Seçim bölgesi Kahramanmaraş'ta incelemelerde bulunan Sağlam, son günlerde gündeme gelen rektör atamaları ile ilgili açıklamalarda bulundu. YÖK'teki rektör atamalarını Türk toplumunun bir türlü öğrenemediğini söyleyen Sağlam, "Mevcut sisteme göre yardımcı doçent, doçent ve profesörlerden oluşan öğretim üyeleri kendi aralarında profesörlerden 6 tanesini rektör adayı olarak seçiyorlar. Şimdi üniversitelerde en çok oyu alan 6 aday YÖK Genel Kurulu'na gönderiliyor ve burada 3 aday Cumhurbaşkanı'na gönderiliyor. Öğretim üyelerinin nasıl 6 kişiyi seçme kanuni hakları ise YÖK'ün de aralarından 3 kişiyi Cumhurbaşkanı'na göndermesi kanuni haktır. Bir kere Türk toplumu bunu kabul edecek. Herkes işine geldiği gibi yorum yapıyor. Kanunda en çok oy alan seçilir diye bir şey yok. Cumhurbaşkanı da isteği kişiyi seçer. O da onun kanuni hakkı" diye konuştu.
ÜNİVERSİTEDE DEMOKRASİ ŞART
"Üniversitelerde demokrasi yoksa memlekette demokrasi yoktur" lafını büyük bir cehalet olarak nitelendiren Sağlam, şöyle devam etti:
"Çünkü eğer böyle konuşursanız İngiltere'de hiç demokrasi yok demektir. İngiltere'de hiçbir zaman rektörler seçimle gelmezler. Mütevelli heyetlerinin atamasıyla gelirler. Başarılı olurlarsa devam ederler, olamazsalar da mütevelli heyeti isterse bugün atar 2 ay sonra görevden alır. Bütün dünyada yöneticilik anlayışı, yönetim anlayışı budur."
Öteden beri adeta Ortaçağ'dan kalma öğretim üyeleri ile üniversite yönetilir gibi bir kavram yerleştirilmeye çalışıldığını öne süren Sağlam, "Bu yanlıştır, çağ dışıdır. Bugün dünyanın kabul etmediği bir yöntemdir. Üniversitenin seçtiği adam şu kadar oy aldı da öbürü bu kadar oy aldı da. Sistem budur. Beğenmiyorsanız sistemi değiştirirsiniz. Hani neye göre değiştireceksiniz?" ifadelerini kullandı.