Tuğba ağacı

Yaşar Koca

Tuba ağacı cennette bulunan ve kökleri yukarıda dalları aşağıya doğru olan bir ağaç olarak bilinir. Cennete giden Müslümanlar cennette bu ağacın meyvelerinden yiyeceklerdir.

            Tarihte eğitimciler bu ağacı kendilerine örnek alarak sistem geliştirmeye çalışmışlardır. Bana göre de bu eğitimcilerin Tuba Ağacını örnek almaları eğitim için çok güzeldir. Eğitimin düzelmesi ve başarılı olması için tepeden yani köklerden temelden sağlam olarak ele alınması gerekir. Genellikle bizler işin kolayına kaçar ve dalları güzelleştirmeye çalışırız. Okullarımız ne kadar güzel olursa, şatafatlı olursa, gösterişli olursa  rağbet de oraya olacağı için tamam deriz işte biz doğruyu bulduk. Herkes bize doğru, akarak geliyor. İçindeki sistem ne olursa olsun önemli değil o kadar...Önemli olan dışarıya karşı güzel görünmek velilerin gözlerini boyamak, kişilerin şikayetlerini azaltmak... Tamam işte al sana en güzel eğitim sistemi. Bakın gerçek değil mi, bir okulun binasının dış cephesi giydirme tabir edilen camlımı? Boyası çok güzel değil mi? Ne ala...Al size güzel bir eğitim yuvası!

            Aslında ben başka bir konuya girmiştim ama, içimdeki acı bir gerçek beni buraya kadar getirdi. Şurası bir gerçek ki bizim insanlarımızın çoğunun aklı beyninde değil, gözlerindedir. Gözlerinin güzel gördüğü her şey iyidir,güzeldir,kalitelidir. Bilmem yanlış mı düşünüyorum. Mağazaların vitrinlerine konan güzel mankenler kaç kişiyi kandırmıyor? Reklam panolarında gördüğünüz Türkiye bilmem kaçıncısı olan öğrenci sizi etkilemiyor mu? Ama hiç düşünmeyiz, bu öğrencinin dışındaki diğer öğrencilerin durumu nedir? Kaç öğrenci Türkiye derecesi yapmıştır? Başarı tek bir kişi ile mi değerlendirilmelidir? Ama ne yazık ki hepimiz, elit tabakası da, cahili de, okumuşu da  bunun etkisinde kalıyor.

            Tuba Ağacı konusuna gelince, Merhum Emrullah Efendi eğitim sistemimize Tuba Ağacı Nazariyesini getirmiş ve üniversitelerde bile bu nazariye ve Emrullah efendi okutulmaktadır.

            Güzide Şehimiz Samsun'da bu Eğitimcimizin isminde bir okulumuz vardı: Emrullah Efendi İlköğretim Okulu...Hatta o kadar şehrimize mal olmuştu ki, bu okulumuzun bulunduğu mahalle bile bu okulumuz kadar tanınmazdı. Emrullah Efendi İlköğretim Okulu dendiği zaman adres tamamdı. Ne yazık ki bu okulumuzun adı artık Emrullah Efendi İlköğretim Okulu değil, şehrimizdeki bir zenginimizin adı bu okulumuzun isminin yerine verildi. Bilmiyorum Milli Eğitim Müdürlüğümüz hangi gerekçe ile bu okulumuzun adını değiştirdi. Ama Emrullah Efendi İlköğretim Okulu'nun isminin yerine başka bir kişinin isminin verilmesini kabullenemedim. Emrullah Efendi'nin mezarında kemikleri sızlamıştır diye düşünüyorum. Ben yakıştıramadım Samsun'a. Gerçi biz ne zaman geçmiş kahraman kişilerimizin kemiklerini sızlatmıyoruz ki? Emrullah Efendinin sızlamış ne olacak değil mi?

            Yazık çok yazık....

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.