Kongrenin açılışında konuşan Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın, bilimin sürekli yenilenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bildiğiniz gibi zaman insanlığın en tesirli eğitmenidir. Bilimsel birikimin zenginleşmesi, mesleki tecrübenin derinleşmesi için zamanın kazanımlarıyla desteklenmeleri şarttır.” dedi. Prof. Dr. Aydın, çağın hızla değişen dinamiklerine dikkat çekerek, “Vakit olgusunun hükmünü hız ile icra ettiği günümüzde bilgiyi güncellemek ve yeniliklere uyum sağlamak artık bir tercih değil, zorunluluk hâline gelmiştir. Zira zamanın akışı içinde kendini yenileyemeyen bilgi, yetersiz sıfatıyla anılmaktan kurtulamayacaktır.” ifadelerini kullandı.
“Dermatoloji, modern tıbbın en hızlı gelişen alanlarından biri”
Geçtiğimiz yıl düzenlenen 32. kongreden bu yana dermatoloji alanında büyük ilerlemeler kaydedildiğini hatırlatan Aydın, “Genetik ve immünolojideki gelişmeler, dijital tıp uygulamaları, biyoteknolojik yenilikler ve estetik dermatolojiye artan ilgiyle birlikte disiplinimiz önemli bir ivme kazanmıştır.” diye konuştu.
Rektör Aydın, dermatolojinin çağdaş tıp içindeki rolüne vurgu yaparak, “İmmünolojik hastalıkların patogenezine ilişkin moleküler düzeydeki yeni bulgular, deri mikrobiyotasına yönelik araştırmalar, biyobelirteçler, gelişmiş görüntüleme sistemleri, büyük veri ve yapay zekâ destekli tanı-tedavi uygulamaları dermatolojinin klasik sınırlarını yeniden tanımlamaktadır. Derin öğrenme algoritmaları, mobil uygulamalar ve teledermatoloji modelleri artık günlük pratiğimizin ayrılmaz bir parçası hâline gelmiştir.” ifadelerini kullandı.
“Sağlıkta adaletin ve eşitliğin güçlenmesi anlamına geliyor”
Teknolojik dönüşümün sağlık hizmetlerinde eşitliği güçlendirdiğini belirten Prof. Dr. Aydın, “Bir zamanlar yalnızca büyük merkezlerde erişilebilen uzman görüşleri, bugün ülkemizin en uzak noktalarındaki hastalara birkaç saniye içinde ulaşabilmektedir. Bu durum yalnızca teknolojik bir ilerleme değil; sağlıkta adaletin, erişilebilirliğin ve eşitliğin güçlenmesi anlamına gelmektedir.” dedi.
“Kongreler mesleki dayanışmayı güçlendiriyor”
Kongrelerin mesleki iletişim, tecrübe aktarımı ve bilimsel iş birliği açısından büyük önem taşıdığını ifade eden Aydın, “Ulusal Dermatoloji Kongreleri, Türk Dermatoloji Derneği’nin geleneğinde özel bir yere sahiptir. Her oturum yeni bir fikre, her karşılaşma yeni bir paydaşlığa köprü olacaktır. Hedefimiz, kongremizin yalnızca bilimsel bir etkinlik değil; aynı zamanda güçlü bir topluluk ruhunun yansıması olmasıdır.” dedi. Kongrenin ülke tıbbına önemli katkılar sağlayacağına inandığını belirten Rektör Aydın, sözlerini şu şekilde tamamladı: “33. Ulusal Dermatoloji Kongresi’nin, ülkemizin sağlık alanındaki ilerleyişine yeni bir nefes olması temennisiyle, tüm katılımcılara teşekkür ediyor, verimli bir toplantı geçirdikleri için kendilerini kutluyorum.”