değişmesi gerektiği kanaatindeyim.

 

 Gelelim asıl konumuza bazı meslektaşlarımızın çıkıp Muharrem Göksel’in gideceğini ilk biz yazdık demelerine gülüp geçiyorum o arkadaşlar zannediyorlar ki bu millet kimin ne olduğunu bilmiyor, onlar ilk ne zaman böyle bir şey demişler bu fakir ne zaman buradan bunu yazmış, çıkarıp yayınlayalım. Gerçi onlar için belge delil değil onların söyledikleri delildi. Adamlar bizim ta otuz yıl önce yaşadığımız olayla ilgili yazdıkları yalan dolan yazılarla ilgili mahkemede konuştuklarını görünce bu insanların bu işi nasıl yaptıklarına hayret etmiştim. Adamlar camiden topladığımız paralarla ilgili bizim için dediklerini hâkime hanıma da söylediklerinde ceza alacaklarını anlamamaları onların bu işi hiç bilmediğinin deliliydi. Nihayet mahkeme onlara bu minvalde cezayı da verdi. Aynı kişiler şimdi kalkıp Muharrem Göksel’in gideceğini ilk biz yazdık demeleri gülünç bir durum, bu şehirde az çok okuyup yazan herkes bunu kimin dediğini çok iyi biliyor onlar ne derse desinler toplum gerçekleri biliyor ama adamların kafalarını kuma gömmelerine de anlam vermek mümkün değil. Bu fakir bu güne kadar gidecek dediği eski iki diğer Bakanı gitti, hemde en güçlü oldukları dönemde herkesin onlara yalakalık yaptığı dönemde biz yolcular derken gittiler. Aynı şekilde Vali İbrahim Şahin için herkes yok Başbakanlık müsteşarı olacak yok şu olacak, yok bu olacak derken biz gidecek dedik gitti. Muharrem Göksel ile ilgili ortada fol yok yumurta yok iken gidecek dedik gitti, bunları derken birileri ile kafayı çekerken veya okey oynarken öğrendiklerimizden değil, Ankara’daki en güçlü siyasi bağlantılarımızdan öğrenerek söyledik.

 

 Vezir Hazretleri AK Partiye girdiği günden bu güne dek ilk kez kaybedenler kulübünde oldu ve kaybetti. Dikkat ettiyseniz tüm Belediye Başkanları ilanlar vererek Hakan Karaduman’ı tebrik ederken Vezir Hazretlerinde ses soluk yok. İşin garibi Hakan Karaduman’ın yakın akrabası olan bir zatı muhterem var konuşurken Vezir Hazretlerine babam derdi şimdi baktım babasının gazetesine değil de babasının can düşmanı olan gazeteye Hakan Karaduman’la ilgili tebrik ilanı vermiş. Demek ki; Babalıkta evlatlıkta sahteymiş ki şimdi ilanı babasının can düşmanı olan gazeteye verdi. Ama belli olmaz babası onu çağırıp şu yeğeninle aramızı bul dediği an koşup gideceğinden de en ufak bir şüphem yok. Onun için vefa, adamlık, dostluk çok önemli şeyler değil önemli olan yürüyen kayığa binmek olduğundan aralarını bulmak için elinden geleni yapar.

 

Vezir Hazretleri ilk siyasi yenilgisini Anavatan Parti’sinde yaşamıştı. Mehmet Atay İl Başkanlığına aday olduğunda ona destek vermişti ama seçimi kaybetmişlerdi, daha sonra da Vezir Hazretleri bizim Mehmet ile olan tüm hukukunu kesip, kazanan arkadaşla yağ bal oldu. AK Parti’ye girdiği günden bu güne kadar sürekli kazanan İl Başkanlarının yanında oldu, kaybedenleri bir daha tanımadı. Sadece kaybeden İl Başkanlarını mı tanımadı derseniz elbette ki hayır! Kaybeden kim olursa olsun hiç birisi ile görüşme gereği dahi duymadı. Örneğin dört yıl boyunca İl Özel İdaresi Başkanlığı yapmış olan Necati Demir gibi tertemiz pırlanta bir insana dahi randevu vermemiş. Necati çok şakacı bir arkadaştır şakayı yaparken dahi mesajını verir birkaç kez Vezir Hazretlerinden randevu alamayınca gitmiş özel kaleme demiş ki ben şimdi şuracıkta düşüp de ölecek olsam ve ilacım da Vezir Hazretleri olsa yinede bu adamdan randevu alamayacağım demiş. Adamın kaybedenlerle işi olmaz, bakalım Muharremi ne zaman terk edecek. Ama muharremle olan bağı ırkçılık temeline dayandığından belki onu terk etmez. Ben bundan üç ay önce Vezir Hazretlerinin işinin bittiğini abbasın yolcu olduğunu yazmıştım, ancak hala daha o koltukta oturmasının iki nedeni var. Birincisi; BMC’ler ve Sabah Gazetesine verdiği davet ikincisi ise; alındığında yerine gelecek kişinin 2019 seçimlerinde aday olup olmaması konusuyla ilgili. Ama son İl Başkanlığı seçimi Vezir Hazretlerinin işinin bittiğinin açık ve net delilidir. Bugünlük de bu kadar hoşça kalınız.

 

Not; Yazıyı bitirince gazeteye gelen haberleri inceleme fırsatım oldu birde ne göreyim bizim Vezir Hazretleri Hakan Karaduman’ın yanında basın toplantısına katılmış dediklerimde ne kadar isabet olduğunu anladınız sanırım

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (14)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.